Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ S ] / Starbuck

Starbuck перевод на французский

767 параллельный перевод
Birinci Zabit Starbuck'tı. Balina avcılarının birçoğu gibi o da Quakkery mezhebindendi.
Le second était Starbuck, un quaker, comme il y en avait beaucoup sur les baleiniers.
- Bay Starbuck.
- M. Starbuck.
- Starbuck.
- Starbuck.
Pasifik'e yönelelim Bay Starbuck, hemen.
Nous allons dans le Pacifique, sur-le-champ.
Bay Starbuck. Sizden okyanuslardaki balinaların hareketlerini hiç sormuş muydum?
M. Starbuck, vous arrive-t-il d'étudier le déplacement des baleines sur les océans?
- Aynen, Bay Starbuck, öyle olacak.
- Oui, M. Starbuck, oui.
O, Bay Starbuck, o.
Elle, M. Starbuck, elle.
- Bay Starbuck.
- M. Starbuck!
Dinle, Starbuck.
Écoutez, Starbuck.
Mürettebat benim safımda, Bay Starbuck.
L'équipage est avec moi, M. Starbuck.
Fakat korkmanız gereken Starbuck değil, Ahab'ın gördüğü Ahab.
Mais ne craignez pas Starbuck. Qu'Achab se méfie d'Achab.
Starbuck.
Starbuck!
- Bay Starbuck. O balina ölüsünü bırakın.
- Détachez cette carcasse.
Bay Starbuck, bana karşı mı koyuyorsunuz?
M. Starbuck, vous vous mutinez?
Çok kötümsersiniz Bay Starbuck.
M. Starbuck, vous voyez tout en noir.
Tehlikeli sularda seyrediyorsunuz Bay Starbuck.
Vous êtes dans des eaux dangereuses.
Bay Starbuck.
M. Starbuck, le capitaine vous demande.
Bay Starbuck, yeni emirler.
M. Starbuck, de nouveaux ordres.
Bay Starbuck, üç gündür Moby Dick'in peşindeyiz.
M. Starbuck, nous avons trois jours de retard sur Moby Dick.
Bir tayfuna meydan okuduğunu kabul edin Bay Starbuck,
Admettez qu'il a défié le typhon.
Ne sakin bir gün, Starbuck.
Quelle douce journée, Starbuck.
Yaşlandığımı hissediyorum Starbuck, ve belimin büküldüğünü. Cennetten çıkarıldıktan sonra geçen yüzyılların ağırlığı altında yalpalayan Adem Baba gibiyim.
Je me sens vieux, Starbuck, et courbé, comme Adam écrasé sous les siècles entassés depuis le paradis.
Yaklaşın bana Starbuck, yaklaşın.
Approchez-vous, Starbuck.
Size acı çektiren nedir Starbuck?
Qu'avez-vous, Starbuck?
Starbuck, siz bana bağlısınız.
Starbuck, vous êtes lié à moi.
Starbuck'da oğlum nasıldı?
Comment s'est comporté mon gars à San Rafael?
Starbuck'dan dönerken gözünde yaş görmedim.
J'crois pas t'avoir vu sangloter à San Rafael.
- Bay Starbuck'a.
A Monsieur Starbuck.
Bay Starbuck, bi akşam eve dönerken öldü.
M. Starbuck est mort un soir en revenant de la ville.
Kocam bu silahı kullanmayı öğretti.
M. Starbuck m'a appris à me servir d'un revolver. Je me défends bien.
O kır saçlı beyefendi Bay Starbuck. Ölen kocam.
L'homme aux cheveux gris sur le portrait est mon défunt mari.
- İyi günler Bayan Starbuck.
Bonjour, Mme Starbuck. Bonjour, révérend.
Bay Starbuck öldüğünde 67 yaşındaydı.
M. Starbuck avait 67 ans quand il est mort.
Bay Starbuck kendine bir eş arıyordu.
M. Starbuck cherchait une femme à marier.
Bay Starbuck bana bir servet bıraktı.
Mon mari m'a laissé une fortune.
Görmeliydiniz, Bayan Starbuck.
Vous auriez dû voir ça.
Bay Starbuck'un elbiselerini giyen adam... ve siz tuvaletinizle... bir de onun cesedini görünce bayılmanız...
Cet homme qui portait les vêtements de M. Starbuck et vous dans cette robe de bal... En plus, vous vous êtes évanouie en voyant son corps...
Starbuck Konağı.
La maison de Mme Starbuck.
Eve girmemize izin yok. Ama nazik Bayan Starbuck etrafta dolaşmamıza izin veriyor.
Il est interdit de rentrer mais elle a eu la gentillesse de nous laisser regarder autour.
İyiyim Bayan Starbuck, ya siz?
Bien et vous?
İlk geçişi ben yapacağım Starbuck sonra sen, sonra Sheba.
Je fais le premier passage, Starbuck. Tu y vas après, puis Sheba.
Dikkat et Starbuck. G-faktörleri düşündüğümden kötü.
Attention, la gravité est pire que ce que je craignais.
- Starbuck açın çok dik!
- Ton angle n'est pas bon!
Yüksel Starbuck!
Remonte, Starbuck!
Apollo ve Starbuck hava geçirmez kabindeler.
Apollo et Starbuck sont dans le sas.
Apollo, Starbuck ve sen başlayabilirsiniz.
- Apollo, vous pouvez commencer.
Starbuck, içeri gir!
Va à l'intérieur!
Starbuck, içeri gir!
Rentre!
Starbuck? Dayanın! Mekik gönderiyoruz.
Tenez bon, on envoie une navette.
Ben de öyle, Starbuck sayesinde.
Et moi aussi, grâce à Starbuck.
Bay Starbuck'ı duydunuz.
Vous avez entendu M. Starbuck, non?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]