Söz verdiğim gibi перевод на французский
367 параллельный перевод
Sana söz verdiğim gibi kravatı bitirdim.
J'ai fini la cravatte que je t'avais promis.
Söz verdiğim gibi, doğruca bankadan.
Directement de la banque, comme promis.
Tamam. Buradalar. Söz verdiğim gibi.
Ils sont ici, comme promis.
Söz verdiğim gibi 12 : 30'da, hastane kapısında buluştuk bu sabah 12 : 30'da.
Je l'ai retrouvé devant l'hôpital selon ma promesse. À 12h30 ce matin.
Söz verdiğim gibi, hepinizin hissesi olacak.
Chacun aura sa part, comme promis.
Söz verdiğim gibi geldim.
Je suis venu comme promis.
Ben aynı söz verdiğim gibi seni bekledim.
Je t'ai attendu comme j'avais promis.
Tıpkı benim söz verdiğim gibi :
comme je m'engage moi-même :
Bilmelisiniz, Peder siz ve ilgilenen kim varsa cumartesi söz verdiğim gibi Evie'yi alışverişe götürmek niyetindeyim.
Je tiens à ce que vous sachiez, vous et ceux que ça intéresse, que samedi, j'emmène Evvie faire des courses, comme promis.
Söz verdiğim gibi Yunanistan senin olacak.
Tu auras la Grèce, comme promis.
Bu senin için, söz verdiğim gibi.
Tiens, je te l'avais dit.
Size söz verdiğim gibi.
Je l'avais promis...
Ancak söz verdiğim gibi bu duvarlar arasında, korumam altındaki herkes güvendedir.
Mais comme je vous l'ai promis... vous tous en ces murs... sous ma protection... êtes en sécurité.
Söz verdiğim gibi Kondo'yu öldüreceğim!
Je vais tuer Kondo comme promis!
Söz verdiğim gibi, gümüş tepside.
Je te l'avais promis : sur un plateau d'argent!
Size söz verdiğim gibi o harika sürprizi getirdim.
J'ai ramené la merveilleuse surprise que je vous avais promise.
Söz verdiğim gibi kırtasiye malzemelerini getirdim.
J'ai amené le papier et les enveloppes comme promis.
İşte, efendim. Söz verdiğim gibi küçük araba için 1.500 dolar.
Tenez, monsieur. 1 500 dollars pour la coccinelle, comme promis.
- Söz verdiğim gibi.
- Comme promis.
İşte 20 ryo, söz verdiğim gibi.
Voici les 20 pièces de sa dette.
Söz verdiğim gibi, yarın saat 12 : 00'de serbest bırakacağım.
Comme promis, elle sera libre demain à midi.
Söz verdiğim gibi.
- C'est pourtant vrai.
Gideceğiz, söz verdiğim gibi.
Tout ce que tu diras, on fera comme promis.
Söz verdiğim gibi, işte buradayız.
Eh bien, voilà, comme promis.
Sana söz verdiğim gibi.
T'en dis quoi? Comme promis!
Neden söz verdiğim gibi çenemi kapamıyorum?
D'accord, je me tais.
Söz verdiğim gibi atını tamir ettim.
Comme promis, je te ramène ton cheval.
Meg'e söz verdiğim gibi.
J'ai tenu ma promesse à Meg.
Söz verdiğim gibi acayip.
Choquant, comme promis.
- Söz verdiğim gibi, burada küçük bir sürprizim var.
- Comme promis et tu auras une bonne surprise.
İşte Bay Baker, söz verdiğim gibi çok iyi bir kuş.
Voici, monsieur Baker, une très belle oie.
- Sana söz verdiğim gibi ipuçları.
- Tiens, voici la liste des tuyaux.
Onun suyunu sen sıkacaksın, söz verdiğim gibi. Sularını sık, ez onları, ez onları.
Tu pourras la pressurer à ta guise, et je veux que tu la pressures... pressures et pressures encore!
Söz verdiğim gibi, emrine amadedir komutanım.
L'Enterprise est à vous.
- Söz verdiğim gibi.
Est-ce injuste vis-à-vis de Rodney?
Size söz verdiğim gibi, değil mi?
N'est-ce pas ce que je vous avais promis?
Döndüm efendim, söz verdiğim gibi, yanımda da Bastil'den yeni kurtarılmış zarif bir Fransız aristokratı getirdim.
Altesse, comme promis, je reviens avec un aristocrate français arraché à la Bastille.
Her şey söz verdiğim gibi olacak.
Ça se passera comme promis.
Söz verdiğim gibi, hemen şimdi.
Comme promis, tout de suite.
İçerde misin bilmiyorum. Sana söz verdiğim gibi şeker getirdim.
Je ne sais pas si vous êtes là, mais les voilà, comme promis.
Söz verdiğim gibi.
Comme promis.
Söz verdiğim gibi, lehine konuşurum.
Je témoignerai en votre faveur, comme promis.
Söz verdiğim gibi bu gizemi, apartman dairemden ayrılmadan çözdüm.
Vingt-quatre heures pendant lesquelles je me garderai de tout raconter à la police.
Söz verdiğim gibi yaptım. Evde yok. Gidiyorum.
J'ai fait tout ce que j'avais dit!
Söz verdiğim gibi, işte sizin görevleriniz.
Comme promis, voici vos questionnaires.
Söz verdigim gibi, size bir firsat sunuyorum.
Je vous mets sur un gros coup.
Verdiğim parçayı, ne olur, dediğim gibi, rahat, özentisiz söyle. Çünkü çoğu oyuncunun yaptığı gibi söz parlatmaya kalkacaksan, mısralarımı şehrin tellalına okuturum daha iyi.
Dites cette tirade avec aisance, sans brailler comme un crieur public.
Çünkü onu şehre alışverişe götürmeye söz verdim. Söz sözdür. Verdiğim sözü tutmak gibi bir alışkanlığım var.
Je lui ai promis de l'emmener faire des courses en ville, et je tiens toujours mes promesses.
Paramı ikiye katladım! Söz verdiğim gibi iki katına çıktı.
Oui, deux fois ta mise.
Ben Lin Xianer, onun yaşına, ünvanına ve servetine bakmadan, söz verdiğim gibi, onunla evleneceğim
Peu importe son âge ou sa condition.
Füzeler söz verdiğim gibi teslim edilecek.
Les missiles seront fournis comme promis.
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
söz veriyorum 1721
söz ver 128
söz verdim 82
söz vermiştin 151
söz verdin 108
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
söz veriyorum 1721
söz ver 128
söz verdim 82
söz vermiştin 151
söz verdin 108