Valdemar перевод на французский
43 параллельный перевод
Tam olarak ölme anının gizemi nedir? Özellikle ölmesine izin verilmeyen bir adamın ölümünde. Bay Valdemar'ın durumundaki gibi
Qu'arrive-t-il exactement au moment de la mort... surtout à un homme à qui on ne permet pas... de mourir, comme... dans "Le cas de M. Valdemar".
Anlıyor musun Valdemar?
Tu comprends, Valdemar?
Demek ki Bay Valdemar'ın durumunda kesinlikle tavsiye edilebilirmiş.
Il semble certes opportun dans le cas de M. Valdemar.
Bay Valdemar faydasından başka bir şey görmedi.
M. Valdemar n'a tiré qu'avantage de son application.
Bay Valdemar hipnotizma uygulamasının, ölüme...
M. Valdemar a consenti à être hypnotisé à l'article de la mort...
Sana Bay Valdemar demeyi bırakıyor ve sadece Valdemar diyor.
Il ne t'appelle plus M. Valdemar. Seulement Valdemar.
Valdemar beni duyuyor musun?
Vous m'entendez?
Anladın mı Valdemar?
Tu comprends?
Hâlâ uykudasın Valdemar.
Tu dors, Valdemar.
Kaldır Valdemar!
Baisse-le, Valdemar!
Valdemar, beni duyuyor musun?
Valdemar, tu m'entends?
- Nerede Valdemar? Neredesin?
- Où, Valdemar?
Valdemar, sessiz ol.
Valdemar, ne bouge pas.
Sessiz ol Valdemar.
Ne bouge pas, Valdemar.
Valdemar, beni duyuyor musun?
Tu m'entends?
Eğer beni öldürürsen Valdemar belirsiz bir süre için bu halde kalır, belki sonsuza kadar.
Si vous me tuez... Valdemar restera dans cet état indéfiniment, peut-être à jamais.
Valdemar, bana Helena ile ilgili söylediğini tekrarlar mısın?
Dis-leur ce que tu viens de me dire à propos d'Hélène.
Dediğimi yapacaksınız. Yoksa Bay Valdemar'ı olduğu gibi bırakır ve asla gitmesine izin vermem, anladın mı?
Vous ferez ce que je dis... ou je laisserai M. Valdemar exactement comme il est... et je ne le libérerai jamais, jamais, vous m'entendez?
Bay Valdemar'dan kalanlar bunlardı.
Tout ce qui restait de M. Valdemar.
Jacek Lazar'ın dosyası incelendikten sonra Valdemar Rukovski'nin 16 Mart 1987'deki ölümünden suçlu bulunmuştur. Valdemar Rukovski'nin cinayetinden yargılanan mahkum için karar verilmiştir. Ceza yasasınca verilen karar doğrultusunda 148'inci maddenin birinci fıkrası ve 44'üncü maddenin ikinci fıkrasına göre Jacek Lazar idama mahkum edilmiştir.
La Cour, après avoir entendu Yatzek Lazar, accusé d'avoir, le 16 mars 1986 à Varsovie, assassiné Waldemar Rykowski l'a déclaré coupable de ce crime et selon l'article 148 paragraphe 1 ainsi que l'article 44 paragraphe 2 du Code Pénal
Reiman, Valdemar.
Reiman, Valdemar.
Yıldız filosu silahsızlandırılmış bölgeye Atılgan, Prokofiev ve Valdemar'ı... gönderme kararı aldı.
Starfleet a envoyé l'Enterprise, le Prokofiev et le Valdemar à la frontière de la zone démilitarisée.
Ben Valdemar, Nehir Dünyasının Efendisi!
Je suis Valdemar, maître de Riverworld!
Ya Valdemar?
Et Valdemar?
Öldür onu, Valdemar!
- Tue-le, Valdemar!
- Tabi, Valdemar emrettiyse o başka.
- Sauf si Valdemar l'ordonne.
Valdemar'ın pençelerinden kaçmak, bu oldukça etkileyici.
Se tirer des griffes de Valdemar... c'est plutôt impressionnant.
Nerede? Valdemar ´ ın tahtının başında.
- Une décoration du trône de Valdemar.
Valdemar gittiğinden, kafaları oldukça karışık olacak.
Valdemar parti, il y aura pas mal de confusion là-bas.
Valdemar'ı tanıyorduk. Nero'yu tanımıyoruz.
Valdemar, on le connaissait, Néron, pas.
- Valdemar onları yakalayamadı mı?
- Valdemar ne pouvait les arrêter?
Valdemar ´ ın kalesine.
À la forteresse de Valdemar.
Valdemar, sınırsız bir enerji kaynağı elde etmek için oldukça büyük bir kaya buldu.
Valdemar a un roc assez grand pour fournir une source d'énergie infinie. Infinie, hein?
Valdemar'la olan anlaşman benim için de geçerli.
Ton marché avec Valdemar perdure.
Valdemar, gemide bir ranzadan daha fazlasını teklif etti.
Valdemar m'offrait plus qu'une place sur un bateau allant nulle part.
Merhaba Valdemar.
Valdemar! Tu te souviens de moi?
Valdemar'ın annesi yüzünden.
C'est la mère de Valdemar...
Valdemar da adamın her şeyi.
Et Valdemar est tout pour lui.
Valdemar'ın annesi.
La mère de Valdemar.
Ama ona iki tokat atarsam sana da Valdemar'a da faydası dokunur diyorum.
Mais si j'allais la tabasser un peu... ça pourrait arranger les choses pour toi et Valdemar.
Valdemar ile bana ne olacak?
Et Valdemar et moi, alors?
"M. Valdemar Davasındaki Gerçekler."
La Vérité sur le cas de M. Valdemar.
Valdemar'ın dili hariç.
Sauf la langue.