Vergi перевод на французский
3,759 параллельный перевод
Bir hilekar vergi kaçıranların peşinde mi? Hala orada mısın?
Un tricheur cherchant les fraudes fiscales
Vergi denetimi işte.
- Quoi d'autre?
Barın vergi beyannamesinde tutarsızlıklar var.
Un audit. Il y avait quelques divergences sur la déclaration de revenus du bar.
Vergi Dairesi'ndeki işine geri döndü. Fakat sadece denetçi olarak değil.
Elle est bien revenue au travail pour l'IRS, mais pas juste comme contrôleuse.
- Büyük bir vergi sahtekarlığı davası.
Un gros cas de fraude fiscale.
Birileri kimlik hırsızlığı yapar, sahte vergi iadesi doldurur ve vergi iadesi çeklerinde gemi yüküyle dolandırıcılık yapar.
Quelqu'un vole des identités, remplit de fausses déclarations et s'enfuit avec une cargaison de chèques de remboursement frauduleux.
Siz iki işe yaramaza söylediğim gibi birileri V.D.'ne karşı büyük çaplı bir dolandırıcılık operasyonu yürütüyor. Yüzlerce kimlik hırsızlığı yaptılar ve binlerce sahte vergi beyannamesi verdiler.
Comme je l'ai dit à Frick et Frack, quelqu'un a mis sur pied une opération de fraude majeure contre l'IRS, volant des centaines d'identités, soumettant des milliers de faux dans les déclarations fiscales.
- Aradığımız kişi başkası. - Vergi beyannamelerindeki adresleri kontrol ettiniz mi?
Nous sommes à la recherche de quelqu'un d'autre.
Vergi Dairesi'ne ait bir dolandırıcılık davası üzerinde çalışıyoruz.
On travaille sur une affaire de fraude au FISC.
Duyduğum bir şeyi Vergi Bürosu'nda çalışan arkadaşıma araştırttım.
J'ai fais quelques recherches avec un ami du FISC. Tu sais ce que j'ai appris?
Aslında farklı bir yetkideki vergi dolandırıcılığı davasında çalışıyordu.
À la base elle travaillait dans une juridiction différente sur cette fraude fiscale.
Vergi beyannamesine bakılırsa Oliver Lambert'ın müşterilerinden biri.
Et selon sa déclaration de revenus il était un client d'Oliver Lambert.
Bildiğin şu ki, Ace, yüklü girişlerden haksız kazandığın bütün gelirleri, vergi borçları madde 26'nın içerdiği her şeye karşı siper etmek zorundasın.
Ce que vous avez, Champion, c'est une rentrée massive des produits d'exploitation bruts mal acquis que vous allez devoir mettre à l'abri des passifs de la taxe 26.
Vergi paraları iyi bir yere gitmiş.
là que les impôts vont.
Marco, 2002'de vergi koruması olarak sana ülke dışında bir hesap açtığını söylüyor. O hesap Nolcorp halka açılmadan bir hafta önce gizemli bir şekilde boşaltılmış.
Marco prétend qu'il a ouvert un compte offshore pour toi dans un paradis fiscal en 2002... un compte qui a mystérieusement disparu une semaine avant l'entrée en bourse de Nolcorp.
Ama bir kolluk gücü olarak vergi kaçırma konusunda bir kaç şey bilirim.
Mais en tant que représentant de la loi, tu vois, je connais un truc ou deux sur la fraude fiscale.
Vergi kayıtlarına göre şu an Atlantic City'deki bir kulüpte çalışıyor.
Ses fiches d'impôts indiquent qu'elle travaille à Atlantic City.
Kolay olmadi. Vergi memurlarinin izleyecegi yol detaylica yazilmis. sövalyelerin isimleri, silahlari ve yola çiktilari günler de.
Difficilement. leurs armes et la date de départ.
Beyler, bu vergi memurlarinin izleyecegi yeni yol. - Ezberleyin.
210 ) } Voici le nouveau trajet du convoi.
Tabii vergi memurlarinin yolunun degistirilmesi de var.
- Et l'itinéraire a changé.
Onların yaptığı, yerel hükümetlere rüşvet vermek vergi ve gayrimenkul teşvikleri için.
Ils versent des pots de vin aux administrations locales pour avoir des subventions fiscales et immobilières.
O ofisler Josonluların kanını emmek için her gün yeni bir vergi çıkarıyordu, haberin yok mu?
Ces bureaux nous pondent de nouveaux impôts tous les jours. Ils nous sucent notre sueur et notre sang. Ne le savez-vous pas?
Ohio'nun batısında vergi tahsildarı olsam iyi para kazanırdım.
Percepteur de la Western Reserve. Ça paie bien.
Ohio'nun batısında vergi tahsildarı olmak istedi.
Il voulait être percepteur de la Western Reserve.
Ohio'nun batısında vergi tahsildarı olmak istiyordun.
Vous vouliez la perception de la Western Reserve?
Vergi kayıtları, şehir ve eyalet izin başvuruları, kontrat teklifleri.
Registres fiscaux, demande de permis, appels d'offre...
Önemli davaların sayısı birliğinize karşı istikrarlı bir artış gösteriyor. Ve vergi mükelleflerince finanse edilen bu ayrıcalıklı birliğiniz... -... diğer adıyla Sweeney memurları...
Le problème est le nombre considérable d'affaires juridiques... qui s'amoncelle contre la brigade... et ces bureaux franchement exorbitants payés par le contribuable.
Önceki yaşantımda vergi avukatıydım.
Dans ma vie d'avant, j'étais avocate fiscaliste.
Yılda 200,000 $'dan fazla kazanacak kadar yeterince talihli olanlar için biraz daha yüksek vergi ödemelerini talep edeceğiz.
Pour ceux d'entres vous, qui perçoivent plus de 200 000 $ par an, Nous vous demanderons de payer un peu plus de taxes.
Rakibimin artırmak istemediği bir vergi ile hiç karşılaşmadığı bilinen bir gerçekken buraya çıkıp mali sorumluluğu kabullenmesi bence gülünç bir şey.
- Je trouve risible, que mon adversaire puisse prôner ainsi la responsabilité fiscale puisqu'il est connu et avéré, qu'il n'a jamais rencontré un impôt qu'il ne voulait pas augmenter.
Eminim Bolton Village sakinleri bir tahliye ihbarnamesi yerine bir vergi zammını daha çok tercih ederdi.
Je pense que les habitants de Bolton Village auraient préféré une majoration de taxe, qu'un avis d'expulsion.
Sayın meclis üyesi, bir New Yorklu nerede yaşarsa yaşasın kimse bir vergi zammı istemez.
- Je vais vous dire une chose : quoi que vivent les New-Yorkais, personne ne veut une augmentation de taxe.
Bunu halka bir vergi indirimi getirmek için kullanabiliriz.
Nous pourrions offrir des allégements fiscaux.
Paranın izini sürerek Papi'yi vergi kaçakçılığı ve örgütçülükle suçlayabiliriz.
On retrace le propriétaire de l'argent, puis on accuse Papi de fraude fiscale.
Vergi formların şu anda babana baktığını gösteriyor.
Vos relevés d'impôts montrent que vous subvenez aux besoins de votre père.
Vergi zammı içindi.
Pour la hausse des impôts.
Sanki vergi veriyorsun da.
Comme si t'en payais.
Ne vergi ödüyor nede hesap veriyor..
Sans rien déclarer, ni payer de taxes, que dalle.
Gelir İdaresi denetimleri. Vergi borçları.
Enquête du fisc, dette d'impôt.
Diyor ki, parayı bir Avrupa bankasındaki hesabına yatırıyorlarmış ki vergi ödemeyesin.
Ils te payent par virement et c'est net d'impôt?
- Vergi yok.
- Net d'impôt!
Vergi mükelleflerinin iki milyonunu alıp, beş gün için hiçbir yere koymam. Sürekli kontrolümüzde olması umurumda değil.
Je ne vais pas prendre deux millions de dollars de l'argent des contribuables et les mettre n'importe où pendant cinq jours, je me fiche que nous contrôlions le compte en banque.
Vergi matrahımızı yükseltip herkese binlerce iş bulacak. Anlıyor musun?
Il va augmenter notre base imposable et il va créer des milliers et des milliers d'emplois pour tout le monde chez nous.
Nedir, vergi dairesi işi mi?
Quoi, c'est une histoire d'impôts?
Vergi soruşturması felan mı?
T'as un contrôle fiscal, c'est ça?
Carmine'ı seviyor ama vergi dairesinde çalışan adamdan nefret ediyor şu kıvırcık saçlı adamdan kocamın kızıl saçlı sürtük eski sevgilisine sarkan adam.
Il aime beaucoup Carmine, mais il déteste l'autre gars, le gars frisé qui travaille aux impôts ou je sais pas trop où, qui s'amène partout avec l'ex-maîtresse de mon mari, - cette pute aux cheveux rouges.
Vergi mükelleflerine ait iki milyon doları kaybettin ofisin yerini ve Victor Tellegio'nun avukatının kimliğini karıştırdığın için mi?
Tu as égaré deux millions de l'argent des contribuables parce que tu avais les idées confuses à propos de l'adresse et de l'identité de l'avocat de Victor Tellegio, c'est ça?
Web sitesi, vergi kaçıran bir İsviçre bankası ile Kenya'daki hükümet yolsuzluğu ve cinayetlere dair kanıtlar ve yasadışı zehirli atıklarla ilgili gizli bir şirket raporu yayımlamıştı.
Le site a publié des preuves d'évasion fiscale par une banque suisse, de corruption et de meurtres politiques au Kenya et de déversements illégaux de déchets toxiques par une entreprise.
- Ayrıca Ajan Gibbs ve Fornell'e barda vergi denetimi için bulunduğunu söyledin.
- Vous avez aussi dit aux
- Vergi dairesi mi?
- Aux impôts?
Vergi dairesi mi dedin?
Tu as parlé des impôts.