Vertebral перевод на французский
32 параллельный перевод
Pıhtı çift yönlü vertebral arterlerin tepesinde bile olabilir.
Il serait au sommet des artères vertébrales bilatérales.
Maksimal sinirsel basınç düzeyi, vertebral kırıkların arasındadır.
Le niveau de compressions nerveuses maximum entre les pédicules de la vertèbre fracturée.
Onu vertebral anjiyografi için hazırlayın. Geliyorum.
Préparez une angiographie vertébrale.
Bu sinir şans eseri vertebral arterin menenjeal dalının yanından geçiyor. Beyne giden kan akımını tıkıyor.
Or ce nerf est justement voisin de la branche méningée de l'artère vertébrale, d'où mauvaise irrigation cérébrale.
Vertebral arter etrafında bir şey yok. Spazma dair bir işaret yok.
Pas de signe de spasme dans l'artère vertébrale.
Vertebral arter yırtılmış.
Artère vertébrale sectionnée. Le sang comprime la moelle.
Vertebral arter dolaşmış.
L'artère vertébrale est tortueuse.
Ciddi yaraları var beyin sarsıntısı, ve hayatının geri kalanında yürüme kabiliyetini bozacak olan ciddi sırt travması.
Il a souffert de plusieurs lésions, et d'un traumatisme crânien et vertébral qui handicapera à vie ses facultés motrices.
Üst spinal desteğim, aşırı strese dayanmak için tasarlanmış çoklu bir alaşımdır.
Mon support vertébral me permet de supporter de fortes tensions.
İlk önce Bay Burns'ün bel kemiğine küçük bir ayar yapılır.
Les chiropracteurs de M. Burns font un léger ajustement vertébral.
Belkemiğinde cerahat olan bir sonraki hasta senin. Söz.
Tu auras le prochain abcès vertébral, promis.
- Travma paneli, boyun, göğüs ve pelvis röntgenleri.
- Cliché vertébral, abdomen et thorax.
Omurga düzeltici aletinize yatırım yapmak istiyoruz.
Nous voudrions investir sur votre appareil de redressement vertébral.
Sinirler dışarı çıktı. Tıpkı çubuk makarna gibi. Omurilik sıvısı dışarı akıyordu ve ben...
Les nerfs s'échappaient comme des spaghettis, le fluide vertébral s'écoulait de son corps et je...
Omurilik kanalındaki bir tümördür.
C'est une tumeur sur son canal vertébral.
Ben... Onun altında bir şey hissediyorum.
Je sens la colonne vertébral juste en dessous.
Ölüm sebebi, kısmi ip kesiği sonucu... sinir kanallarına nüfus ederek oluşan...
Cause du décès : lamina de la vertèbre C4 fracturée... avec pénétration dans le canal vertébral... causant une section partielle de la colonne.
Topuk düzleşir, bağlar yırtılır, omurgayı da yamultur.
Pointe osseuse au talon, ligaments déchirés, sans parler des conséquences sur l'alignement vertébral.
Eee, bu omuriliğin uzandığı hat.
Et ça, c'est le, euh... cordon vertébral.
Omirilik cerrahı olduğunu biliyorum. Los Angeles'ta, St Sebastian Hastanesinde.
Je sais que vous êtes chirurgien vertébral, rattaché à l'hôpital St Sebastian de Los Angeles.
Omuriliğimde tehlikeli bir tümörün bulunduğunu öğrenmemden iki gün sonra bir omurilik cerrahı gökten indi.
Deux jours après avoir appris que j'avais une tumeur sur la colonne, un chirurgien vertébral est tombé du ciel.
- Siyatik ya da omurga rahatsızlığınız oldu mu hiç?
- Non. - Des antécédents de sciatique ou trauma vertébral?
Çıkıntılı ya da dikensi bir tabaka yok, yani... omurlu yapıdan bahsetmiyoruz ki bu harika.
Pas de lames pédiculées ni d'apophyse épineuse ce qui veut dire que nous ne parlons pas d'arc vertébral,
O bir omurilik cerrahı, Ben.
C'est un chirurgien vertébral, Ben.
Ama agresif bir omurilik hemanjiyomu açıklar.
Un hémangiome vertébral agressif, si.
Şehirde, belkemiği ameliyatı ya da onun gibi bir şeyle ilgili deneyler yapan bir doktor buldu.
Il a trouvé un médecin à la ville qui faisait des expériences de remplacement vertébral ou une sottise de ce genre.
C2'deki pars interarticularis alın bölgesinde bir darbeyi gösteriyor ki bu da bilinç kaybına sebep olmuş olabilir ama ölüme değil.
Des fractures à l'isthme vertébral du C2 indiquent un coup frontal... qui a pu provoquer l'inconscience, mais pas la mort.
Pekala Marshall, omurganın düzgün görüntüsünü alamadığımız için ne yazık ki neler olduğundan tam olarak emin olamıyoruz.
nous n'arrivons pas à avoir une image nette de votre colonne vertébral malheureusement, nous ne savons pas vraiment ce qui se passe.
- Yapacağımız şey kedi ve inek pozu diye adlandırılan omurganızı esneten bir hareket. Sonra da serbest bırakıyoruz.
- Et ce qu'on va faire c'est une jolie mouvement appelé "chat vache" ou tu mets ta colonne vertébral en haut, et puis tu la redescends.
- Aslına bakarsan, omurilik cerrahıyım.
Un chirurgien vertébral, en fait.
Omuriliği zarar görmüş.
Son cortex vertébral est détruit.
Çünkü yürümeme yardımcı olan omurilik implantı çalışmıyor.
Parce que l'implant vertébral qui me permet de marcher ne fonctionne plus.