Vettius перевод на французский
37 параллельный перевод
Şimdi Vettius'a doğru bakıyorsun.
Tu regardes en direction de Vettius.
Bırakalım da Vettius karı gibi giyinsin kuşansın.
Laisse Vettius pavoiser comme une femme.
Bugünün oyunlarında bir kişi var. Sadece bir kişi var ve etkilememiz gereken kişilerin olduğu sandalyeler Vettius'un kafasının içi kadar boş.
Un seul et le siège qu'il faudrait impressionner reste vide comme la tête de Vettius.
Vettius doğru düzgün bir takdim bile olmadan mı başlıyor?
Vettius laisse le combat commencer sans en avoir donné l'ordre?
Vettius ile konuşma pek örtüşmez.
Vettius et la parole ne se connaissent que de loin.
Günün ilerleyen saatlerindeki karşılaşmalara katılabilmek için öncelikle Vettius'un adamlarına karşı kendimizi göstermeliyiz.
Pour combattre l'après-midi, nous devons d'abord nous distinguer contre les hommes de Vettius.
Ama Vettius'un adamları sadece günün ilerleyen saatlerinde dövüşüyor.
Cependant, les hommes de Vettius se battent déjà l'après-midi.
O kendini beğenmiş züppe Vettius'un ortaya koyabileceği çoğu şeyin daha da ötesinde...
Au-delà de tout ce que cette petite merde de Vettius ne pourra jamais espérer offrir...
Boktan eğitilen adamlarının oyunlara girebilmesi için çevirdiğin bir dolap işte.
Une manoeuvre maladroite pour donner de l'avantage à tes hommes mal entraînés. Vettius.
Vettius. Boktan eğitilen mi?
Mal entraînés?
Genç Vettius'u görmeliydiniz meydan okumaya çok kolay kışkırtıldı!
Vous auriez dû voir le jeune Vettius, poussé si facilement à me défier! Enculé de garçonnet!
Vettius'un saflığı iyi bir fırsat doğuruyor.
La stupidité de Vettius nous offre une rare opportunité.
Vettius meydan okudu.
Vettius nous lance un défi.
Şampiyon olarak seçti. Yarın pazarda Vettius'un adamıyla karşılaşacak.
Il l'a choisi comme champion, il fera face à l'homme de Vettius sur la place du marché demain.
Ya da Vettius'un adamı karşısında nalları dikme riskini al.
Ou tu risques une chute plus raide face à l'homme de Vettius.
Sevgili Vettius nerede?
Où est ce bon Vettius?
Belki de genç Vettius kendi adamını seçerken daha çok düşünmeliydi.
Peut-être que ce bon Vettius aurait dû prendre plus de temps dans le choix de son homme!
Batiatus ve Vettius'a minnettarız.
Gratitude envers Batiatus et Vettius.
Belki de Sevgili Vettius ulu Gannicus'a karşı ölüme daha az mehilli birini çıkarmalı.
Peut-être que ce bon Vettius aurait dû choisir un homme moins enclin à mourir contre le puissant Gannicus!
Vettius'un adamıyla gözü bağlı dövüşmek aptallıktan da öte bir şeydi.
Affronter l'homme de Vettius sans voir était au-delà de la stupidité.
Tabii zavallı Vettius'u pek istemiyorlar.
À l'exception de ce pauvre Vettius.
Yine de bu dükkâna ve genç Vettius'un Okul'una hizmet ile mal nakliyesi konusunda pek ilgiliyimdir.
Dans le transport. Des biens et des services. Ce magasin même.
Vettius onu öğlen, şehrin girişinde karşılayacak.
Vettius doit le rencontrer lorsqu'il arrivera en ville à midi.
Vettius'la buluşacak.
Il va rencontrer Vettius.
Sevgili Vettius!
Bon Vettius!
Vettius, yüzünü gördü.
Vettius a vu ton visage.
Vettius hangi cehennemde?
Putain, où est Vettius?
Tabii genç Vettius teşrif ederse.
Ou le ferais si le jeune Vettius daignait se montrer.
Fakat Vettius'ı bulup geciktiği için bir güzel azarlamalıyım.
Mais il me faut trouver Vettius, et lui coller mon pied au cul pour son retard.
Kendisi seçimini Vettius'ın adamlarından yana kullanma niyetindeymiş.
Uh, il a déjà pris ses dispositions avec Vettius.
Vettius sizi ziyadesiyle memnun edecektir.
Vettius vous donnera ce qu'il vous faut.
Vettius da hâlâ ortalarda yok.
Et Vettius qui n'est toujours pas là.
Vettius'ın adamları beş para etmez.
Vettius offre de la merde.
Vettius'un adamları önemli karşılaşmalara çıkacak.
Les hommes de Vettius mènent les principaux combats.
Koduğumun Vettius'u.
Putain de Vettius.
Vettius boktan bir kasabanın boktan bir evladı.
Vettius n'est qu'une raclure dans une ville de merde.
Vettius.
Vettius.