Vindicator перевод на французский
53 параллельный перевод
Hâlâ Vindikatör'ü uçurmak zorundayız, Grady.
Le Vindicator, tu le pilotes, Grady.
Bunlar, Stratejik Hava Birliği rutin devriyesinin... Vindikatör bombardıman uçakları.
Ce sont des bombardiers Vindicator de l'armée de l'air... en patrouille de routine.
Aynı zamanda daha önce uçarlarken gördüğünüz... Vindikatörler'e haber vereceğiz.
Tout en informant les bombardiers Vindicator... que vous avez vus en l'air.
Vindikatörler'in füzeleri hem kızılötesi hem de radar teknolojisine sahip mi?
Les missiles Vindicator ont une détection infrarouge et radar?
Washington'dan kalkan başka bir Vindikatör'e emir verdim.
J'ai donné l'ordre à un Vindicator de décoller de Washington.
MARTHA : Haydi onlara Vindicator'u gösterelim, Hilary.
Montrons leur Défenseur, Hilary.
Vindicator gerçekten çok naziktir.
Défenseur est très doux.
Kızımın Vindicator'e karşı özel birsevgisi var.
Ma fille l'aime beaucoup.
Bay Ellsworth, Vindicator'ün boynuzlarının olmayışı beslenme eksikliğidir ve olağan dışı bir şey değildir.
M. Ellsworth, c'est la race qui veut ça, ce n'est pas une anomalie.
Bay Burnett, trene Vindicator'ü bindirmeye gidiyor.
M. Burnett partait mettre Défenseur dans le train.
MARTHA : Sonunda Vindicator hakkında düşünceni değiştirdin mi?
Alors vous avez changé d'avis sur Défenseur, M. Burnett?
Sen Vindicator'ü ortağına teslim edileceğini söyledin.
Vous avez dit que Défenseur serait livré à votre associé.
Vindicator Texas'ta beslenecek.
Il sera utilisé pour l'élevage au Texas.
Biz, sen, ben ve Vindicator ile, Bowen Çiftliğine gidiyoruz.
On va au Ranch Bowen avec vous et Défenseur.
Vindicator ile günleriniz nasıl geçiyor?
Comment ça va, avec Défenseur?
Vindicator işe yaramaz değildir..
Défenseur n'est pas inutile.
Ve Vindicator, ismiyle çağırmayanları takdir etmez.
Et Défenseur n'apprécie pas les insultes.
Bence Vindicator'ün soyu... 1.Jamesden geliyor.
La lignée de Défenseur remonte à James 1er.
Ben Bay Bowen'e şahsen Vindicator'ü teslim etmeyi düşünüyorum.
Je veux livrer personnellement Défenseur à M. Bowen.
Vindicator seçici üreticilik neslini temsil ediyor ve onun iyi bir yere yerleştirildiğini görmek istiyorum.
Défenseur incarne des générations d'élevage sélectif et je tiens à voir qu'il est bien placé.
Vindicator, sen değişken kalpli boynuzsuz boğasın.
Défenseur, tu es un taureau bien capricieux.
Çünkü onlar Vindicator'ü kaçırmayı planlıyor... ve bay Burnett onlarla ortak.
Parce qu'ils veulent kidnapper Défenseur et M. Burnett est de mèche avec eux.
Yetenekli Vindicator ile yaptığın yolculuk için şimdi ne düşünüyorsun, Mr. Burnett?
Que dites-vous de Défenseur pour ce voyage?
Eğer birisinin ilgisini çekiyorsa, Vindicator ve ben de, iyiyiz.
Si ça vous intéresse, Défenseur et moi allons également bien.
Ben Vindicator'e bakarım.
Je m'occupe de Défenseur.
Onlara Vindicator'ü verecektin.
Vous leur amenez Défenseur.
Vindicator Taylor ile daha iyi olacak ve annem kesinlikle sen olmadan yapabilir.
Défenseur sera mieux avec Taylor et ma mère peut certainement se passer de vous.
Vindicator, Alex Bowen'a teslim edilecek.
Défenseur sera livré à Alex Bowen.
Bay Burnett sana Vindicator için kaç para vermişti?
Combien vous a-t-on donné pour Défenseur, M. Burnett?
Ve üstelik, sen Vindicator'e bakmayı öğrenene kadar biz gidemeyiz.
Et de plus, on ne peut pas partir tant que vous ne saurez pas vous occuper de Défenseur.
Burada konuşabileceğim bir tek Vindicator var.
Le seul à qui je peux parler, c'est Défenseur.
Bay Bowen, Vindicator'ün ilk buzağıları senin Longhorn buzağının yarı ağırlığında olacak ve dayanıklı olacaklar.
M. Bowen, les premiers veaux de Défenseur pèseront bien plus que vos vaches à cornes, et seront robustes.
Ben Vindicator'ü çoğaltmak için açık alanda yeteri kadar uzun yaşayacağına inanıyorum.
Je crois que Défenseur vivra assez longtemps en liberté pour se reproduire.
Vindicator'ün dayanıklılık ve mücadele ruhu var. O yapar.
Défenseur a la résistance et la combativité nécessaires.
- Pekala, Vindicator.
Allez, Défenseur.
Vindicator yaşlı değil.
Défenseur n'est pas vieux.
Haydi, Vindicator.
Allez, Défenseur.
Sen şimdi yoluna devam et, Vindicator ve geri dönme, beni duyuyormusun.
Pars, Défenseur. Et ne reviens pas, tu m'entends?
Vindicator, sen artık kendi başının çaresine bakmalısın.
Tu dois te débrouiller seul.
Vindicator dışarıda merada...
Défenseur est là-bas, sur le domaine,
Alex, ben Vindicator'ü bulmaya gidiyorum ve onu bu hava düzelene kadar onu getireceğim.
Alex, je pars à la recherche de Défenseur pour le ramener jusqu'à ce que le temps s'améliore.
Vindicator'ün öldüğünü düşünüyor musun?
Vous pensez que Défenseur est mort, vous aussi?
Vindicator'ün iyi olduğunu düşünüyorum veya canlı bir Longhorndan daha iyi.
Défenseur est aussi robuste qu'une bête à cornes.
O Vindicator, değil mi?
C'est Défenseur, n'est-ce pas?
Vindicator herhangi birinin umduğundan daha uzun dayanabilirdi.
Défenseur aurait pu tenir plus longtemps que prévu.
Bay Jeffrey Sanborn, 42 yaşında Cook Bölgesi Vindicator gazetesinin editör müdürü.
"directeur de la rédaction du Cook County Vindicator."
Bay Clay ve Cook Bölgesi Vindicator, müşterek ve müteselsilen ödeme yapmayı kabul etti...
"M. Clay et le Cook County Vindicator, " ont tous deux accepté de payer... " Julius?
Büyük babam, Lucius Clay, Vindicator'ın kurucusudur.
Mon aïeul Lucius Clay a fondé le Vindicator.
Evet, Bay Clay karikatürü yayımlamaya karar verdiğinde Vindicator'daydım.
J'étais au Vindicator quand M. Clay décida de le publier.
Bay Thiessen, karikatür yayımlanmadan önce, Vindicator avukatları ile olan toplantıya katılmış mıydınız?
M. Thiessen, étiez-vous présent quand M. Clay a rencontré l'avocat du Vindicator avant de publier le dessin? Objection!
Bay Clay'in maliyet kesintileri nedeniyle Vindicator'dan kovulmuştunuz değil mi?
On vous a licencié du Vindicator, n'est-ce pas? Suite aux coupes budgétaires de M. Clay?