Yeah перевод на французский
5,443 параллельный перевод
Yeah. "Günde bir tur vuruş maaşımı arttırır."
"Un home run par jour, booste mon salaire"
Evet, ne kadar zor olabilir ki?
Et bien, yeah, en quoi ça pourrait être dur?
Evet.
Yeah.
Demek Jamaika.
Yeah man! La Jamaïque!
Evet, dağılıyorlarmış.
Yeah, Ils se séparent.
Evet, tahta yolda cuma geceleri.
Yeah, vendredi soir sur le ponton.
Evet tam da bir ballı jambon kazanmıştıı.
Yeah, elle venait aussi de gagner un jambon HoneyBaked.
Oh, evet.
Oh, yeah.
Evet.
Yeah. Oh...
Evet, şüphelinin arabası 88 model gümüş Lincoln Town Car.
Yeah, la voiture du suspect est une Lincoln berline de 88 argentée
Yeah, it's a nightmare when people don't update their blog!
Quel cauchemar, ces gens qui ne mettent pas leur blog à jour!
Tamam.
Yeah. ( rires )
- Evet!
- Yeah!
Evet...
Yeah...
- İşte bu!
Yeah!
Evet, tamam.
Yeah, ok.
Tamam anladık sıkıcıyım.
yeah, okay. Je m'entend.
Oh, yeah, yeah, yeah, yeah? Oh? ?
♪ Oh, yeah, yeah, yeah, yeah ♪ Oh
That something wasn't right, yeah? ?
♪ Que quelque chose n'allait pas, yeah?
And now you're out of sight? ?
♪ Et maintenant tu es hors de vue ♪ ♪ Yeah
Arkadaşlarımız işlerini kaybetsin istemiyoruz.
Yeah, nous ne voulons pas que nos amis perdent leur travail.
♪ The Isley Brothers - Shout ♪
Don't forget to say yeah, yeah, yeah, yeah, yeah
- Evet.
- Yeah.
Lanet olsun, bu...
Ohh... Oh, God... Oh, yeah...
Ayağa kalmamızın zamanı geldi!
Je dis qu'il est temps de faire un stand! - Yeah! Oui!
Selamlar, ben kovboyum.
- Compris. YEAH CHERIE JSUIS UN COWBOY!
- N'abersiniz beyler? - Hayır. Tabureler konuşmaz.
- YEAH CHERIE, viens t'assoir sur moi!
Yeah.
Ouais.
Yeah. Hımm... Hoşuma gitti.
- Ouais, c'est très joli.
Boo-yeah!
Bingo!
- Kurbana ait değil. - Boo-Yeah!
- Ce n'est pas celle de la victime.
Az önce "boo-yeah." mi dedin?
Tu as dit : "Bingo!"
Hiç iyi olmadı. Yeah.
- Ça n'aurait jamais dû arriver.
Rico, tüm gereksiz seyleri at!
Rico, donne-moi un incendie vendre West Helsinki. - Yeah Yeah.
Garfield, evet, evet
- Garfield, yeah.
Evet
Yeah. Oh. - Yeah.
- Ne? - Tabii ya.
Oh, yeah!
Siyahi bebeler meşhur kafede birlikte takılıyor, yani bu hiç hayra alamet değil.
Mais de jeunes Noirs qui s'asseyent ensemble dans la cafeteria légendaire ne préparent rien de bon. Yeah!
- Aynen.
Oh, yeah.
Evet!
Yeah. Yeah, yeah.
Evet mi?
Yeah?
Clint her şarkı söylediğinde tuvaletim geliyor.
Yeah.
Yapabilirsin!
Yeah, tu peux le faire!
Bayıldım.
Oh, yeah, oh...
Müdür yardımcısıyla sevişmek için sıvıştığım lise günlerime geri döndüm sanki.
- Tu le tiens! - Oooh, yeah!
- Evet.
Yeah.
Bu şarkıyı çok severim.
Yeah, yeah, yeah, yeah! - Ooh! Oh!
- Evet, o.
- Yeah, c'est lui.
Ben de!
Yeah moi aussi!
Yeah.
- Ouais.
Yeah.
- C'est évident.