Zafar перевод на французский
52 параллельный перевод
Saat 5 teki trene bizi bırakırmısın?
Zafar veut aller à Ajmer aussi. Il est en vacances de toute façon...
Anne, biraz çay al.
- Non, Zafar n'ira pas Svp, papa!
Zafar, benim Harry.
Zafar? C'est Harry.
Affedersin, bu Zafar Younis.
Oh, pardonnez-moi, voici Zafar Younis.
Kafesinden salıverilen dinozorun büyüklüğü sizi şaşırttı mı, Zafar?
Etes-vous fasciné par la taille du dinosaure hors de sa cage Zafar?
Bebek bakıcılığını kim yapacak?
- Qui me couvrira? - Zafar.
- Onun için. Zafar nasıl?
Comment va Zafar?
Ayrıca İngiliz Hükümeti de Bahadır Şah Zafer'in iki oğlu ve torununu orada, tam arkanda öldürmüştür.
Et le gouvernement britannique a tué deux fils et... un petit-fils de Shah Bahadur Zafar, directement là, derrière vous.
Gidelim, Zafar.
Allons-y, Zafar.
Örneğin, Zafar Younis hali hazırda kahvaltı salonunda oturuyor.
Par exemple, un certain Zafar Younis... est actuellement assis dans la salle à manger.
Son elemanının ortadan kaybolmasından ne kadar sonra Harry Pearce, Zafar Younis'in ölmüş olmasını diledi?
Combien de temps a-t-il fallu à Harry Pearce pour décréter que Zafar Younis était mort?
Ve Zafar Younis adında bir elemanımız onu yerleştirdi.
Un agent nommé Zafar Younis l'a posée.
İsmin Zafar Khalid.
Tu t'appelles Zafar Khalid.
- Sen Zafar Khalid'in kız arkadaşı mısın?
- Vous êtes la copine de Zafar Khalid?
Ne zamandır Zafar Khalid ile görüşüyorsun?
Depuis combien de temps sortez-vous avec Zafar Khalid?
Esma ve Zafer direk buraya geliyorlar.
Tu viens directement au rendez-vous avec Asma et Zafar.
Esma ve Zafer önemli insanlar...
Asma et Zafar sont des gens bien...
Asma and Zafar?
- Asma et Zafar?
Zafar Khan
Zafar Khan.
Zafer Khan...
Zafar Khan...
Omar Zafar, Hindistan'ın en çok aranan suçlusu.
Omar Zafar, le criminel Indien le plus recherché.
Çok yakında, Hindistan mahkemesi için yalvaracaksın, Omar Zafar.
Bientôt, vous implorerez la clémence... dans un tribunal Indien, Omar Zafar.
Omar Zafar'ın şovuna hoş geldin.
Bienvenue au Omar Zafar show.
Sen bir çok can almışsındır, Zafar.
Vous avez pris beaucoup de vies, Zafar.
Omar Zafar'ın sağ kolu!
- Le bras droit d'Omar Zafar!
Rajveer Zafar, sakın arabama bakayım bile deme yoksa ellerini kırarım senin!
Rajveer Zafar, ne regardez même pas ma voiture... ou je vous casse les mains.
Omar Zafar için.
- Pour Omar Zafar.
Omar Zafar.
Omar Zafar.
Sen Kohinoor'u Omar Zafar için çaldın.
Vous avez volé le Kohinoor pour Omar Zafar.
Harleen, Omar Zafar denen şahıs hem poliste hem de hükümette bağlantıları var.
Harleen, Omar Zafar.. A des contacts dans la police et au gouvernement.
Kohinoor'u teslim et yoksa Zafar senin peşini bırakmayacak.
Donne le Kohinoor... ou Zafar ne t'épargnera pas.
Peki, Zafar'ı nerede bulabilirim?
Et où je trouve ce Zafar?
Zafar hiç kimseyle görüşmez.
Zafar ne rencontre personne.
Senin ölmen Zafar'ın hiç umurunda olmaz.
Zafar se fiche de ta vie.
Zafar nerede?
Où est Zafar?
Zafar'ın yerini söyle!
Dis moi où est Zafar.
Zafar'ı... asla bulamayacaksın!
Tu ne le trouveras jamais..
Zafar.
Zafar.
Benim adım Omar Zafar.
Je m'appelle Omar Zafar.
Kohinoor, güvenli yerde, Zafar.
Le Kohinoor est en sécurité Zafar.
Ülkesine hizmet edenler daha ilk nefeslerinde ölüm için geri sayıma başlamışlardır, Zafar.
Pour ceux qui servent leur pays... ce compte à rebours commence à la naissance, Zafar.
Senin ölümün için geri sayım o gün başladı, Zafar.
Le compte à rebours de ta mort a commencé ce jours là, Zafar.
Tek dostum Zafar olacak.
Zafar sera avec moi.
- Zafar. Sağ ol.
Merci Zafar.
Hayır, Zafar.
Non, Zafar.
- Zafar. - Evet, Rohan. - Dinle.
Zafar, écoute moi.
- Hayır, Zafar olmaz.
- Iqbal...
- Zafar Younis, Saha elemanı.
Zafar Younis, agent de terrain.
Omar Zafar da kim?
Qui est Omar Zafar?
Zafar böyledir işte!
Ce Zafar!