Zana перевод на французский
131 параллельный перевод
O zayıf, sarsak hafızana nakşet bunu.
Que ce nom reste gravé dans ta vacillante mémoire.
Hafızana kazı onu Samson.
Grave son image dans ta mémoire, Samson.
Araziyi ve yolu hafızana yerleştir, çünkü yolda sorduğu zaman ihtiyacın olacak.
Mémorisez la configuration du terrain car vu ses façons, vous en aurez besoin.
Elbette. O ne yapıyor ki, onlar sızana kadar dırdır mı ediyor?
Et elle le houspille jusqu'à ce que ça tombe?
Bu şekilde hafızana kavuşabilirmişsin.
C'est de cette façon-là que ta mémoire reviendra.
Gününü bir tavernada, katiliyle birlikte... aşırı miktarda cin tüketerek geçirmiş. Katil onu buraya kadar takip etmiş, orada, kurbanı alkolden sızana kadar beklemiş,
Il a pris d'assaut une taverne pour y absorber du gin avec son assassin, qui l'a suivi jusqu'ici et qui a attendu ici que sa victime tombe par terre d'enivrement.
Bir kadın sevdin mi hiç ta ki ondan süt sızana dek sanki az önce aşkın kendisini dünyaya getirmişçesine ve şimdi onu beslemeli mi yoksa yok mu etmelidir?
Avez-vous déjà aimé une femme... jusqu'à ce que son lait s'échappe... comme si elle venait de donné naissance à l'amour en personne... et devait maintenant le nourrir ou éclater?
Biliyorum çünkü bu anıyı hafızana biz yerleştirdik, lliana.
Tout simplement parce nous avons placé ce souvenir dans votre mémoire.
Tamam, şimdi hafızana al.
Mémorise-la.
O satırların okunduğunu defalarca duymak zorundasın. Bütün olayı hafızana işlemelisin.
Tu as dû entendre ce texte tellement de fois... que tu dois le connaître par coeur.
Hafızana niçin girmeye çakıştıklarını biliyor musun?
Savez-vous pourquoi ils ont accédé à vos souvenirs?
Bunu her çarşamba yaparlar. Ve sızana kadar herşeyden konuşurlar.
Elles sont loquaces, une fois bourrées.
Senin hafızana dokunan.
Ta... mémoire.
Kızana gelmiş durumda.
Excuse, je dois sauver l'espèce!
Kıçımla ilgili bir şey senin bunu hafızana kaydetmene yol açmış.
Il y a un truc à propos de mon cul que tu as téléchargé et stocké dans ta mémoire.
Bara gidip sarhoş olacağım, eve bir yabancıyla gideceğim, yorgunluktan sızana kadar vahşi bir şekilde onunla sevişeceğim.
Je vais aller dans un bar, ramener un inconnu chez moi et baiser toute la nuit jusqu'à m'écrouler d'épuisement. Plat à emporter et bain chaud?
İnsanlar senin hafızana güveniyor.
- On compte sur votre mémoire.
Hafızana dönmek için bir bağlantı arayacaksın. Anlattığın kapıya dönmelisin.
Quoi que ce soit, cherchez un lien, un passage vous menant à votre souvenir, à la porte que vous avez décrite.
Muhabir kızın adını çoktan hafızana kazımamış gibi şimdi sadece muhabir deme. Lütfen. - Kıskançlık duygularını sergilemek için doğru bir alan seçmedin.
Ne dit pas "journaliste" comme si tu n'avais pas gravé son prénom dans ta mémoire.
Bu Tretonin senin hafızana bir şeyler yapmış gibi görünüyor.
Cette Trétonine semble avoir eu un effet sur ta mémoire.
Bakalım bunun hafızana yardımı olacak mı?
Ah oui? Ça va te rafraîchir la mémoire.
Hafızana kavuşmak istiyorsan... Tanrı'nın çağrısına uymanı tavsiye ederim.
Si tu veux la retrouver, continue à faire ton devoir.
Rüya görürken rüyada olduğunun farkına varamamak. Can sıkıcı değil mi? AI oldukça ve dış verilerin hafızana yazılmasına izin verdikçe ödemen gereken bedel bu olacak.
Le temps écoulé lui-même ne peut pas être enregistré, alors c'est dur et inévitable que nos cerveaux partagent une mémoire externe.
Kötü hafızana birşey yapman gerekiyor, ahbap.
Tu devrais faire quelque chose pour ta mémoire défaillante, mon pote.
Hafızana ne olduğunu bilmek mi istiyorsun?
Vous voulez savoir ce qui est arrivé à votre mémoire?
İnan bana ortak her şey hafızana geri dönecek.
Tu sais partenaire, ça va te revenir.
Annen hakkındaki bütün güzel şeyler hafızana geri dönecek.
Toutes les bonnes choses sur ta mère vont te revenir.
Kötü hafızana birşey yapman gerekiyor.
Fais quelque chose pour tes trous de mémoire.
Hafızana kavusmussun.
J'ai entendu dire que tu te souvenais de tout.
Mükemmel hafızana ne oldu?
Où est passée votre excellente mémoire?
Bilmem. Dağılırsın. Sızana kadar içersin.
Je ne sais pas, craquer, picoler jusqu'à en dormir, coucher avec un agent de la circulation.
Her resmi hafızana kazımana gerek yok.
Mémorise pas chaque photo.
Ah, ben şimdi çok ama çok üzüldüm geceler boyu evde yalnız oturup elimden kadeh düşüp sızana kadar içtiğim o dönemde sizi tanımadığım için.
Eh bien, je suis terriblement navré de ne pas l'avoir su quand j'étais seul chez moi, soir après soir, à boire jusqu'à ce que le verre tombe de ma main. Quelle est la période recommandée par la police après qu'on a été abandonné et que sa famille a été déchirée?
Hafızana kaydet.
Note à moi-même :
Bir kadının göğüslerini hafızana almadıkça, o kadını elde edemezsin. Bu bilimsel bir gerçek.
Tu ne peux pas dépasser une femme avant de ne plus imaginer ses seins, c'est un fait scientifique.
Daha kötüsü de kazınabilirdi hafızana.
On aurait pu être hantées par bien pire.
Eve gittim ve sızana kadar içtim.
Je suis rentré chez moi et j'ai bu jusqu'à ce que je m'écroule.
Ve senin rızana ihtiyacım var.
Et j'ai besoin de votre accord.
Ama hafızana değil.
Mais pas ton esprit.
Bu Zana Wilder.
C'est Zana Wilder.
Hafızana bir banyo aldırdık.
On vient de donner un bain à votre mémoire.
O ilaçlar hafızana mı yardım ediyor yoksa gerçek Jack'i mi saklıyorlar?
Ces cachets, c'est pour la mémoire ou pour cacher le vrai Jack?
Sen ona kızana kadar veya yardımlarına ihtiyacın olmayana kadar.
Jusqu'à ce qu'elle vous énerve, ou que vous n'en ayez plus besoin comme alibi.
Kazadan önce, Amber'da gerçekten bir semptom gördüysen fizostigmin hafızana daha önce yardım etmişti.
Si vous avez vraiment vu un symptôme avant l'accident, la physostigmine vous a déjà aidé.
Her şeyi iyice hafızana kazı, çünkü hepsi gerçek.
Je veux que vous regardiez tout ça, car ceci est la réel.
Olanların ardından senin hafızana bile güvenemem ben.
Je ne ferais pas confiance à tes propres souvenirs.
Bilgisayarımız ile hafızana yol göstereceğiz.
Nous allons guider votre mémoire depuis notre ordinateur.
Çoğunlukla ne zaman kızana geleceğimi sorar.
Le prince charmant!
Shina...
Zana?
Hafızana yardımcı olur.
Ca améliorera ta mémoire.
Bunu hafızana kazı... ve sana sormak istediğim, hangi gözünü daha çok sevdiğin.
Et je vais te demander lequel de tes yeux tu préfères.