Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ Ö ] / Öptüm

Öptüm перевод на французский

886 параллельный перевод
Ben de onu öptüm.
Alors je l'ai embrassée. ( Gloussements )
- Hayır, doğru şekilde öptüm.
Non, je l'embrassais bien.
Veda sırasında ikisini de öptüm. O nerede ki şimdi?
Je les ai tous deux embrassés à leur départ. 0ù est-il au fait?
Evet ama bunların Madeleine ile ne ilgisi var? Tabutunda yatarken öptüm onu.
et même au-delà, dans des pays qui étaient vieux quand l'Egypte était jeune.
- Ona sıkı sıkı sarıldım ve öptüm.
- Je l'ai enlacé et embrassé.
Seni sevdiğim için öptüm, bir an için ama beni sevmeden öpmene izin vermem.
Je vous ai embrassé car je vous ai aimé, durant une minute, mais je ne vous laisserai pas m'embrasser sans m'aimer.
- Seni öptüm, öyle değil mi? - Evet.
- Je vous ai embrassé, hein?
Yalan söyledim. Sarışın kuaförle dans ettim. Onu herkesin içinde öptüm.
J'ai menti devant la loi, j'ai dansé avec une coiffeuse... je l'ai embrassée en public.
Onu öptüm.
Je dois en assumer les conséquences.
Hatırlamıyor musun? Seni güldürüp öptüm!
J'étais sur tes genoux, je t'embrassais...
Tabii ki öptüm.
Bien sûr.
Onları bütün kalbimle öptüm
Je les embrasse avec tout mon cœur
# Atlı karıncaya bindiğimiz zaman, Louisa'yı öptüm.
Sur le manège J'ai embrassé Louisa
# Atlı karıncaya bindiğimiz zaman, Louisa'yı öptüm.
Quand on était à la fête foraine J'ai embrassé Louisa
Pek çok erkeği öptüm.
J'ai embrassé beaucoup de types mais toi, c'est différent.
Yüzünü ellerimin arasına aldım ve şükranla onu öptüm.
J'ai pris son visage entre mes mains et je l'ai remercié avec un baiser.
- Ben öptüm.
- Je vous ai embrassé!
Onu öptüm diye annesi beni evden attı.
Sa mère m'a chassé pour un petit baiser.
Seni yine de öptüm.
Bien... je t'ai pourtant embrassé.
Hep seni düşünüyorum. Sevgilerimle, öptüm, Teresa. "
Térésa " " Ah!
Evet, bir kızı öptüm, ne var bunda?
J'ai embrassé une fille.
Seni öptüm, ve sen de beni öptün.
Vous m'avez rendu mon baiser.
Kongreye seçilmek için çok şey yaptım, çok bebek öptüm.
Il faut faire pas mal de choses pour se faire élire au Congrès. J'ai embrassé beaucoup de bébés aussi.
Zafer yeri ve evim arasındaki... her kapıyı ve her duvarı öptüm.
Je baisais les murs et les portes jusqu'à la maison.
Arabayla döndüğümüz bir gece, onu tutkuyla öptüm.
Un soir, je l'embrassai avec fougue.
- Onun elini öptüm.
- J'ai embrassé sa main.
Az önce Charlie'yi öptüm.
J'ai embrassé Charlie.
Onu öptüm.
Je l'ai embrassée.
Onu gerçekten öptüm.
Si, je l'ai embrassée.
Onu gerçekten öptüm.
Je l'ai embrassée pour de vrai.
Onu öptüm ve sıcak bir şeyin tadına vardım.
Je l'ai embrassé et j'ai goûté quelque chose de chaud.
- Onu öptünüz mü? - Evet, öptüm.
- L'avez-vous embrassé?
Maria isimli bir kızı öptüm
Je l'ai embrassée, cette Maria
Öptüm... Sana yazarım.
Bisous... je vous écrirai.
Karakol bölgesine çağırttın. Paltomu aldım, nişanlımı yanağından öptüm,.. ... son bir kez ve koşmaya başladım.
J'ai pris mon manteau, embrassé mon fiancé sur la joue, dernière fois de notre vie qu'on s'embrasse, et j'ai accouru.
Öptüm diye mi taşınıyor?
Ne me faites pas croire que c'est parce que je l'ai embrassée... qu'elle déménage.
Öptüm hepinizi!
Tiens, je t'embrasse!
Buna rağmen, Prens bir krallığın kurtuluşu için biz askerlerin hürmet ettiği bir hanımefendinin elini öptüm.
Alors, aussi, j'ai baisé la main à la sauvagerie du royaume comme à une dame à laquelle nous rendons hommage, nous les soldats.
Saçlarını okşadım, öptüm.
Je les caressais... je les embrassais.
Onu öptüm.
Je l'ai embrassé.
Elini uzattı..... ve ben de öptüm.
Elle me tendit la main, que j'embrassai...
Öptüm.
Bisou.
Bu gece çocuklarımı öptüm ve... ve...
J'ai embrassé mes enfants ce soir et...
Bana evlenme teklif etti, balayına gidiyoruz. Öptüm.
Il m'a proposé, et nous volons pour notre lune de miel.
- Seni öptüm. Kızgın mısın?
- Je t'ai embrassée, es-tu fâchée?
Boynunu öptüm kızdıysan, bana vurabilirsin.
J'ai embrassé ton cou. Si tu es fâchée, tu peux me taper.
Ben kimi öptüm? Seni mi yaşlı adamı mı?
Vous ou le mari?
- Öptüm ama.
- Et ce baiser?
Ben de onu öptüm.
Et je l'embrassais.
Onu öptüm.
Oh, je l'ai embrassée.
Evet, bir kez öptüm.
Mais n'en parlons pas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]