Ürün перевод на французский
1,334 параллельный перевод
Yeni bir ürün.
Une nouvelle invention.
Belki de şu anda bir kaç şişe Radon Koruyucu 55 kullanmak isterler gibi geliyor kulağa, Tech Con Kozmetik'ten yeni bir ürün.
Eh bien, il devrait peut être utiliser quelques flacons de Radon Shield 55... nouveauté de Tech Con Cosmétique.
Umarım şu yağsız ürün yapan yerlerden biri değildir.
Pourvu qu'ils fassent pas dans l'allégé.
Bu kesinlikle hatalı bir ürün..
Quel produit défectueux!
- Evet bir kere ürün vermişken.
- Oui, alors que vous produisiez.
Çok kaliteli bir ürün.
Il est très bien conçu.
Yine de bir ürün satıyoruz, öyle değil mi?
On est toujours en train de vendre un produit, non?
- Mc Donald's onlara satmasa eğer... - Onlar yine mahkemeye gidecek ve... - Bize ürün satmıyorlar diyecekler.
Si McDo refuse de les servir, ils retournent au tribunal... en les accusant de ne pas les avoir servis.
- Mc Donald's menüsünde hiç şeker olmayan sadece 7 ürün var.
Chez McDonald s, il n'y a que 7 produits... qui ne contiennent pas de sucre.
Yeni bir ürün hasatının zamanı geldi.
C'est l'heure de la récolte.
Sigara, insanoğluna en çok zarar veren ürün olarak kabul ediliyor.
Le produit le plus dangereux qui soit.
Yıllar boyunca ürün hattımız... çok yönlü ve komplike bir hale geldi.
Depuis une vingtaine d'années, nous développons des produits de plus en plus complexes et de plus en plus sophistiqués.
Avrupa'ya giden ürün bu..
C'est le produit qui va en Europe par avion.
Merak ediyorum, bana bu ürün sorunu hakkında yardım edebilseydin.
Est-ce que tu peux m'aider avec cette affaire de responsabilité de produit?
Çizdiklerine karşı ürün alırlar.
Les gars du coin ont un compte au magasin.
JR, yazı işleri müdürünüz. Luce de Henry Luce ; 20. Yüzyıl'ın en bol ürün veren yayımcısı.
Et Luce est Henry R. Luce, le plus grand éditeur du XXe.
İşine yarayabilecek çok iyi bir ürün biliyorum.
- Je connais un produit vraiment bien - qui pourrait vous aider.
Anne sütü almadığından... özel bir ürün kullanıyor.
Il lui faut une formule spéciale, vu que tu ne l'as pas nourrie au sein.
Eğer fiyatlarınız uygunsa, eğer kaliteli ürün satıyorsanız başarılı olmak için acımasız olmak zorunda kalmazsınız.
Si vous avez des prix raisonnables, des produits de qualité, pas besoin d'être un requin pour réussir.
Hayır. Bundan fazlası. Öğrencilerimin hepsi ürün olmak için büyük bir acele içinde.
Non c'est pire que ça, mes étudiants sont tellement pressés de rentrer dans la masse!
Şimdi anlat bakalım bu ürün... Bu eski antika evler nasıl kıymetli anlamıyorum.
Je ne vois pas l'intérêt de ces vieilles maisons.
Wraithlere asla alabilecekleri değerde bir ürün sağlamamayı temin ettik.
Nous nous arrangeons pour ne jamais fournir aux Wraith une récolte suffisante.
Hiç olmazsa elli tanesi kurtarırsak az miktarda ama muazzam kalitede ürün yetiştirip, daha iyi fiyata satabiliriz.
Si on en sauve ne serait-ce que 50, on peut avoir une petite récolte de qualité et en obtenir un meilleur prix.
Unutmayın, kaliteli ürün.
Rappelez-vous.
Hayvanlar, insanlardan farklı tepki verdiğinden dolayı, hayvanlar üzerinde uygulanmış her ürün veya metot, ayrıca insan üzerinde dikkatli klinik testlerle uygulanmalı ki güvenli kabul edilebilsin.
En effet, les animaux ne réagissant pas comme les humains, tous les produits testés sur les animaux sont ensuite essayés sur des personnes lors de tests cliniques, avant d'être considérés comme sûrs.
" Bu bir zamanlar oldukça beklenen ürün...
" Ce produit issu des technologies de pointe...
Bence o maç kazanmaktan çok ürün reklamlarıyla ilgileniyor.
A mon avis, il est plus intéressé par les contrats que par les victoires.
Güzel ürün, değil mi?
C'est bon, pas vrai?
İyi bir ürün yarattık gibi görünüyor.
On a un bon produit.
- Yanında da bir kadın ürün var.
- Avec un produit femelle.
Her iki ürün de her yıl benim işimden çok insan öldürüyor.
Et les vendeurs de cigarettes? Leurs produits tuent plus que les miens.
Şimdi bahsettiğimiz... O torbadaki tamamen farklı bir ürün.
C'est de la top qualité, dans ce sac.
Bu önerme tüm fiziksel evrenimizin ikincil yan ürün olduğuna ; birincil bir enformasyonun yan ürünü olduğuna işaret ediyor.
Cela laisserait entendre que tout notre univers physique est un produit secondaire d'une information primaire.
Jeff ürün yerleştirmeyi icat etti.
Jeff a inventé le placement de produits.
Ayrıca ürün değiştirme fikri senden çıktı. Tamam.
Et puis, tu es à l'origine de tout ça.
Bir yan ürün olur.
Ça s'appellerait :
Askerlere ihtiyaçları olanı verin. Ama bir süre sonra bu ürün yarışına dönüyor.
Donner aux soldats les outils nécessaires, mais ça finit par devenir une compétition de marché.
Bu ; duracak, sağa dönecek sola dönecek bir ürün üretmekle ilgili bir süreçti.
Il fallait mettre au point un produit capable d'arrêter et de virer.
"Erkek nemlendiricisi", erkekleriçin çıkmış en son kozmetik ürün.
Essayez notre eau de toilette pour homme.
Greyfurtlar bu yıl iyi ürün veriyor.
C'est une bonne année.
Çıkarsa da çıkarmasa da, ürün satıyor.
Qu'il le fasse ou pas, le produit se vend.
Kahrolası ürün "benim"! Hiç kimse Trent Appelbaum'u tekrar şişeye koymuyor.
Personne ne remettra Trent Appelbaum en cage.
Fakat bunu yapabilmeleri için ürün dokusuna ihtiyaçları var.
Mais ils vont devoir lui prélever du tissu.
Belge toplama, ürün tasarım kayıtları.
- De quoi s'agit-il? Des dossiers de conception des produits.
Çözmem gereken lisans meseleleri, ortaklık anlaşmaları, ürün reklamları var.
J'ai des problèmes de licence à gérer, des contrats de partenariat, des homologations.
Ringa parçacıkları, soya unu ve un kaynaklı yan ürün. Balık yemi.
Particules de hareng, de soja et de blé.
Buna karşın, kas kremi ve şampuanda bulduğumuz örnekler DNP etkisini azaltıcı ürün içeriyor, aminonitrophenol.
Pourtant, l'échantillon trouvé dans la crème et le shampoing contenait aussi du DNP dégradé :
Tamam, yani biz etkisi azaltıImış ürün örneği arıyoruz.
De l'ANP.
Hiç kimse. Yeni bir ürün.
C'est tout nouveau.
Önemli olan ürün değildir nasıI oynadığındır.
Le produit importe peu, c'est de savoir jouer qui compte.
Sen bunun onaysız ürün değişikliği olduğunu mu düşünüyorsun?
Tu penses que le produit a été manipulé?