Aileen перевод на португальский
74 параллельный перевод
Sen nasılsın, Aileen?
E tu, Aileen?
Oh, Aileen, Jack Lyons'u tanıyorsun, değil mi?
Aileen, lembras-te do Jack Lyons, não lembras?
Burada Aileen'in dışında kimse bizi tanımıyor ve o da bir kaza olduğunu sanıyor.
Ninguém nos conhece aqui, exceto a Aileen e ela acha que foi um acidente.
Cletus, Aileen`ı yasal eşin olarak kabul ediyor musun?
Cletus, aceita a Aileen para ser sua legítima esposa?
Bunu dedem'21 kurdu. Çökülüşte bunu babam çalıştırıyordu. Savaşa gittiğinde halam Aileen bunu üstlendi ve bir gün bu oğluma kalacak.
O meu avô criou-a em 1921, o meu pai manteve-a a funcionar durante a depressão, a minha tia Ilenne, esteve à frente, quando enfrentámos a guerra.
ELİN VE SELBY BİR DAHA KONUŞMADILAR
" Aileen e Selby nunca mais voltaram a falar-se.
AILEEN WUORNOS 12 YIL FLORİDA İDAMLIKLAR KOĞUŞUNDA BEKLEDİKTEN SONRA 9 EKİM 2002 YILINDA İDAM EDİLDİ.
"Aileen Wuornos foi executada a 9 de Outubro de 2002, após passar 12 anos no Corredor da Morte da Flórida."
Arkadaşım Aileen, bugün, orada işlerin çok yoğun olması yüzünden beşinci dereceden uzman talebinde bulunduğunuzu söyledi.
A minha amiga Aileen disse-me que hoje iam contratar consultores de nível cinco porque estão com falta de pessoal.
- Şu "Cani" deki Aileen Wuornos benzeri tiplerden hapse girip çıkanların derneklerinde tanışmışlar.
- É uma tipa do género da Aileen Wuornos que conheceu num convívio interprisões.
Bizim karşımızda daha çok Aileen Wuornos ( * ) tipinde biri var. Paranoya ve korku ile motive oluyor ve erkekleri seks ile baştan çıkarıyor.
É mais provável que estejamos a lidar com um arquétipo "Aileen Wuornos", motivada por paranóia e medo, atraindo homens com sexo.
Aileen Wuornos,
Aileen Wuornos,
Eileen Wuornos fahişe numarası yaparak kendine tecavüz edeceğini düşündüğü erkekleri öldürürdü.
Aileen Wuornos encenava encontros sexuais pagos como desculpa para matar homens que achava que a violavam.
Aileen arıyor.
A Aileen está ao telefone.
- Aileen.
- Aileen.
- Aileen?
- Aileen?
- Aileen, Aileen.
- Aileen, Aileen.
- Sigortanı kaybedersen aylık 40 bin dolarlık hastane masrafını nasıl öderiz? - Aileen.
- Aileen.
- Karım Aileen.
- Esta é a Aileen, a minha esposa.
Harikaydın, Aileen.
Bom trabalho, Aileen.
Aileen.
Aileen.
Aileen Margaret Morgan'la tanışın.
Esta é Aileen Margaret Morgan.
Ne oldu, Aileen?
O que se passou, Aileen?
Aileen Morgan ve Raqim Faisel 1991-1996 tarihlerinde Suudi Arabistan'da tanışmışlar.
Aileen Morgan e Raqim Faisel conheceram-se entre 1991 e 1996 na Arábia Saudita.
- Aileen'le bir anlaşmamız var.
- Negociámos com a Aileen.
Aileen, Tom Walker'ı teşhis etti.
A Aileen identificou o Tom Walker.
Selam, Aileen.
Olá, Aileen.
Seni içeri tıkmak için sabırsızlanıyorlar, Aileen.
Sinceramente, estão ansiosos por prendê-la, Aileen.
Plan neydi, Aileen?
Qual era o plano, Aileen?
Aileen?
Aileen,
Ne istediğini düşün, Aileen.
Pense naquilo que quer, Aileen.
Sana ne oldu bilmiyorum, Aileen.
Não sei o que lhe aconteceu, Aileen.
Aileen ile bir anlaşma yaptık.
- Chegámos a acordo com a Aileen.
Aileen resmine bakabilsin diye.
Para que a Aileen a possa ver.
Aileen, Tom Walker'ı teşhis etti.
A Aileen acabou de identificar Tom Walker.
Ve yine aynı adam Raqim Faisel ve Aileen Morgan'ı biz havaalanının oradaki evlerinin üstünde olduğumuzda uyardı.
A mesma pessoa que avisou Raqim Faisel e Aileen Morgan que sabíamos do seu esconderijo, perto do aeroporto.
Bu benim ve bunlar da Cindy ve Aileen.
Esta sou eu e... Esta é a Cindy e a Aileen.
- Selam Aileen.
- Olá, Aileen.
Aileen?
Aileen?
Yardıma ihtiyacım var Aileen.
Preciso de ajuda, Aileen.
Aileen'i görmek için Waynesburg'deki yüksek güvenlikli cezaevine gitti.
Foi à prisão de máxima segurança em Waynesburg falar com a Aileen.
Aileen Morgan'ı yukarıdaki bir hücreye nakledebilir misiniz?
Pode passar a Aileen Morgan para uma cela com janela?
Temelli olarak bir pencereye kavuşana kadar ve bunu resmi bir evrakta görene kadar.
Só depois de ter uma cela permanente com janela e de ver isso escrito num documento jurídico! - Aileen.
- Aileen. - Bu konuda babalara gelmeyeceğim!
- Não vou ser enganada!
Babası Suudi Arabistan'da Aileen'in ailesinin güvenlik şefiymiş.
O pai dele era chefe da segurança da família da Aileen na Arábia Saudita.
- Aileen'i havuz kulübünden tanıyormuş.
Conhecia a Aileen do clube da piscina.
Aileen!
Aileen!
Aileen.
Aileen!
Aileen Morgan'ı tanıyor musunuz?
Era conhecido da Aileen Morgan?
- Öldüğünde Aileen'in yanında mıydınız?
Estava com a Aileen quando ela morreu? - Sim.
- Evet. - Aileen terörist miydi?
- Ela era terrorista?
Aileen Morgan'a intihar etmesi için'silahı'siz mi verdiniz?
Arranjou a arma que a Aileen Morgan usou para se matar?