Blackham перевод на португальский
42 параллельный перевод
Adım Blackham, bu arada.
A propósito, o meu nome é Blackham.
Bill Blackham.
Bill Blackham.
Bence biliyorsunuz, Bay Blackham.
Oh, penso que sabe, Mr. Blackham.
Konyak, Bay Blackham?
Conhaque, Mr. Blackham?
Blackham, bırak silahı.
Blackham, baixe a arma.
Bir araba satıcısı değilsiniz, değil mi Bay Blackham?
Não é vendedor de carros, pois não, Mr. Blackham?
Blackham bu senin seçimin ama ben çıkamama ihtimalime karşı herkesin ailemin telefon numarasını almasını istiyorum.
Blackham, a escolha é sua, mas eu gostaria que todos ficassem com o meu número de telefone, caso não seja libertada.
Koca Götlü Billy Blackham, oyun topunu almıştı.
Billy "bucha" Blackham teve a bola do jogo.
İyi akşamlar, Bay Blackham.
Boa tarde, Mr. Blackham.
Aksine, yönetim sizde büyük bir potansiyel gördü Bay Blackham. Tıpkı Koç Baba gibi.
A direcção viu grande potencial em si, Mr.
Bay Blackham'ın belirttiğine göre gazetenizin geri kalanını almamışsınız.
Mr. Blackham chamou-me a atenção de que não havia recebido o resto do jornal.
Bay Blackham mı belirtti?
O Blackham chamou-o à atenção.
Bay Blackham'a benim yerime teşekkür eder misiniz?
Pode agradecer ao Mr. Blackham por mim?
Charlie ve Blackham yukarıdalar galiba.
Onde está toda a mobília? O Charlie e o Blackham estão lá em cima, acho eu.
Blackham!
Blackham!
Acele et! Biri Blackham'a saldırdı.
Alguém está a atacar o Blackham!
Blackham.
Blackham.
Blackham nerede?
Onde está o Blackham?
Blackham'ı öldürdüklerini söyleyemeyiz.
Não sabes se eles mataram o Blackham.
Büyük ihtimalle Blackham'ı da o öldürdü.
Ela provavelmente matou o Blackham também.
Çok özel bir yapımsınız, Bay Blackham.
É mesmo uma pessoa mesquinha, Mr.
İstediğiniz kadar dalga geçin ama kafasında dönenleri bilmiyoruz.
Blackham. Sim, riam-se à vontade, mas... desconhecem qual é o jogo dela.
Sorunun ne, Blackham?
Qual é o seu problema, Blackham?
Bu sabah ufak beyninizden neler geçiyor, Bay Blackham?
O que vai nessa cabecinha esta manhã, Mr. Blackham?
Sizin de davranışlarınız pek yerinde değildi, Bay Blackham.
O seu comportamento não tem sido propriamente exemplar, Mr. Blackham.
Biliyor musun, Blackham bir süre boyunca işime yarayabileceğini düşündüm.
Sabe, Blackham, durante cerca de meio segundo, pensei que pudesse ser útil.
Blackham Janet'tan daha iyi bir aday.
O Blackham é mais candidato do que a Janet.
Hayır, Blackham'ın bunlara kafası çalışmaz.
Não. O Blackham é demasiado insípido. Pois é.
- Evet. - Blackham'ın bunlara kafası çalışmaz.
O Blackham é uma completa nulidade.
Zevkleri aynı olan üç erkeğin bir araya toplanması normalde biraz garip kaçabilir, Bay Blackham.
Homens como nós os três gostamos destes simples prazeres, - certo, Mr. Blackham?
Merak etmeyin, Blackham.
Não se preocupe, Mr. Blackham.
Sorun bende mi bilmiyorum ama, bizi kaçıran insanlar için çalışan ve hiç tanımadığımız birine boynuma ustura dayatmak biraz aptalca geliyor. Blackham'ı anlarım da sen de mi, Charlie?
Talvez seja só eu, mas não vou deixar um homem que mal conheço que trabalha para quem me raptou, estar com uma navalha na minha garganta.
Bay Blackham'ın işi bitmek üzere. İsterseniz size bir alın masajı yapabilirim.
Já estou quase a acabar com o Mr Blackham, posso oferecer-lhe uma massagem?
Bay Blackham kendi adına konuşabilir.
Acho que o Mr Blackham consegue falar por si mesmo
Günaydın, Bay Blackham.
Bom dia, Mr. Blackham.
Ama fark etmenizin zamanı geldi, Bay Blackham burada en güçlü hayatta kalır.
Está bem. Mas está na hora de perceber, Mr. Blackham, que aqui só podem sobreviver os mais aptos.
Blackham ve Morse işe yaramazlar.
O Blackham e o Morse são inúteis.
Hiçbir yere gitmiyorsun, Blackham.
Você não vai a lugar nenhum, Blackham.
Bill Blackham.
Chamo-me Bill Blackham.
Haydi, Bay Blackham!
Vá lá, Mr.
Joe Tucker, Bill Blackham Charlie Morse, Moira Dougherty Graham McNair, Teresa Randolph Tori Fairchild. Başkaları da vardı.
Havia outras pessoas Joe Tucker, Bill Blackman,