Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ C ] / Calderone

Calderone перевод на португальский

47 параллельный перевод
CALDERONE'NUN DÖNÜŞÜ 1.BÖLÜM
O REGRESSO DE CALDERONE PARTE 1
Mendez'in karşısında sarışınla duran adam... o Calderone.
O homem que está em frente ao Mendez, junto ao loiro, é o Calderone.
Calderone. O bu işin arkasında.
O Calderone está por detrás disto.
Fotoğraftakinin Calderone olduğundan emin misin?
Tens a certeza de que era o Calderone na fotografia?
Her yerde kolları ve bonkör eli olan... - Calderone adında bir adam mı?
Um tipo chamado Calderone, com um braço comprido?
Evet, ben de Mendezi içeri alıp, ondan Calderone'nun yerini öğrenirim.
Vou levar o Mendez e arranco-lhe a informação sobre o paradeiro do Calderone.
Calderone nerede?
Onde está o Calderone?
Calderone nerede?
- Onde está o Calderone?
Calderone kim ki?
- Qual Calderone?
Calderone Bahamalar'daymış.
O Calderone está nas Bahamas.
Calderone tüm söylediği bu, Bahamalar'da.
- O Calderone só disse isso. Bahamas.
Calderone yeni tedarik kanalları açıyor.
O Calderone vai abrir novas rotas.
Calderone'nun nesi oluyor...
Ela é o quê do Calderone?
Calderone veya adamlarından biri onun eşkalini biliyor mu?
O Calderone e o pessoal dele sabem como é o argentino?
Calderone'u bulursanız, Bahamalılar onu sınır dışı ederler.
Se virem o Calderone, os gajos de lá extraditam-no.
Eğer Calderone duvara çivilenecekse bu Miami'de bir mahkemede olur.
O único sítio onde o Calderone será julgado pelo que fez será num tribunal em Miami.
Bu Calderone New York'ta kardeşinin ölümünden sorumluymuş.
Esse Calderone foi responsável pela morte do teu irmão em N. Iorque.
CALDERONE'NUN DÖNÜŞÜ 2.Bölüm
O REGRESSO DE CALDERONE PARTE 2
Bize uzun süredir Calderone hakkında bir rapor gelmedi.
Não temos notícias do Calderone há algum tempo.
Calderone hiç gözükmemiş, öyle mi?
Não há qualquer sinal do Calderone?
Sizi temin ederim. Eğer Calderone gibi bir suçlu adamızda olsaydı, bunu ilk bilen ben olurdum.
Garanto-lhe, se um criminoso como o Calderone estivesse na ilha, eu seria o primeiro a saber.
Albury uzun zamandır Calderone'nun ortalıkta olmadığını söyledi.
O Albury diz que não sabe nada do Calderone há algum tempo.
Herhalde bu, Calderone'nun adamlarını listenin tamamlandığına ikna eder.
Deve convencer a gente do Calderone de que a lista do argentino acabou.
İki saat sonra Calderone'nun adamıyla buluşuyorum.
Tenho de me encontrar com o homem do Calderone daqui a duas horas.
Senyor Calderone, asla iki kez pazarlık yapmaz.
- O senhor Calderone nunca renegoceia.
Senyor Calderone ya paramı öder, ya da listemdeki dokuz numara olur.
Ou o senhor Calderone paga ou será o número nove da lista.
Calderone'a söyle, postacı çocuklar muhatabım değil.
Diz ao Calderone que não trato com moços de recados.
Bak, sırf kız seninle "Neşeli Günler" i oynuyor diye Calderone'la bambaşka bir oyun oynamıyor anlamına gelmez.
Ouve, só porque ela está a ser boa contigo, não significa que não esteja a ajudar o Calderone.
Sanırım az önce Calderone'dan haber aldık.
Acho que já tivemos notícias do Calderone.
Calderone'nun teknesi az önce adadan ayrıldı.
O barco do Calderone acabou de partir da ilha.
Calderone'nun paravan şirketlerinden biri.
É uma das fachadas do Calderone.
Calderone kim olduğumuzu biliyor.
- O Calderone sabe quem somos.
Ben Angelina'yı görmeye gidiyorum. Calderone adadan ayrıldıysa, ondan nereye gittiğini öğrenebilirim.
Se o Calderone se foi embora, ela sabe onde está.
Bu gece festivalde Calderone ile tanışmak için zemin hazırladım.
Vou ser apresentado ao Calderone esta noite no festival.
Calderone'u yakalamaktan vaz mı geçtin yoksa?
Estás a mudar de ideias acerca do Calderone?
Sorun... Angelina Calderone'nun kızı.
O problema é que a Angelina é filha do Calderone.
Sanırım Calderone'la çok yakında tanışma fırsatım olacak.
Vou ser apresentado ao Calderone. Estás protegido.
Senyor Calderone, şu öteki dedektif... kaçtı.
Senhor Calderone, o detective escapou.
Calderone, senin yarmalara söyle hemen silahlarını atsınlar! Yoksa beynini uçururum.
Calderone, diz aos teus rufias que larguem as armas agora ou ficas sem cabeça.
305 numaralı otoyolunda, Calderone isimli terk edilmiş bir motel var.
Há um hotel abandonado, o Calderone, à saída da auto-estrada 305.
Buluşma 305. Otoyol'daki Calderone Motel'de gerçekleşecek.
O encontro terá lugar no Hotel Calderone, à saída da auto-estrada 305.
Ben Frank Calderone.
Porque sou Frank Calderone.
- Calderone'un yanına bile yaklaşamazsın.
- Nunca te irás aproximar de uma Calderone.
Calderone.
Calderon. - Reg, o FBI...
Calderone!
O Calderone.
En büyükler bile yıkılır, Calderone.
Até os criminosos pagam, Calderone.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]