Dodge перевод на португальский
803 параллельный перевод
- Dodge kardeºler, 1 929 sonlari.
- Dodge Brothers, fim de 1929.
Yoksa Dodge City şerifi olan mı?
Por asaso não é o xerife de Dodge City?
Dark.
Dodge...
Yüzüncü YıI Tüfek Atışı Ödülü. Kazanan Dodge City Kansas, 4 Temmuz 1876
" Primeiro Prémio do Centenário de Tiro de Espingarda ganho por
- Dodge House buradaki en iyi yer.
O "Dodge House" é o melhor hotel da cidade.
Biz Dodge City'de kimsenin silah taşımasına izin vermiyoruz.
Não deixamos ninguém usar uma arma em Dodge City.
Baylar ve Bayanlar bugün, yüzüncü yıI kutlamalarında Dodge City'de tarih yazacağız.
Cavalheiros... E Senhoras... Hoje, na comemoração do Centenário, vamos fazer história aqui em Dodge City.
Dodge City'ye gitmiş ve aceleyle oradan ayrılmış gibi görünüyorsunuz.
Parece que devem ter estado em Dodge City... e que saíram de lá à pressa.
Geri kalanını Dodge City'de 5'e 1'de kaybettim.
O resto perdi em Dodge City, de cinco para um.
Dodge City'de bu yüzden çalıştım.
Foi para isso que trabalhei em Dodge City.
"Dodge City Tüfek Atışı'nın galibi..."
"Torneio de disparo de espingarda de Dodge City, ganho por..."
- Bir yerlerde bulundum. Dodge City'de.
Já estive noutro lugar.
Piyano çalıyordunuz.
Em Dodge City.
Bir keresinde Dodge City, Kansas'a kadar varmıştım. Benzin için duran üstü açılabilir bir arabayla.
Uma vez, fui mesmo até Dodge City, em Kansas num grande descapotável azul que parou aqui para reabastecer.
Dodge, ışığa geçer misin? Tamam Murph.
Dodge, podes ligar o holofote da proa?
Dodge ve Monder, iskeledeki deliğe gidin.
Dodge e Munder, vão á antepara de reforço de bombordo.
Sakin ol!
- Dodge, acalma-te lá.
C-4'ü hazırlıyorum.
- Vou armar os explosivos, - Dodge?
Dodge?
- Estou pronto,
Ne düşünüyorsun Dodge?
- Que te parece, Dodge?
Dodge. - Murphy öldü.
O Murphy está morto.
Sen ve Dodge'un dümende durmanızı istiyorum.
Quero que tu e o Dodge se concentrem no leme.
Dodge, beni dinle.
- Dodge, ouve bem.
Biliyorsun Dodge, birini öldürürsen cehenneme gidersin.
Sabes, Dodge, matar alguém dá direito a ir para o inferno.
Dodge, buradan gitmeliyiz. Hemen.
Dodge, temos que sair daqui!
Dodge.
Dodge...
Dodge aynı hatayı yaptı ve şimdi ölü.
O Dodge cometeu o mesmo erro. Está morto.
Yedi adam, Philadelphia'dan Dodge City bankasına 100,000 $ götüren trene saldırdı.
Sete homens atacaram um comboio que trazia 100 mil dólares da fábrica de Filadélfia para o banco em Carson City.
- Geçen yıl hükümet parasını taşıyan trene Dodge City yakınlarında saldırı oldu.
- No ano passado uma remessa de dinheiro do governo foi assaltada perto de Dodge City.
- Dodge City
- Dodge City
Dodge City'de erkek arkadaşımı öldürdü.
Matou o meu noivo em Dodge City.
Üç kez soyguna katıldı Bir kez Abilene posta arabası ve iki kez Dodge City.
Esteve em três assaltos, na diligência de Abilene - e na linha de Dodge City.
Abilene'de üç, Dodge City'de iki leşi var.
Ele matou três em Abileneu e dois em Dodgeu.
- Dodge City'de, Abilene'de, Apache Wells'te.
Dog City, Abellene, Apache Wells...
Sonra pazar açıldı ve ben bin tane boynuzluyu Abilene, Wichita ve Dodge'a sürdüm.
Ao abrir o mercado, levei milhares de cabeças de gado para Abilene...
Fiyat kelle başı 1'ken 30 dolar oldu.
Wichita e Dodge, e o preço subiu de um dólar para 30.
- Öyle mi? Ya Dodge City'deki, Cheyenne'deki, onlar da kuruntu muydu?
Imaginei coisas em Dodge City,
Bir zamanlar Dodge City'de en klâs silahşorları tanıdım.
Senhores! Estive em muitas cidades e já vi todos os maiores atiradores!
Dodge'da Kör İrlandalı kulübünde çalıştın mı?
Trabalhou no Blind Irishman, em Dodge City?
Ellsworth, Wichita ve şimdi de Dodge City.
Ellsworth, Wichita e agora Dodge City.
Sabah Dodge City'ye dönüyorum.
Vou voltar para Dodge City amanhã.
Dodge City'de hakkıyla teşekkür ederim.
Vemo-nos em Dodge City e agradecerei devidamente.
En büyük teşekkürü Dodge City'den uzak durarak edersin.
Pode fazê-lo mantendo-se longe de Dodge City.
Bütün ATEŞLİ SİLAHLARI ŞERİFE TESLİM EDİN DODGE CITY ŞEHİR MECLİSİNİN kararıdır
Entreguem todas as ARMAS no GABINETE DO XERIFE por ordem do CONSELHO DE DODGE CITY
Dodge City için biraz rüküş değil mi?
Um pouco deslocada para Dodge City, não achas?
Doktor Holliday ve bayan arkadaşının Dodge Oteli'ne... yerleştiklerini öğrenmekle meşguldüm.
Estava ocupadíssimo a saber que o Dr. Holliday e a amiga... acabaram de entrar no Dodge House.
Dodge City'den uzak durmasını söylemiştim ona.
Disse-lhe para se manter longe de Dodge City.
Sana Dodge City'den uzak dur demedim mi?
Tinha-lhe dito para não entrar em Dodge City.
- Dodge City'de herkes gibidir.
- Em Dodge City, ela não é.
Dodge!
Dodge!
O kadar emin olma.
Não estejas tão certo, Dodge.