Fisk перевод на португальский
443 параллельный перевод
Jay Gould ve Jim Fisk'ten
Todo mundo faz. Desde o Jay Gould, o Jim Fiske... até o próprio presidente.
Zina ve fisk ü fücur.
Fornicação e pecados da carne.
Şehirdeki Fisk Üniversite'sinden.
Um coro negro... de... da Universidade de Fisk, daqui da cidade.
Teğmen Fisk mi?
É o tenente Fisk?
- Ama Teğmen Fisk dedi ki...
- O Tenente Fisk disse...
Ve zavallı enayi Asistanım, meyveli panç'ın alkollü olduğunu bilmiyordu ve şu yeni kız Valve Maintenance'ye asılarak kendini tamamen rezil etti.
E o Eugene Fisk, o meu pobre assistente, não sabia que o ponche tinha álcool... e fez figura de parvo... ao fazer-se à nova rapariga da Manutenção de Válvulas.
Eugene Fisk, Valve Maintenance diye Bir kızla evleniyor.
O Eugene Fisk vai-se casar com uma rapariga da... Manutenção de Válvulas.
12'nin sonunda Carlton Fisk maça girdi. Bakışları ne kadar gariptir bilirsin.
No final da 12 o Carlton Fisk está na base e vai bater.
Fisk topa deliler gibi vuruyordu. Evet görmüştüm. " Aşırtma.
Mas isso não é nada porque o Fisk corre como um louco.
Yeni tanıştığın bir kızla içki içmek için maçı mı kaçırdın? Onu bir görmeliydin.
Perdeu o home run do Fisk para tomar copos com uma desconhecida?
Whitey Fisk, Paris'te Son Tangodaki sürünen adam.
O Whitey Fisk, o tipo que te levou ao Último Tango em Paris.
Whitey Fisk, değildi değil mi?
Não foi o Whitey Fisk, não?
.. misafir 1-3'ü çağırın.
Dr. Harvey Fisk, ligue para um-três.
Dr Harvey, lütfen misafir 1-3'ü çağırın.
Dr. Harvey Fisk, ligue para um-três.
Onu Bay Fisk'in... bilinç durumundaki gelişmeler için bilgilendirmek istiyorum.
Gostava que o informassem... assim que o Sr. Fisk recupere a consciência.
Geçmiş olsun Bay Fisk.
Melhore depressa, Srº Fisk.
Evet, hayati bulgularınız son derece sakin gözüküyor Bay Fisk... veya size Tom diyebilir miyim?
Bem, os seus sinais vitais parecem estáveis, Sr. Frisk... ou posso-te chamar Tom?
Tom Fisk.
Tom Fisk.
Ajan Fisk Phoenix'de bir hastanede.
O agente Fisk está num hospital em Phoenix.
Wilson Fisk ortaya çıktı.
Wilson Fisk está a chegar.
Bunu konuşmamız gerek...
- Deveríamos conversar sobre isto. - Sr. Fisk?
Bay Fisk. Ben Nelson Murdock'tan Franklin Nelson...
Sr. Fisk, sou Franklin Nelson, da "Nelson Murdock"...
Afedersiniz. Bay Fisk'le konuşmak istiyorsanız randevu almanız gerek.
Com licença, se quer falar com o Sr. Fisk, marque um horário.
Ortağımı maruz görün, Bay Fisk.
Desculpe Sr. Fisk, o meu sócio foi um pouco precipitado.
Fisk Şirketi'nin gerçekten sizin gibi... alt seviyeden, sokak çocuğu.. Hell's Kitchen avukatlarını tutacağını sanıyor musun?
Acha mesmo que a corporação Fisk, iria empregar algum inexperiente advogado de Hell's Kitchen, e com um deles sendo um cego?
Fisk yanılmamış.
O Fisk tinha razão sobre ti, sabes?
Fisk mi?
Fisk!
Fisk, Kingpin mi?
O Fisk é o Rei do Crime?
İhbar Wilson Fisk'e kadar gidiyor.
É sobre o Wilson Fisk.
Yapma. Fisk'e karşı bir şey yok elinde.
Vá lá, não tem nada que incrimine o Fisk.
Fisk'i adalete teslim edenin Daredevil olduğunu tahmin ediliyor. "
"eles suspeitam que foi o Demolidor quem trouxe Fisk à justiça."
Kim demiş aydın diye? Irene Fisk kocasıyla konuşacakmış.
A Irene Fisk quer falar primeiro com o marido.
Bayan Fisk, John Goodhew, Bölge Başkan Yardımcısı.
Sra. Fisk, aqui fala John Goodhew, vice-presidente regional.
- Adamın adı Gray Fisk.
- O nome do tipo é Gary Fisk.
Gary Fisk, özel dedektif, internetten bulduğu bütün gazete alıntılarının listesini verdi.
O detective Fisk, deu-nos uma lista dos artigos de jornal que encontrou.
Bak, Fisk kararını vermedi ama sanıyorum daha akla yatkın nedenler bulmanız gerekecek.
Olha, Fisk não chegou a isso, mas acho que ele precisará de mais boas razões.
Fisk'ten bir şey çıktığında yani.
Quando souber da decisão do Fisk, digo.
Hakim Fisk mezar açma talebini reddetti.
O juiz Fisk negou a petição para a exumação.
Bob Fisk, toplantıya katılanları, devlet istihbarat birimlerinden... birinin gizlice telefonlarını dinlediği konusunda uyardı.
O Bob Fisk avisou os presentes que uma agência governamental ouvia as conversas telefónicas do bairro.
Armbrister, Carlton Fisk'te oynadı, serilere maloldu.
Depois temos aqueles que nos estragaram as ligas.
- Şimdi Fisk'le konuştum.
Acabei de falar com o Fisk.
Hey, Huggins Fisk'İn kapattığını duydun mu?
Sabias que a Huggins Fisk se dissolveu?
Huggins Fisk mi?
- A sério? É uma equipa grande.
Avukatıyla konuştum, Gordon Fisk. Birazdan burada olacak.
Falei com o advogado dela, o Gordon Fisk, que deve estar aqui dentro de uma hora.
Ben Gordon Fisk, Monica'nın avukatı.
Eu sou o Gordon Fisk, advogado da Monica Mancuso. Este é o Matt Monroe.
Albay Fisk, Pegasus'un yeni kaptanıdır.
O Coronel Fisk é o novo comandante da Pegasus.
Birkaç takas önemli değildir, Kaptan Fisk. Hayatın gerçeği. Ama ben insanlardan olmayacak şeyler talep eden suçlulardan bahsediyorum.
Algumas trocas seria uma coisa, Comandante Fisk, é a realidade, mas falo de criminosos que fazem exigências estapafúrdias às pessoas.
Şans dostumuzun Fisk'in yüzüne gülmüş gibi. - Kübit?
Parece que o nosso amigo Fisk ganhou a taluda.
Eugene Fisk.
Eugene Fisk.
Bay Fisk.
Olá!
Fisk mi?
Bastava recostarem-se a assistir. O Fisk?