Gallagher перевод на португальский
975 параллельный перевод
Affedersiniz, Bayan Gallagher. Bugün çok güzel gözüküyorsunuz.
Perdão, Sra. Galagher, está muito linda hoje.
Bence Bayan Gallagher'da kole- -
Acredito que a Sra. Galagher tem
- Hepsi bu kadar, Gallagher. - Tabi, efendim.
- É tudo, Gallagher.
O halde Kelly ve Gallagher'ın dükkanlarından ne haber?
E o Kelly's e o Gallagher's?
21. Bölge dedektifleri, ben, Gallagher.
21ª Esquadra de Detectives, fala Gallagher.
- McLeod BRODY - GALLAGHER
- McLeod BRODY
- O'BRIEN
- GALLAGHER
Ben, 21. Bölge dedektiflerinden Gallagher.
Fala o Detective Gallagher, da 21ª Esquadra.
Gallagher'ın Altın Sülün Odası'na hoş geldiniz.
Bem-vindo ao Gallagher's Golden Pheasant Room.
Gallagher sahneye çıkacağını biliyor mu yoksa sır mı?
O Gallagher sabe que vai cantar, ou é segredo?
Bayanlar ve baylar. Gallagher's bu gece sizin için bir sürpriz hazırladı.
Senhoras e senhores, o Gallagher's tem uma surpresa, esta noite.
- Gallagher's'dan.
- No Gallagher's.
- Victoria Hoffman, Gallagher's'dan.
- Victoria Hoffman, do Gallagher's.
Gallagher'in yerinde her ikinize içki ısmarlayacağım.
Vou comprar uma garrafa para cada um no Gallagher.
Gallagher'in yerinde.
No Gallagher.
Merhaba, Gallagher.
Olá, Gallagher.
Hey, Gallagher'i temize havale ettiğini duydum.
Soube que despachaste o Gallagher.
Ve senin Betty seni ve yakında ölen Bay Gallagher'i polise ihbar etmiş.
A tua Betty falou à Polícia sobre ti e o falecido Sr. Gallagher.
Beni öldürecek misin? Gallagher gibi?
Vais matar-me como ao Gallagher?
Gallagher.
Gallagher.
Bay Gallagher, burada zamanımız çok sınırlı ve...
Sr. Gallagher, é só que temos tão pouco tempo e...
Bay Gallagher, derse kayıt oldunuz mu?
Sr. Gallagher, está matriculado nesta aula?
- Üzgünüm Bay Gallagher... ama bu sınıf sadece kayıtlı öğrenciler için.
- Bem, lamento, Sr. Gallagher, mas esta aula está limitada aos alunos matriculados.
İyi geceler Bay Gallagher.
Boa noite, Sr. Gallagher.
Yanılıyorsunuz Bay Gallagher.
Engana-se, Sr. Gallagher.
Bay Gallagher, korkarım yanlış anladınız. 250 kelime demiştim.
Sr. Gallagher, deve ter entendido mal. Eu disse 250 palavras.
Bay Gallagher, bu çalışmayı ciddiye almıyorsunuz.
Sr. Gallagher, não está a levar este trabalho a sério.
Sanırım şimdi Bay Gallagher'ın haberini okuyacağız.
Acho que em seguida leremos o artigo do Sr. Gallagher.
Sanırım Bay Gallagher'dan özür dilemeliyim.
Acho que o Sr. Gallagher merece uma desculpa.
Aslında Bay Gallagher, sınıfımda şimdiye kadar gördüğüm... en iyi makaleyi yazmış.
Na verdade, ele escreveu um dos melhores artigos de notícia, que já li na aula.
Bay Gallagher ne, ne zaman, nerede, kim, neden... ve nasıl sorularına yanıt vermekle kalmayıp, bunları... belli bir sırayla anlatıyor. Böylece, sıradan bir haber... kısa bir öykü etkisi yaratıyor.
O Sr. Gallagher não só responde ao o quê, quando, onde, quem, porquê e como, mas aplica-os numa tal sequência... que uma notícia vulgar assume todo o impacto... de um pequeno conto.
Bay Gallagher'ın öyküsünü nasıl kurduğuna bakalım.
Vamos examinar por um momento como o Sr. Gallagher compôs o artigo.
- Döndüğünüze sevindim Bay Gallagher.
- Ainda bem que voltou, Sr. Gallagher.
Yalnız bir şey var Bay Gallagher.
Mas há uma coisa, Sr. Gallagher.
Gazetecilik ticaret değil Bay Gallagher. Bir meslek.
Não é um ofício, é uma profissão.
Güzel bir soru Bay Gallagher.
É uma boa pergunta, Sr. Gallagher.
- Bay Gallagher.
- Sr. Gallagher...
- Hayır Bay Gallagher.
- De modo algum, Sr. Gallagher.
Size bir teklifte bulunacağım Bay Gallagher.
Tenho uma oferta a fazer-lhe.
- Selam Gallagher.
- Olá, Gallagher.
Bay Gallagher, yazdığınız haberden... dekanın çok etkilendiğini söylemiştim sanırım.
Sr. Gallagher, já lhe devo ter dito... que o reitor ficou bem impressionado com o seu artigo.
Bunu söylediğim için özür dilerim Bay Gallagher... ama arkadaşınızın habercilik tarzı 30'lu yıllarda yok oldu.
Desculpe-me se lhe digo isto, mas o tipo de relato do seu amigo acabou com a Proibição.
Bay Gallagher, yanıtların bir kısmı dışarıda, şehirde yatıyor.
Sr. Gallagher, algumas das respostas estão lá fora na cidade.
Lütfen Bay Gallagher, denemek istemez misiniz?
Por favor, não quer tentar escrevê-lo?
İyi geceler Bay Gallagher. Bol şans.
Boa noite, Sr. Gallagher e boa sorte.
Üzgünüm Bay Gallagher, adresini veremem.
Desculpe, Sr. Gallagher, mas não lhe posso dar a morada.
Bay Gallagher, öyküden çok etkilendim.
Que composição tão entusiasmante.
Bay Gallagher, hiçbir gece okulu öğrencisinden bunu istememiştim.
É a primeira vez que peço a um aluno para fazer isto.
- Bay Gallagher, günün birinde... şu anki işinizi bırakmayı düşünür müsünüz?
- Sem dúvida. - Mas você, de facto, pensa que, um dia, poderá mesmo pensar em deixar o que tem estado a fazer?
Bay Gallagher, çok sevindim.
Sr. Gallagher, estou encantada.
Bay Gallagher!
Sr. Gallagher!