Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ G ] / Grip

Grip перевод на португальский

1,131 параллельный перевод
Grip olduğunu düşünüyorum.
Acho que é gripe.
En büyük özelliğim grip tedavi etmektir.
Saí em frascos...! Curas para constipações.
Bir grip atlatıyor.
Esteve constipado.
Yalandan grip vakası maksadımızı açıklar.
Nada como um caso de gripe geral para marcar posição.
Yalan grip.
É uma falta por doença.
Bu gece yemek yiyecektik ama grip olmuş.
íamos jantar esta noite, mas engripou-se, pobrezinho.
Kenny'den grip bulaştığını düşünüyorum.
Acho que apanhei um bocado da gripe do Kenny.
Grip olduğunu anladığında alırsın.
Para tomar ao primeiro sinal de gripe.
Kahrolası grip!
Merda de gripe!
Yataktayım, grip oldum. Rengim yeşil, kustum.
Estou na cama, com o soro e estou verde e a suar.
- halâ grip misin?
- Ainda estás com o soro?
Yüzbaşı Daniels grip değil, değil mi?
O capitão Daniels não tem gripe, pois não?
Grip hikayesi uydurma.
A histόria da gripe foi para enganar a imprensa.
Azıcık grip olmuşum o kadar.
Não. É só uma constipação.
Grip mi?
A gripe?
Grip olacağım herhalde.
Eu devo estar a apanhar uma constipação.
Okulun yarısı grip yüzünden hasta. Ciddi bir durum Buffy.
Metade da escola está com essa gripe.
- Grip.
Gripe.
Grip olduğun halde geç vakte kadar çalışmana üzüldüm.
Lamento que tenhas de trabalhar até tarde constipado.
- Şarbon bu şeyin yanında grip virüsü gibi kalır.
Isto faz o antrax parecer uma simples constipação.
Savaşların yıktığı Avrupa'da pek çok Amerikan askeri öldü. Bu sırada yurtta ölümcül grip virüsü genç yaşlı herkesi etkilemiştir.
Os soldados americanos estavam a morrer a uma taxa ímpia na Europa em guerra, enquanto em casa um surto mortal de gripe atacava jovens e velhos.
- Belki de birisi grip olmuştur.
- Talvez alguém esteja constipado.
- Seninle mi? Çok isterdim, ama yoruldum... ve bileğim ağrıyor, ve sanırım grip olacağım.
Adorava, mas estou um pouco cansado... e dói-me o pulso, e acho que estou a chocar uma gripe.
- Grip kaptığım yerde...
- Foi assim que me constipei...
Bay Wilkins'in şoförü grip olmuş ve bana yerine geçmemi söyledi.
O motorista do Sr. Wilkins está com febre, e pediu-me para o substituir.
Grip oldum ve yatıyorum.
Estou com gripe e fiquei de cama.
Bugün grip yüzünden hastasınız ve evde yatıyorsunuz.
A senhora está ausente por doença.
Grip!
É a gripe!
Decker ve Strauss'u içeri al ve grip ilacımı getir.
Traga o Decker e o Strauss e as minhas gotas de echinacea.
Grip için.
É uma vacina contra a gripe.
Bu, grip aşısı değil.
Não se trata de uma vacina para a gripe.
Etraftan grip kapmış olabilirim.
talvez esteja a apanhar a constipação que anda por aí.
Belki de grip falan olmuşundur.
- Giles, o que está a acontecer? - Talvez estejas gripada.
Grip olmuşum.
Estou com gripe.
Sadece grip olması daha yüksek bir ihtimal.
Porém, o mais provável é ela estar com gripe.
Personelimin yarısı grip oldu.
Tenho metade do pessoal com gripe.
Grip olmuşum.
Tenho gripe.
Bebeğin grip olacağını düşünüyor.
Acredita que talvez se haja engripado.
Evet, grip.
Claro, uma gripe.
- Evet, grip olmuş.
- Sim, tem gripe.
Bu grip bir haftadır başıma bela oldu.
Passei a semana inteira constipada.
Grip misin?
Por quê? Estás com gripe?
Grip salgını var.
Foi a gripe que andou por aí.
Gerek eğitime fon ayırarak, gerek piyasadan aeresol ürünlerini kaldırarak ya da geçen ay Bruny'deki grip karantinasıyla başa çıkarak, Biocyte'da hayatınız, bizim hayatımızın işidir.
Quer patrocinando centros de ensino, retirando aerossóis do mercado ou enfrentando a quarentena de gripe do mês passado na Ilha de Bruny, na Biocyte, dedicamos as nossas vidas a trabalhar para a sua vida.
Genetik olarak grip türlerini yok ederek tüm griplere karşı etkili bir tedavi geliştirmeye çalışıyordun.
Estavas a unir geneticamente variantes distintas de gripe para criar uma cura para todas elas.
Grip olmuş.
Gripezita.
O şarabı içtiğim için oldu üstelik daha önce grip ilacı almıştım.
Foi por causa daquele vinho que bebi... e tinha tomado remédios para a gripe.
Grip ilacıyla birlikte şarap içmek doğru değildir, bilirsin.
Misturar as duas coisas, isso não se faz, sabes?
Küçük, 24 saatlik bir grip.
Uma gripe daquelas passageiras.
Mikrop kapmaktan korkmuyor musun? Grip olmak üzereyim.
- Estou a ficar engripada.
- Grip mi?
Gripe?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]