Heisman перевод на португальский
53 параллельный перевод
İki hafta önce Eric Heisman'la Mexiko'daydık.
Eu e o Eric Heisman fomos ao México há duas semanas.
Heisman'ımı alabilirler.
Podem ficar com o meu Heisman.
- aslında Heisman kupası ikincisine. - Şaka yapmıyorsun, değil mi?
- 2º na corrida pelo troféu Heisman.
Güzellik budur. Evet.
Ou o Troféu Heisman, que é uma maravilha.
Kevin iki yıl önce Heisman Trophy'yi kazanmıştı.
O Kevin ganhou o troféu Heisman à dois anos.
Bebeğim, bu Flash Phillips, Heisman'ı alan.
Querida, este é o Flash Phillips, o tipo do Heisman.
Bay Heisman Kupası ile asla boy ölçüşemezdim.
Näo poderia competir com o Mr. Troféu Heisman.
Yedi yıl askeri eğitim gördüm Heisman Ödülünü kazandım.
Treinei com os SEALs da Marinha durante sete anos e ganhei o Troféu Heisman. Duas vezes.
Heisman'ı 2 kez kazanan tek kişinin Archie Griffin olduğunu herkes bilir. Archie kim?
Todos sabem que Archie Griffin é o único tipo que ganhou o Heisman duas vezes.
Heisman'ı uzun süredir görmemiştim.
Não vejo o Heisman há tanto tempo!
Ben sadece, um... Bana Heisman'ı verdikten sonra, beni davetsizce ziyaret etmenin küstahça olup olmadığını mı anlamaya çalışıyordun?
Estava apenas.... a tentar ver se tinhas o descaramento de deitar isso em cima de mim, depois de me dares a Heisman?
Bence bir gün Heisman Ödülü'nü kazanacak.
Acho que um dia ganhará o Troféu Heisman.
- Heisman, ha?
- O Heisman, a sério?
Flooty kazandı o yıl.
- Flutie ganhou o troféu Heisman.
Oklahoma'daki Heisman Trophy'yi kazanan mı?
O vencedor do troféu Heisman de Oklahoma?
Nate Scarborough, 1955'de Heisman Kupası'nın kazanan kişi, arkada oynayacak ama o daha çok oraya moral takviyesi yapmak için çıkıyor.
Nate Scarborough, o antigo vencedor do troféu Heisman em 1955, vai jogar a avançado, mas deve lá estar só para dar apoio moral, do que outra coisa.
Ulusal şampiyonluğu kazanıp. Heisman Ödülü'nü alacağım.
Vamos conseguir o campeonato nacional e o meu Heisman.
Ulusal şampiyonluğu kazanıp, Heisman Ödülü'nü alacağım.
Ganhar o Campeonato Nacional e o Heinsman.
Heisman Kupamı.
O meu troféu Heisman.
Ya Heisman? *
E que tal a pose Heisman?
Heisman Ödülü'nden mi bahsediyorsun, Jim?
Estás a falar do Troféu Heisman, Jim?
Pete Dawkins'in Heisman'ı kazanacağını yazıyor.
Dizem que o Pete Dawkins vai levar o Heisman para casa.
Texas'ın gelecek vadeden oyun kurucusundan müthiş bir pas izledik.
Que lançamento do'quarterback'do Texas aspirante ao Troféu Heisman.
... sahadaki önemi ya da maçın gidişatındaki etkisi John W. Heisman'dan fazladır.
... a importância do campo ou efectuou mais mudança que John W. Heisman.
Heisman Ödülü, 1935 yılından beri, üniversite sporlarıyla ilgili harika olan her şeyi temsil ediyor.
O Troféu Heisman Trophy tem, representado, desde 1935, tudo aquilo que é notável no desporto universitário.
Heisman Hatıra Ödülü'nün bu yılki sahibi...
Dito isto, o vencedor to Troféu Comemorativo Heisman deste ano é,
Öncelikle, Heisman komitesine teşekkürlerimi sunarım.
Primeiro, gostaria de agradecer ao comitê Heisman.
Anlarsın, amacım senin gibi iyi olmak NCAA'deki en iyi zenci koşucu olup Heisman Ödülü'nü kazanmak ve diğerleri.
Está a ver, o meu plano é ser tal como você, o melhor'running back'negro na NCAA, Heisman Trophy até ao fim.
Burada üç yıl oynarız sonra Heisman ödülünü alırız sonra sözleşmemizi imzalar, profesyonel olur ve evleniriz.
Jogamos aqui durante três anos, depois ganhamos o troféu Heisman... Assinamos os contratos de profissionalização, e casamos.
Bekleyen bütün Heisman'ları alacağını mı sanıyorsun?
Pensas que ganhares o Heisman já está garantido?
Tatlım, Heismann öylece kapı eşiğimizden içeri girmeyecek!
Bebé, o troféu Heisman não vai simplesmente cair-te à porta.
Adam, Heisman ödülü kazanmaya odaklı.
O gajo está no caminho certo para ganhar o Troféu Heisman.
Ya öyle, ya da Heisman ödülünü kazanma hırsı, sınıfını geçme arzusuna üstün geliyor!
Ou a sua ambição de vencer o Heisman supera o seu desejo... de passar nesta disciplina!
Lige, Heisman ödülünü kazanmış bir oyuncu olarak geldiği yıldan beri, profesyonellikten ödün vermeyen, sadık bir aile babası...
Um homem de família fiel, sempre exibindo um nível de profissionalismo desde que entrou na liga como um vencedor sábio...
Heisman kupası mı?
- O Heisman?
Çok geç, seni arkadaş bölgesine Heisman'ladı.
É tarde demais. Tu já foste colocado na "friendzone".
Doğru, yani Heisman Kupası'nın galibinin Seahawks'a gideceği bilgisini aldın.
Certo, então, temos o vencedor do Troféu Heisman a caminho dos "Seahawks".
Bu çocuk, Ray Jennings, okuldaki son yılında Heisman Kupası finalisti oldu.
Este miúdo, Ray Jennings, finalista do Troféu Heisman no seu 1º ano como profissional.
Bayanlar ve baylar, kırmızı halıya hoşgeldiniz. Karşınıza Wisconsin Üniversitesi'nden, 2014 Heisman Ödülü'nün sahibi oyun kurucu Bo Callahan!
Senhoras e senhores dêem por favor, as boas-vindas à passadeira vermelha, da Universidade do Wisconsin, e vencedor do Troféu Heisman 2014, o "quarterback", Bo Callahan!
- Bu Heisman.
- O que é isto? O que é isto?
Nasıl düşünemedim? Jakey, Amerikan Futbolu'nda başarılı olup, Heisman kupasını kazanacak profesyonel olup çok büyük bir yıldız olacaktır. Şimdi anlıyorum.
Que mais poderia ser?
Galiba sana Heisman pozu verdireceğim.
Acho que te vou colocar na posição Heisman.
O.J. Simpson'u Heisman Ödülü'nü alırken izledik.
Vimos o OJ Simpson ganhar o troféu Heisman.
- Bu Heisman ödülü.
É o Heisman! - Sim, é.
- Evet. - Heismen be.
- O Heisman!
Bugün O.J.'nin davasında, avukatlar eski Heisman ödüllü sporcunun, cinayet işleyemeyecek kadar sakat olduklarını tartıştılar.
O CASO DO MOMENTO Hoje, no julgamento do OJ : os advogados argumentaram se o vencedor do troféu Heisman é um aleijado com artrite incapaz de cometer assassinato.
Bir dakika, sen Heisman Ödüllü, * Matt Leinart * değil misin?
Espera, és o vencedor do troféu Heisman, Matt Leinart?
Heisman Ödülü'nden beri beni her oyunda yeniyorsun.
Vences-me em todos os jogos, mesmo no Trivial Pursuit do Troféu Heisman.
- Heisman.
- Heisman.
Yakaladım!
Heisman!
Bu da ne?
É Heisman.