Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ H ] / Herbert

Herbert перевод на португальский

582 параллельный перевод
Bir şişe Bass, Herbert.
Uma garrafa de cerveja, Herbert.
- Herbert MacCaulay.
- Herbert MacCaulay.
- "Herbert MacCaulay ile temasa geç" diyor.
- "Comunique com o Herbert MacCaulay."
Herbert Henry Rawlins hizmetinizde.
Herbert Henry Rawlins, à sua disposição.
Onu rahat bırak, Herbert.
Deixa-o em paz, Herbert.
Herbert, çekil.
Herbert, afasta-te.
Bugün, Kuzey Surrey Kraliyet Alayı, Sudan'ın yeniden fethi için... Sir Herbert Kitchener'ın İngiliz yönetimindeki Mısır ordusuna... katılma emri almıştır!
Hoje, esse regimento de North Surrey, recebeu ordens para se juntar ao exército anglo-egípcio, para reconquistar o Sudão!
MISIR VE İNGİLİZ ASKERLERİNİN BAŞKOMUTANI... GENERAL HERBERT KITCHENER'IN KAMPI
"O acampamento de Sir Herbert Kitchener, Comandante do Egipto e comandante-chefe das forças anglo-egipcias"
Victor Herbert'in The Fortune Teller adlı oyunuydu.
Era The Fortune Teller de Victor Herbert.
Ben Herbert Carter, yazı işleri müdürü.
Herbert Carter, redator-chefe.
Lloyd ve Rosa, Hillary ve Justine, Lisa ve June, Bay Livingston ile Herbert dayı geliyor.
Estarão lloyd e Rosa, hillary e Justine... Lisa e June, o Sr. Livingston e o tio Herbert.
Herbert dayı, sen önce çık.
Tio Herbert, o senhor vai primeiro.
- Bay Herbert Marsh sizi görmek istiyor. - Adını hiç duymamıştım.
O Sr. Herbert Marsh quer lhe falar.
Bu vals ve Victor Herbert.
É uma valsa e é de Victor Herbert.
- Victor Herbert vals değil.
- Ele não compunha valsas...
- Joe, Herbert burada.
Joe, chegou o Herbert.
Joe, Herbert geldi.
Joe, é o Herbert.
Wemmick seni, kalacağın yer olan... Barnards Inn'deki Bay Herbert Pocket'in... yanına götürecek.
Aqui o Wemmick vai levá-lo aos alojamentos do Sr. Herbert Pocket em Barnards Inn, onde vai passar a viver.
- Herbert?
- Herbert?
Herbert... Estella'nın, Bayan Havisham'a... bir akrabalığı olmadığını, sadece evlat edinildiğini söylemiştin. - Ne zamanmış bu?
Herbert... disse que... a Estella não era familiar da Srta.
Bağışla beni Herbert.
Desculpa-me, Herbert.
Herbert, bu Bay Joe Gargery.
Oh, Herbert, este é o Sr. Joe Gargery.
Joe, Bay Herbert Pocket.
Joe, Sr. Herbert Pocket.
Herbert, çok... çok tuhaf bir gelişme oldu. Bu bir ziyaretçim. Bunu sağ eline al.
Herbert, algo algo muito estranho aconteceu.
- Söylediğini yap Herbert.
- Beije-a. - Faz o que ele diz, Herbert.
Bu yüzden Temple'a gidip Bay Herbert'la konuştum. Ona, ismi saklı bu şahsın... yakınlarınızda olması halinde... onu saklamasını söyledim.
Então fui ao Temple e encontrei o Sr. Herbert e disse-lhe que se ele soubesse que se uma certa pessoa, cujo nome não necessito de mencionar, estivesse a viver nos seus aposentos, seria melhor livrar-se dele.
Ertesi gün, Herbert'ı birkaç araştırma yapması için gönderdim.
No dia seguinte, mandei o Herbert fazes algumas pesquisas.
Pratik yapmak amacıyla bazen yalnız... bazen de Herbert ile... açılmaya başladım.
Comecei a sair de barco como se fosse treinar e praticar, uma vezes sozinho, outras vezes com o Herbert.
Herbert'ın, mahkûmumuzu sakladığımız eve... en yakın yerden tekneye binmesini... alışkanlık haline getirdik.
Criámos o hábito do Herbert embarcar pelas escadas mais perto da casa onde o nosso condenado estava escondido.
Bir gün... Herbert buhar gemisine iki bilet satın aldı. Böylece planımız işlemeye başladı.
Um dia, o Herbert comprou dois bilhetes para o vapor e o nosso plano estava em marcha.
- Herbert.
- Herbert.
İyi haberlerim var Herbert.
Boas notícias para ti, Herbert.
- Herbert, dinliyor musun?
- Herbert, estás a ouvir?
Lütfen bize Doris ve Herbert de, Bay ve Bayan Dunstan değil. Stanley ve Ellie.
Por favor, chamem-nos de Doris e Herbert, nada de Sr. e Sra. Dunstan.
- Stanley, Doris ve Herbert buradalar.
- Que tal um martíni? - A Doris e o Herbert chegaram.
Meadows, lütfen Marsilya'yı telefonla arayıp, Bayan Herbert Winthrop ve Bayan Diana Winthrop'un Lafayette'den 18 Ağustos'ta Paris gemisine binip, binmediklerini öğrenir misin?
Meadows, ligue para Marselha e pergunte se a Sra. Herbert Winthrop e a Mna. Diana Winthrop chegaram no Lafayette a 18 de Agosto fazendo o transbordo para Paris.
Yüzbaiı, bu Brenner, Herbert Brenner, emlakçi.
Daqui fala Herbert Brenner, o vendedor imobiliário.
Burada yatan Onbaşı Herbert Thomson seri numarası sıfır-bir - iki-üç-dört-beş-altı-yedi.
Aqui jaz o Cabo Herbert Thomson número de série 01234567.
Herbert, biraz sağa.
Herbert, mais para a direita.
Herbert, renkli kağıt getir.
Herbert, traz uma dúzia de placas de cor.
Evet Herbert, ne var?
Sim, Herbert?
Evet, Myra Herbert de böyle demişti.
Sim, isso foi o que Myra Herbert disse.
Herbert Amcanın sana verdiği broşu biliyorsun?
Sabes aquele broche que o teu tio Herbert te deu?
Adım Herbert Johnson.
O meu nome é Herbert Johnson.
Oh, Herbert, nerelerdeydin?
Oh, Herbert, onde é que estiveste?
Git yat, Herbert.
Vai para a cama, Herbert.
Ben Blanche Herbert.
Sou Blanche Herbert.
Herbert, Joe'nun arkadaşı.
Charles, o Herb é um amigo do Joe.
- Golf oynar mısın, Herbert? - Evet, oynarım, Stanley.
- Joga golfe, Herbert?
- Herbert...
- Herbert...
- Doris ve Herbert kim?
- Doris e Herbert?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]