Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ H ] / Hobby

Hobby перевод на португальский

414 параллельный перевод
Bence, pahalı bir hobi.
Sim, e também descobri que é um hobby bastante caro.
Bay Wilson'da saatlerle ilgileniyor.
Os relógios serem... também o hobby do Sr. Wilson?
Küçük bir şey hariç, neredeyse saplantıya varan bir hobisi var.
Franz Kindler, à excepção de uma pequena coisa. Ele tem... um hobby que quase atinge a proporção de manía.
Amatör peyzaj ressamıyım.
Pinto paisagens por hobby.
Bu konuda haklıydın...
É o meu hobby.
Vakit geçirmek için hobi türü birşeyler bulamaz mı? Hobi. Hobi.
Ela não poderia arranjar um hobby para encher o tempo?
Ne yapabilir ki?
Hobby?
Jeoloji Strangways'in hobisi miydi?
Hobby de geologia do Strangways?
Bu kaktüsler benim hobimdir.
Cactos são meu hobby.
Hobisi bahçecilik.
O hobby é a botânica.
- Ortak bir meşgalemiz var bizim. - Neymiş bu? - Pul biriktirme.
Temos um hobby em comum.
İş mi, yoksa bir hobi mi?
É trabalho? Ou um hobby?
Hobi mi?
Hobby?
Suç, sizin hobinizdir. Degil mi?
O crime é um hobby para si, näo é?
Birilerinin hafta sonu eğlencesi bizi laboratuara kadar götürecek.
O hobby de alguém vai levar-nos para o laboratório.
Eski sevgilinin hobisi adam öldürmek, belli.
O hobby do teu ex é matar pessoas.
Elbette, bak... Göçmen kuşlar benim tutkum...
É claro, olha... aves migratórias são o meu hobby.
Nesnelerin hareket etmesiyle ilgili.
É uma espécie de hobby, observar os movimentos das coisas.
Vay, öyleyse ne kadar da şanslısın ki, işin aynı zamanda hobin.
Oh, bem, que sorte que tem, então, que o seu trabalho seja também o seu hobby.
Arkeoloji, Akademi günlerimden beri hobim olmuştur.
A arqueologia sempre foi um hobby meu desde a altura da Academia.
Beni rahatlatacak bir hobi edinmeliymişim.
Disse que devia encontrar um hobby relaxante.
Al, deli olmanı ve rahatlatıcı bir hobiye ihtiyaç duymanı hepimiz anlıyoruz. Ama bu bahçe olayı hayatının bu aşamasında senin için çok zor olabilir.
Olha, Al, todos apreciamos o facto de estares louco e que precisas de um hobby relaxante, mas talvez esta cena de jardinagem seja um pouco difícil para esta fase da tua vida.
Ben bir hobi istemedim.
Não pedi para ter um hobby.
Benim hobim Amerikan arabası yapmak...
O meu hobby é reconstruir carros americanos...
Sadece hobi.
Na realidade é só um hobby.
Tek ihtiyacım olan... Bir hobi.
É o que eu preciso... um hobby.
Sen benim hobim haline geldin.
Você virou o meu hobby.
Sanırım artık yeni bir hobi bulmalıyım.
Acho que terei de arranjar um novo hobby, agora que o Charlie...
Senin için "hobim" mi dedi?
- Ele te chamou de hobby?
Bu senin mesleğin mi yoksa küçük bir hobi gibi bir şey mi?
É este o teu emprego, ou é um pequeno hobby que arranjaste para ti?
- Balık tutmak hobin mi?
- É o seu hobby, pescar?
Hobilerimden biri, taşanların derisini yavaşça yüzmektir.
Meu hobby é arrancar lentamente a pele dos coelhos que eu pego.
Bu Charlie'nin hobisiydi.
Era o hobby do Charlie.
Peki... bu bir branş mı yoksa hobi mi?
Então... isso é uma especialidade ou é um hobby?
Bu bir branş hobi.
É um hobby especializado.
Hobi de diyebilirsin.
Sim, podes chamar-lhe um hobby.
Dans benim hobimdir. Ve senin gibi zehirli yılanların altında ezilmek benim işim.
A dança é um hobby, e esmagar serpentes como você até a morte é a minha profissão.
Hobim bu.
É o meu hobby.
Annem bir hobi falan edinmemi söylüyor.
A minha mãe diz que eu devia ter um hobby ou qualquer coisa.
- Bir hobi gibi, tamam mı?
- Nos tempos livres? - Como um "hobby", está bem?
Çocuklarla birlikte yapabileceğimiz bir şey.
- Um "hobby"? - Para nos divertirmos com as crianças.
- Sadece hobi mi?
Só um "hobby", Abraham?
- Sadece hobi.
Só um "hobby".
Buna bir hobi olarak başladım ama sonra çok fazla istek gelince onları geri çeviremedim.
Começou como hobby. Agora recebo tantos pedidos, que não dou conta.
Son on yıl boyunca benim acı çekmemle mutlu olmuştur.
Na última década, ele fez a minha dor do seu hobby.
- Benim gerçek tutkum hobim.
A minha verdadeira paixão é o meu hobby.
Bir hobi olarak arkadaşlarımın yüzlerini yapardım.
Eu fazia os rostos dos amigos como um hobby.
Kendinize bir meşgale edinin.
Porque não arranjam um hobby?
Chuck, hobilerin neler?
- Qual o seu hobby?
10 saatten az... Kalkan birinci zırhlı tabakaya vardı.
O teu hobby é pensar em merdisses?
4 numaralı at gibi. Daddy's Hobby.
Deve ser o cavalo n. 4.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]