New york times перевод на португальский
647 параллельный перевод
New York Times gibi bir şey beklediğimi düşünmenizi istemem.
Não quero que penses que estava à espera do New York Times.
O gün New York Times için haberciydi.
Nesse dia, havia junto um jornalista do New York Times.
Diğer yandan, The New York Times'a yazmaya henüz hazır değilsiniz.
Mas, por outro lado, ainda não estão preparados para o New York Times.
Şehre geri döndüğünde New York Times'ı ara ya da nereyi ararsan ara.
Quando voltares ao centro, telefona ao New York Times, ou a quem seja.
New York Times'daki kerkenez kari açilis gecesinde seyircilerin arasinda yer alana dek olanlarin hiç önemi yok.
Nada interessa até aquela velha horrível do New York Times vir à estreia!
- New York Times, bilginin kaynağı.
- Soubemos pelo New York Times.
Yoksa yemin ederim "The New York Times" tan, Nebraska'daki en küçük yayın ajansına kadar haber yayılır.
Juro por Deus que toda a imprensa do "New York Times"... a um portal num buraco do Nebraska, receberão esta história.
İŞİMİ New York Times SAYESİNDE BULDUM
encontrei EMPREGO NO New York Times
New York Times gazetesi söylüyor bunu.
Quem diz é o "New York Times".
' New York Times.
"New York Times".
New York Times'da çalışan bir tanıdığımla bile konuşabiliriz.
Até podíamos falar com um tipo que conheço no "New York Times".
Times, iki polisin söyledikleriyle kendini tehlikeye atar mı, bilmiyorum.
Não sei se o "New York Times" se vai arriscar publicamente só por ouvir dois policiazecos da treta.
"New York Times". Dikkatli ol.
É um New York Times de 1990.
Ne yazmasını beklyordun, New York Times mi bu?
O que é que estava à espera, o New York Times?
New York Times'danmışsın gibi davranmayı bırak.
Deixe de comportar-se como se fosse do "The New York Times".
Columbia Üniversitesinde iki deney faresine büskivi vermişler. Hayvanlar şeker hastası olmuş. New York Times'da okumuştum.
Li que a dois ratos na universidade... deu-lhes diabetes por comer bolachas.
Yeterince hızlı olursam, gazeteyi de kapabilirim.
E se for rápido, também me roubei o The New York Times.
Bu, tam bir Amerikan gazeteciliği örneği. New York Times'ta bile yok.
É uma bela amostra de jornalismo à americana... que o New York Times não tem.
Eğer benim seninle konuşmam gerekirse...
Escrevo da pág. 20 do New York Times.
New York Times gazetenin yirminci sayfasına bir not bırakacağım...
Não seja seguido. Falamos às 2 : 00... na garagem do centro comercial.
Lanet olası New York Times!
- Sacanas do New York Times.
New York Times'ın makalesi doğru muydu?
O New York Times é exacto?
Ne olduğunu bilmiyorum. Kenneth H. Dahlberg diye birisi var. New York Times'dan önce onu bulmamız gerek.
Não sei o quê, mas algures existe um tal Kenneth H. Dahlberg... e temos de o apanhar antes do New York Times.
New York Times?
- O New York Times...
New York Times kanalımıza reklam vermiyor.
O New York Times não faz publicidade na nossa emissora.
Koduğumun New York Times'ı bile bizi haber yapmış. - "Ahlaka çağrı."
Até o editor do New York Times fala de nós.
New York Times, Washington Post her hafta hakkımızda yazılar yazar.
O New York Times e o Washington Post, escreverão editoriais sobre nós. Estaremos na primeira página, meses.
Adolph S. Ochs New York Times'ın yayıncısıydı.
Como sabe, Adolph S. Ochs é o editor do New York Times. Claro.
TIME dergisi veya The New York Times'la konuşalım, sadece müzik basınıyla değil.
Publicamos a historia na Time e no New York Times. - Não só nas revistas de rock.
New York Times makalesinin baskısını çıkarmalıyım.
Tenho de fotocopiar o artigo do New York Times.
New York Times "olağandışı iyimserliğiniz" den bahsediyor.
O New York Times fala do seu "estilo peculiar de optimismo".
O Cross. Times'ın Washington bürosundan. - New York Times mı?
Esse era o Cross, da secção de Washington do Times.
Yakında New York Times'dan bir farkınız kalmayacak.
Pronto parecerá The New York Times.
New York Times'dan Bay Walker.
O sr. Walker do New York Times.
Vince Walker, New York Times.
Vince Walker, do New York Times.
New York Times, onun tutuklandığını yazıyor.
Mas o New York Times diz que ele foi preso.
Dünyayı, New York Times'tan görmekten bıktık ve seyahat etmek istedik.
Cansámo-nos de ver o mundo através do New York Times e decidimos viajar.
Eğer, Wolf Stollers'ın iyi olduğunu düşünüyorsan, Amerikan yemeklerine ve The New York Times'a geri dönmelisin.
Se pensas que os Wolf Stollers são maravilhosos, tens de voltar para a comida americana e para o New York Times.
Ayrıca New York Times'ta polis bilgisayarına girebilen bir arkadaşım var.
Também pedi a um amigo do New York Times para verificar o Struthers no computador da Polícia.
Size New York Times'tan bir gazeteciyle röportaj ayarlarız uzlaşma için şirket karşısında bir duvar bulur.
Iremos pôr-te em contacto com um repórter do "New York Times"... colocaremos a empresa contra a a parede durante as negociações.
New York Times'a.
No "The New York Times".
Bunu yazan adam, New York Times'taki muhabir.
O fulano que escreveu isso, no "New York Times".
Şirkettekilere New York Times'tan bahsettin mi?
Contaste à empresa sobre o "New York Times"?
Bence Oklahoma City'ye gelip yanında da o New York Times muhabirini getirebilirsin.
Eu acho que devia vir a Oklahoma City... e trazer esse repórter do "New York Times".
Sendika toplantısından çıkamazsam Paul Stone'la New York Times muhabirini havaalanından alır mısın?
Se ficar presa no encontro sindical... vai buscar o Paul Stone e o tipo... do "New York Times" ao aeroporto?
New York Times'a da hiçbir şey borçlu değilsin.
Não devemos nada ao "New York Times".
"New York Times" ofisine.
Escritórios do New York Times.
1973'te, The New York Times adına,... buradaki mücadeleyi fotoğraflamaya geldim.
Em 1973, fiz a cobertura desta guerra como correspondente.
Muhtemelen New York Times göndermiştir.
O New York Times devia ter.
Times Meydanı mutlu, New York mutlu Amerika Birleşik Devletleri mutlu, dünya barış içinde.
Times Square, Nova lorque e os EUA estão felizes, e o mundo está em paz.
Bu New York Times işi.
É o pessoal do New York Times.