Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ N ] / Neşli

Neşli перевод на португальский

474 параллельный перевод
"Selam sana neşli..."
Salve, esprito meu...
Neşli mi?
Esprito?
Ben nesli tükenmekte olan bir türe aitim.
O meu problema é que pertenço a uma raça em extinção.
Hayır, ama doğru olarak kullanıldığında insan nesli için çok daha faydalı olabilir.
Não, mas usado com pontaria pode ser muito bom para a raça humana.
Yeni bir domuz nesli büyümüştü.
Uma nova geração de porcos cresceu.
Kısacası, nesli tükenmekte olan gazeteci centilmenler için... kusursuz bir örnek oluşturuyor.
Em suma, é o perfeito exemplo de uma raça em extinção, os cavalheiros de imprensa mal engomados.
Plowmanların yedi nesli burada yatıyor...
A mãe da Hope também.
İncilin kutsal erkek ve kadınlarının nesli.
São as gerações sagradas de homens e mulheres da Bíblia.
Bu ailenin bu ülkedeki altıncı nesli.
A sexta geraçäo da minha família nesse país!
- Ben nesli tükenen bir türüm.
- Uma raça em extinçao.
Köle olarak yaşamaları için bir insan nesli yaratılması yanlıştır.
É errado criar-se uma raça de humanos para que vivam como escravos.
Onun nesli ev hayatının zevklerinden mahrum oldu.
À sua geração lhe negaram os prazeres da vida.
Her 50000 yılda bir, nesli tükeniyor.
De 50 mil em 50 mil anos, a raça morre.
Nesli tükenmiş bir ırk.
Uma corrida antiga.
O nesli tükenmekte olan bir kaplan gibidir.
Ele é um tigre moribundo.
Nesli tükenmekte olan gerçeğin bu olduğuna bahse girerim.
Aposto que é pura verdade.
Sizin Aşk Nesli'nden olduğunuzu sanıyordum.
Eu achei que vocês seriam a geração do amor...
Eğer karımın altı yaşında bir çocuk gibi konuştuğunu ve nesli tükenmiş bir kabuklu deniz hayvanı gibi seviştiğini söylemek istersem söylerim ve bunu yapmak için sevgilisinin iznini almam da gerekmez.
Se quiser dizer que ela tem a mente de uma criança de seis anos e que faz amor como marisco extinto, digo. E não preciso da autorização do seu amante para o dizer.
Nesli tükenmiş bir ırk.
Uma espécie antiga.
Onu burada nesli tükenen bir kuşmuşcasına... tutmak isteyeceğini düşündük.
Imaginamos que gostaria de tê-la enjaulada aqui... como um pássaro raro.
Çok severek bizon avlıyorum ama artık bu hayvanların nesli tükeniyor.
Gosto de caçar búfalos, mas esses grandalhões já quase desapareceram.
Şimdi Jedi'lerin nesli tükendi.
Agora os Jedis estão quase extintos.
Bir kaç ay içinde doğacak olan yeni bir tarayıcı nesli var.
Existe toda uma geração de soldados Scanners... a poucos meses do nascimento.
Bizim gibilerin nesli tükeniyor.
Para nós, os dias estão contados.
- Ama Taarak ırkı öldü. Nesli tükendi. - Ama damgaları var.
Mas a raça dos taarakianos está morta... extinta.
New York'ta bir sürü psikopat varken cinayeti nesli tükenmekte olan bir canlıya mı atmaya çalışıyorsunuz?
Com tantos psicopatas em Nova Iorque... está a tentar culpar uma espécie em perigo?
Nesli katolik.
Questao religiosa.
Yakında nesli tükenecek biri.
Que será em breve extinta.
Şimdi her iki nesli de kaybedebiliriz.
Agora podemos perder as duas linhagens.
Erkeklerin nesli yıllar önce tükendi.
Não é o quê?
Ne demek nesli tükendi Biz mamut değiliz ki!
Vocês são os únicos homens na existência. Os homens foram extintos há um bom tempo.
Nesli tükenenlerden.
Já não há muitos como tu.
Gerçekten nesli tükenmek üzere olan türler var burada sırıtan silahsız bir kabayı.
Rapaz, temos aqui umas belas espécies em vias de extinção, um idiota desarmado com uma carantonha feia.
Üç ay içinde, nesli tükenmiş dodo kuşu kadar ölü olacak.
Daqui a 3 meses, estará tão morto como um... morto.
Dedelerimizin nesli gibi, çalışanlar birşeyi atmadan önce.... düşünmeleri gerekir.
Como fazia a geração dos nossos avós, hoje os trabalhadores devem pensar bem... antes de deitar fora as coisas.
NESLİ TÜKENEN TÜRLER
ANIMAL EM VIAS DE EXTINÇÃO
Uyuşturucu yok, alkol yok, zehir yok, kimyasal madde yok nesli tükenen hayvan yok.
Carga legítima. Sem drogas, álcool, toxinas, queijo químico ou espécies raras para abater.
Yok efendim, nesli tükenmiş bir'dede kuşu'kadar bitiksiniz.
Não sir, está tão morto quanto uns doo-doos.
Hayır, ben nesli tükenmekte olan, karayip pigme su kaplumbağası Bosco'dan söz ediyorum.
O Bosco é a rara tartaruga anã das Caraíbas que está no aquário.
Gascoigne, H. Hepimizin nesli tükenecek, Poirot.
Gascoigne, H. Seremos todos extintos, Poirot. Dinossauros.
Şu anda burada söylediklerimi herkese duyurun... Bu yüzyılda doğan... yeni bir Amerikan nesli tarafından... meşale devralınmıştır.
Façamos saber que a partir deste momento... está passado o testemunho... a uma nova geração de Americanos... nascidos neste século.
Nesli tükeniyor, işin kötüsü.
É uma espécie em extinção.
İnsan nesli yepyeni bir dünyanın kapılarını aralıyor.
A raça humana ergue-se no portal de um admirável mundo novo.
Sadece bölgemizde bulunan bu hayvancığın nesli tükenmek üzere!
Achada apenas na nossa área e quase extinta.
- Şu nesli tükenmekte olan hayvan. - Öyle mi?
- O animal em extinção.
Nesli tükenme tehlikesi altındaki türlerin minik dünyaları yok ediliyor.
Os pequenos mundos que servem de santuário para espécies ameaçadas.
Alan, bu Veriforman'ların nesli... Kretase döneminde tükendi.
Alan, esta espécie de veriforman está extinta desde... o período Cretáceo.
Yani, dinozorlar gibi milyonlarca yıl önce nesli tükenmiş hayvanlar bile... arkalarında bu planları bırakmışlardır.
Por vezes os animais que se extinguiram há milhões de anos, como os dinossauros, deixaram o mapa para nós encontrarmos.
Akbabalar. Akbabaların nesli tükenmek üzere.
Por exemplo, os condores estão em vias de extinção.
Nesli tükenmiş bir ekosistem hakkında ne bilebilirsiniz?
A questão é, como pode saber algo sobre um ecossistema extinto?
Hepsinin nesli tükendi.
- Não, está errado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]