Nüfusu перевод на португальский
400 параллельный перевод
El ilanlarımın Paris nüfusu üzerinde etki etmesini.
Façam alguma coisa! Certo...
Bundan kuşkuluyum. Nüfusu 18.000.
A população é de apenas 18.000.
- Sana bakmayı yeğlerim. - Kulağıma boş, tatlı sözler fısılda. Bronx'un nüfusu ya da Yankee Stadyumunda geçen yıl kaç sosisli satılmış gibi.
Você só sussurra doces bobagens, como a população do Bronx ou quantos cachorros-quentes foram vendidos no'Yankee Stadium'no ano passado.
Tüm Amerikan nüfusu bu trenin yolunda mı?
Toda a população da América está atrapalhando este trem?
Güçlüyüz, ama sayımız az. Sürekli olarak düşman bir nüfusu bastırmakla uğraşırız.
Apesar do nosso poder ficaríamos ocupados para sempre, a suprimir uma população hostil.
En yüksek on dağ, sonra Portekiz'in nüfusu..... Yeni Zelanda'nın yıllık ortalama yağış miktarı...
Como as 1O montanhas mais altas, e apopulação de Portugal... quanto costuma chover naNovaZelândia...
Mars'ın nüfusu ne kadar?
Qual é a população de Marte?
Nüfusu 40.000.
População 40000.
Başmüftü sizden Yahudi nüfusu yok etmenizi veya evlerinizi ve topraklarınızı terk etmenizi, sürgüne gitmenizi söylemişti.
O grande mufti pediu que exterminassem a população judia... ou que abandonassem seus lares e suas terras... e seguissem o caminho do exílio.
Nüfusu da çoğu ülkeden az.
Com pouca população, comparando com outros.
Alfakent'in nüfusu ne kadar?
Quantos habitantes tem Alphaville?
Da, da. Şimdi, adanın nüfusu ne, lütfen?
Vejamos, qual é a população da ilha, porfavor?
Yemin ederim bir daha 100.000'in altında nüfusu olan bir yere gitmem.
Juro que não volto a viver numa cidade com menos de 100 mil habitantes.
Coridan'ın neredeyse sınırsız bir dilityum kristali varlığı var. Fakat nüfusu az ve korumasız.
Coridian tem reservas quase ilimitadas de cristais de dilithium, mas pouca população e desprotegida.
Fakat nüfusu az ve korumasız.
Mas tem pouca população e está desprotegido.
Eğer yanlış hatırlamıyorsam nüfusu yaklaşık olarak 3 milyar 724 milyon.
População : cerca de 3.724 mil milhões, se bem me lembro.
- Federasyonun erkek nüfusu.
- Os homens da Federação.
Nüfusu 38'e düşürerek, ütopyamız için mükemmelleştik.
Reduzidos a 38, somos perfeitos para a nossa utopia.
1991 yılında dünyanın nüfusu böyle artarsa Çinliler çoğalacak.
No ano de 1991, dada a actual taxa de crescimento da população mundial, os chineses estarão lixados. Outra coisa.
Fakat yabani Om nüfusu büyük ihtimalle çoğumuzun sandığından çok çok daha fazla.
Mas uma coisa é óbvia : os Oms selvagens existem, e em número muito maior que a maioria de nós imagina.
Yabani Omların nüfusu düşündüğümüzden çok daha fazlaymış.
Os Oms selvagens são muito mais numerosos do que imaginávamos.
Nüfusu Aryan değildi.
A sua população não é ariana.
Şehirde, Doğu Cephesi'nden gelen çok sayıda sığınmacı vardı. Şehrin nüfusu iki katına çıkmıştı.
Tínhamos tantos refugiados, vindos da frente oriental, que nessa altura a cidade aumentara para o dobro do tamanho.
1400 yılında dünya nüfusu 500 milyondu.
Em 1400 os habitantes da terra eram 500 milhões...
- Bu adanın nüfusu kaç acaba?
- Quantos habitantes a ilha tem?
Bütün bir kıtada yaşayan tüm kadın nüfusu içerisinden seçim yapma şansı sık sık ele geçmez.
Não é freqüente você poder escolher mulheres entre uma população inteira
Bu gezegende sadece üç gündür görevliyim ve şimdiden nüfusu ikiye katladım.
Só estou neste planeta apenas pôr três dias e já dobrei a população.
Boer savaşı 1899-1902 yılları arasında İngiliz Hükümeti ile Güney Afrika'nın Boer nüfusu ( çoğunlukla Alman ) arasında geçmiştir.
A Guerra dos Boêres ( 1899-1902 ) foi travada entre o Império Britânico e a população bôer ( a maioria holandesa ) da África do Sul.
Fakat bugün nüfusu üç kişi daha artarak, iyimser bir tahminle... yüz yirmi üçe ulaştı.
Mas hoje a população, que estimativas exageradas calculam seja de 123, aumentou em três.
Bu gezegendeki sıçan nüfusu insanlarınki kadar.
Dizem que hoje há tantas ratazanas neste planeta como pessoas.
Belki de duymuşsundur, amcamın nüfusu sayesinde Dış İşleri Ofisinde iyi bir göreve atandım. "
É possível que lhe tenha chegado aos ouvidos que através da influência do meu tio consegui um bom cargo no Ministério dos Negócios Estrangeiros...
İngiltere nüfusu ortaçağdaki rakamlarda.
O NÚMERO DA POPULAÇÃO NO REINO UNIDO PODE CHEGAR AO NÍVEL DA IDADE MÉDIA.
Ondaki başarma ruhu yaşamaya devam ettikçe goril nüfusu artmaya devam edecektir.
A POPULAÇÃO DE GORILAS CONTINUA A MULTIPLICAR-SE... ENQUANTO PERMANECE O ESPÍRITO DAS SUAS CONQUISTAS.
16.2 milyon nüfusu,
População de 60,2 milhões.
Nüfusu 2231 ve ben de polis şefiyim.
População 2231, e eu sou chefe da policia.
Habere göre Flint'teki fare nüfusu insan nüfusuna 50.000 kadar fark atmış durumda.
Anunciou que a quantidade de ratos em Flint... ultrapassava a população humana por 50.000
Nüfusu 3120 kişi. İşte buraya taşınıyorum.
População : 3.120 pessoas.
Köylerdeki çocuk nüfusu gittikçe azalıyor.
E agora há menos natalidade.
- Los Angeles'ın nüfusu ne?
- Quantas pessoas vivem em L.A.?
Açıklamanızı istediğim nüfusu merkezde toplanmış küçük bir kasabada neden bir toplu taşıma sistemi kurduğumuz.
Queria que me explicasse... porque é que devemos construir um sistema de tráfico de massas... numa pequena cidade com uma população centralizada.
Birleşik Devletlerin nüfusu 63 milyonu geçmiş.
A população dos Estados Unidos é agora mais de 63 milhões de pessoas.
Sürüyü kurtarma çabasındaki saçma politik görüşler sadece nüfusu çoğaltarak, doğanın dengesini bozuyor.
E a política liberal que fala em salvar os animais só serve para superpovoar o equilíbrio da natureza.
Tuhaf değil mi? Savaşın, sonunda burada, tüm nüfusu hasat yüzünden yok olmuş bir gezegen olan T'Lani lll'de sona ermesi.
É irónico que a guerra acabe aqui, por cima de T'Lani lll, cuja população inteira foi dizimada por harvesters.
İşte benim görüşüm : 50.000 yıl önce, insan nüfusu bir milyon bile değildi.
O meu pensamento é este : há 50.000 anos, não havia sequer um milhão de pessoas.
Ve dünya nüfusu fazla. Toplumda bir sürü aç çocuk var.
E o mundo está superpovoado de crianças com fome.
Çeyrek kilovatlık insan DNA'sı içeren bir bünye güneş sistemimizin haritası, dünya nüfusu gibi yardımcı maddeler.
Enviaram cerca de um quarto de kilobyte, incluindo a estrutura do ADN humano, um mapa do sistema solar, a população da Terra, e outros dados igualmente úteis.
Neredeyse tüm dünya nüfusu.
Quase toda a população do mundo.
Sınıfımızın nüfusu günden güne şiddetli bir şekilde düşüyor.
Fugiram todos?
Bizim rakamlarımıza göre. konuk nüfusu Son üç gün içinde Yüzde 30 oranında azalmış.
Pelos nossos cálculos, os convidados diminuíram 30 por cento nos últimos três dias.
Virüsü tanımlamamız bir saatimizi aldı. Su dozunu ayarlamak ve tüm nüfusu aşılamak da üç günümüzü.
Numa hora identificámos o agente patogénico, em três dias tratámos a água e vacinámos a população inteira.
- Nüfusu 23.
Nº de habitantes : 23.