Quasi перевод на португальский
67 параллельный перевод
Sırf hafta sonları gelmek için neredeyse 500 km yol alamayız.
Que faríamos com ela? Não podemos conduzir quasi 500 quilómetros... só para os fins de semana.
Yanılmıyorsam sinirleri çok bozuldu.
A menos que eu esteja errado... ela está quasi a quebrar.
Senden neredeyse korkuyordum.
Eu quasi tinha mêdo de si.
Çok gergindim, ama ikincisi neredeyse bitti.
Estava muito nervoso, mas a segunda está quasi pronta.
Bunun için neredeyse hayatımdan oluyordum!
Eu quasi pagava com a vida, para isto!
İtalya'da adı, "Quasi Nelle Tue Braccia" dır.
"Quase nos Teus Braços". Na Itália chamamos-lhe :
- Sanki kolayla karıştırılmış.
Sabe a Quasi-Cola.
- Kesinlikle öyle.
É Quasi-Cola.
Quasi una fantasia,
Quasi una fantasia, sim?
Sanırım bunu "motorlusiklet yarışı" diye adlandırabilirsiniz.
Acho que lhe podemos chamar "quasi-motocross".
Aslında Quasimodo değil, Quasi-him ( sanki o )
Não é bem o Quasimodo, mas quase...
Sen git rahibeleri korkut. Hey Quasi, ne oluyor orada?
Ei, Quasi, o que está a acontecer lá em baixo?
Quasi, sorun ne?
Quasi, que se passa?
Ah, Quasi, Quasi, Quasi.
Oh, Quasi, Quasi, Quasi. Importam-se?
- "Maymunu batır" ı çalabilirsin!
- A afogar as mágoas... - Quasi, ouve esta velha observadora!
- Quasi, bu eski izleyiciyi dinle. Hayat sadece izlemek için değildir.
A vida é mais do que observação.
Quasi, git yeni bir tunik ve temiz bir çift çorap al ve...
Quasi, pega numa túnica lavada e numas meias limpas e...
- Elbiseli olan da fena değil hani.
- Hurray! - Boa, Quasi!
- Aferin, Quasi!
- Os meus Parabéns!
Bizi dinle, Quasi.
Acredita em mim, Quasi.
Ama Quasi, bunu hissediyorum O seni öyle çok İstiyor ki her an şu kapıdan girebilir
Mas, Quasi, eu sinto que ela não vai resistir a qualquer momento ela vai entrar por aquela porta para vir ter contigo
Senin gibi birini sevmeli
Tem de amar um rapaz como tu Quasi?
- Nerdeyse kendi evindeymiş sanacaksınız.
- Quási pensaria que estava em sua casa.
Onun karşılıksız çek vermekten az kalsın hapse gireceğini ve Virginia'da bir evde konukken, ev sahibesinin mücevherlerini çalan kişi olduğundan şüphelenildiğini, biliyor muydun?
Sabias que ele quási foi preso por passar cheques carecas... que ele foi suspeito de roubo das jóias da senhoria... quando estava numa pensão na Virginia?
Aynı benim bedenimde.
É quási a minha medida.
Yaşlı adamı yıktı.
Quási partiu o coração ao cavalheiro.
Komutayı geri almaya hazırlanıyordum.
Oh, sim. Estava quási tomar o comando.
Neredeyse söylemeyi unutuyordum.
- Sim? Quási me esquecia a dizer-lhe...
Windward'a gitmekten söz etmem bile Büyükbabamın neredeyse bir kriz geçirmesine yetti.
Ante a simples menção de ir a Windward, o meu avô quási tinha um ataque.
Lizzie'nin neredeyse korkudan ödü patlıyordu ve Stella iki keredir hayati tehlike yaşıyor.
Lizzie ficou meio assustada quási até perder o juízo... e Stella esteve em perigo de morte por duas vezes.
- Doktor. - Sinsice ve hanımca bir şekilde.
- De forma gentil, quási feminina.
- Burada en güçlü şekilde duyuluyor.
- É mais forte aqui. - Quási que nos almareia.
- Hoş bir görünüşü yoktu.
Era quási como um cemitério.
Maalesef satışlarımız çok kötü. Neredeyse sıfır.
A verdade é que compramos muito pouco, quási nada.
Bana kalırsa her sanatçının yaşadığı türden bir şeydir.
Suponho que a quási todos os artistas lhes acontece o mesmo.
Eninde sonunda sadece resim yaparak yaşamak onlara yetmiyor. Belki de kıt kanaat yaşamak demeliyim hatta.
Tarde ou cedo não lhes basta viver, pintar e o suficiente, ou quási o suficiente, para comer.
Açılış vakti geldi.
A inauguração está quási a começar!
Neredeyse eminim ki...
Tenho quási a certeza.
Gidip kendin de yeni bir tekne alabilirsin. Neden bana para ödüyorsun?
Quási que podia comprar um novo com o que me pagou.
Demek bu yüzden bana kendini nefret ettirmeye çalıştın.
E então, tentaste fazer com que te odiasse. E quási o conseguiste.
Bu mutluluk çok derin. Daha evvel olanları âdeta unuttum.
Esta felicidade é tão intensa, que quási esqueci o que se passou antes.
Neredeyse sabah oldu.
É quási de manhã.
- İngilizce'de nasıl sözleri?
"Quasi nelle tue braccia". - Como é em inglês?
- Paradan konuşmuşken... - Ne kadar?
Por falar em dinheiro, quási me esquecia...
İyi bir yemek yeriz, riske gireriz, tutuklanmanın eşiğine geliriz. Ve bütün paranı harcarız.
Teremos uma boa refeição, vamos estar em perigo,... sermos quási presos, e gastar todo o nosso dinheiro!
Hayır, dans yarışması başlamak üzere.
Não pode. O concurso de dança está quási a começar.
- Kuzen olabilir misiniz acaba?
Não serão quási primos?
Birgün, ama kim görecek?
A guerra está quási a acabar. Um dia... mas quem estará aqui para vê-lo?
Saatleri sayabiliriz.
Quási pode contar as horas.
Ruslar buraya çok yakın.
Os russos estão quási aqui.
Ama bunları uydurmaya başladığımda neredeyse ben de inandım.
Mas quando comecei a inventar estas coisas... quási acreditei nelas.