Teria перевод на португальский
32,732 параллельный перевод
Siz olmasaydınız böyle bir akşam mümkün olmazdı.
Esta noite não teria sido possível sem si.
Yani, kardeşimi geri alacağımı söylediğinde Regina'dan bahsetmiyordun, değil mi?
Quando disseste que teria a minha irmã de volta, não te referias à Regina, pois não?
Hapiste daha da acımasızlaşmıştır. Oradakiler iyi olmuyor.
E a prisão teria piorado, não melhorado.
Bırak Delaney'i hiç kimseyi sorgulama ya da yargılama hakkın yok bunu da anca böyle bir yerde yapardın.
- Este lugar... - Não é uma instalação militar oficial. Só nesse caso teria a jurisdição ou o direito de interrogar alguém, principalmente a Delaney.
- Olabileceğini düşünmüştüm.
- Pensei que teria.
Bunu sensiz hayatta başaramazdım.
Não teria conseguido sem ti.
Beyonce'yi tercih ederdim, ama neyse...
Como nome falso teria escolhido Beyoncé mas...
Ben, takma isim olarak Beyonce'u tercih ederdim, ama neyse
Como nome falso teria escolhido Beyoncé mas...
Konuşmalarda iyi değilimdir biliyorsunuz.
Eu disse que a inoculação teria efeitos secundários. Que tal um brinde?
Yapacak başka bir şey yoktu.
O que mais teria para fazer?
Orada olmasam, sırtına kurşunu yemişti.
Se eu não estivesse aqui, ele teria levado um tiro.
Yönetici onu ve Bishop'ı hayata döndürecek bir ekip atamıştır.
O Diretor teria enviado uma equipa para o ressuscitar.
Onlar olmasa, böyle bir iç organ hasarıyla hiçbir şansı olmazdı.
Sem ela e com os danos que teve, não teria hipótese.
Belki bebeği kaybetmeden önce senin için farklı bir anlamı vardı.
Penso que teria outro significado antes de perderes o bebé.
Kryptonite bulundurduğu için Hank de benim hakkımda endişelenmez hem.
O Hank não teria que se preocupar com o meu desconforto relativamente à "kryptonite".
Soracağım tek şey, Alex, uzaylılar hiç gelmeseydi hayatın nasıl olurdu?
Apenas lhe estou a pedir, Alex, que pense... em como teria sido a sua vida se, os extraterrestres nunca tivessem vindo.
Sence Cat Grant bütün şirketini inancı olmadığı birine teslim eder miydi?
Achas mesmo que a Cat Grant teria entregue a empresa dela a alguém que não considerasse capaz?
Muhteşem olacaktı.
Teria sido incrível.
Henry bana, kardeşinin haplarını birkaç gün almamış olduğunu ama hiçbir belirti görmediğini söyledi.
O Henry disse-me que o irmão teria de estar sem medicação há dias, mas não houve qualquer indício...
- Durumunu öğrenmek istiyordu.
- Teria de saber do problema dele. - Da medicação.
Asla akla gelmez ama yaşasın, ben bir kadınım.
Que nunca teria um filho. Por isso, viva! Sou mulher!
- Bunun için de Rustin Wade için çalışıyor olmalısınız ya da Waingrow için?
E, para fazer isto, teria de trabalhar para a Rustin Wade, para o Waingrow?
Crowley'yi öldürecek olsa bunu, şimdiye kadar yapardı.
Se quisesse matar o Crowley, já o teria feito. - Porquê levá-lo?
Onu sakinleştirmek için şaka yapmıştım.
Se soubesse, não o teria feito... Ele não está a ter uma crise.
Tiksinç olacağı konusunda uyarı almıştım.
Avisaram-me que teria náuseas.
Milwaukee çok tatlı olurdu dostum.
Caramba, Milwaukee teria sido tão bacano.
Birkaç parmağı da içinizde.
Ele teria um par de dedos enfiados em vocês.
Şansımı denerdim.
Eu teria apostado nisso.
Bizi geçindirecek kaynaklarla bir yuva bulamazsak Mars'ın bizi binlerce farklı şekilde öldüreceğini biliyorduk.
Se não encontrássemos um lar com recursos para nos sustentar, Marte teria mil maneiras diferentes de nos matar.
İsterdim ama cinayet sırasında ne yaptıklarını sorduğumda ikisinin de uyuşturucu kullandığını itiraf etti.
Era o que eu teria feito, se não tivesse acontecido algo. Quando a pressionei para saber o que estavam a fazer durante os homicídios, ela confessou que estavam ambos drogados.
Eğer böyle sonlanacağını bilseydim asla size gelmezdim.
Se imaginasse que este seria o desfecho, não o teria feito.
Ben de hallederim ama senin de benim için bir şey yapman gerek dedim.
Eu disse que ia analisar isso, mas que ele teria de fazer algo por mim.
Bulmuş olsaydınız, jüriye onun bu cinayetleri işlemesinin mümkün olmadığını söyleyecek bir tanık olurdu.
Se a tivesse encontrado, teria havido uma testemunha álibi para dizer ao júri que ele não cometera aqueles homicídios.
Tanık sabıkalı bir uyuşturucu bağımlısıydı kürsüye çıksa bile ifadesi geçerli olmazdı.
A testemunha era uma toxicodependente que já tinha sido presa. O testemunho dela teria sido destruído.
Sevindim ama zaten vedalaşmadan gitmezdim.
Ainda bem, mas não me teria ido embora sem me despedir.
Çoğu kişi saçını fönler.
A maioria das pessoas teria alisado o cabelo.
Sıradan bir suçlu olacaktım.
Eu teria sido apenas mais um criminoso.
Çoğu kişi ev hayvanlarını bile insanları barındırdığımız bu koşullarda tutmaz.
A maioria das pessoas não teria animais nas condições em que estas pessoas vivem.
Ben o zaman yaşıyor olsaydım böyle bir şeyi asla hoş görmezdim. "
Se eu fosse vivo, não teria tolerado algo assim. "
- Ben olsam pek emin olmazdım.
- Não teria assim tanta certeza.
- Burası bizim için harika olurdu.
Este espaço teria sido perfeito.
Evet hatta o kadar harika ki, sana anında bir teklif yapardım.
- Sim. É tão perfeito que eu teria feito uma oferta imediata.
- Çok zarif olacakmış.
Teria ficado perfeito.
Geçen gün sınıfta yaşanan olayla bir alakası yok değil mi?
Isto não teria nada a ver com o incidente no outro dia, pois não?
- Çünkü Rachel'ı kullanmak isterdin.
Teria acabado contigo a tentares a usar a Rachel.
Anlıyorum Louis ama ona çıkma teklif edersen her kadının sahip olduğu için şanslı olduğu kibar, zeki bir adam görecek.
Eu percebo, Louis. E se a convidares a sair, ela vai ver um homem generoso, inteligente, com quem qualquer mulher teria sorte em ter uma relação.
Çünkü eğer orada bir yerlerimi yırtmasaydım her şey boşa gidebilirdi.
Se não tivesse puxado os cordelinhos, tudo isto não teria valido a pena.
Eğer lanet olası işini yapıp davayı düşürseydin Cahill için hazırlanmamıza gerek olmazdı.
Não teria de fazê-lo, se fizesse o seu trabalho e o caso fosse indeferido.
- O olmasaydı Mario Gomez'e ne olduğunu asla bulamazdım. - Söyle bakalım.
Não teria descoberto o que aconteceu à Maria sem ele.
Size hayallerini kurdurttuğu o para yok olacak.
Se ele for apanhado, vão estar aqui juntos. E aí aquele suposto dinheiro todo que ele teria já não vai lá estar.
Ama nesneleri yerleştirmek için buralarda olması gerekiyor.
Mas teria de estar cá para avançar.