Tyrannosaurus перевод на португальский
72 параллельный перевод
- Dev dinozor Rex!
- Tyrannosaurus rex!
Dev Dinozor Rex'i göreyim.
Mostrem-me os Tyrannosaurus rex.
Ama özellikle bu Tyrannosaurus rex ya da t-rex bir etoburdur.
Mas este Tyrannosaurus Rex é carnívoro.
- Belki dinozor kuklaları çıkıp... - Hillard!
- Um pequeno Tyrannosaurus Rex sai...
Tyrannosaurus Rex, kertenkele kralı, çok teşekkür ederim.
Tyrannosaurus Rex, O Lagarto Rei, muito obrigado.
Hizmetlerime karşılık tek istediğim, bir Tyrannosaurus avlama hakkı.
Em troca dos meus serviços, quero caçar um Tiranossauro.
5 tonluk yırtıcı Tyrannosaurus gibi dev sürüngenler yeri sarsıyorlar.
Em 1991, de dentro de uma rocha surgiu uma estrela Paleontológica um dos mais completos esqueletos de dinossauro alguma vez descoberto. Ele foi baptizado como "Big Al".
Tyrannosaurus, 5 tonluk, 13 metrelik bir etobur, diğer dev dinozorları avlamak için özel olarak evrimleşmiş.
Tyrannosaurus, um carnívoro, de 5 toneladas e 13 metros de comprimento, desenvolvidos especificamente para matar outros gigantes dinossauros.
Tyrannosaurus, farkında olmadan, doğanın tuzağına düşmek üzere.
Inconscientemente, o Tyrannosaurus foi atraído por uma armadilha natural.
Her türlü dev yırtıcının saldırısına direnmek üzere evrimleşmişlerdir. Tyrannosaurus'a bile.
Eles evoluíram para resistir ao ataque regular de gigantes predadores como o Tyrannosaurus.
Yakınlarda Tyrannosaurus yuvası bulunmakta.
Próximo está o ninho do Tyrannosaurus.
Terk edilmiş yumurtanın içerisindeki Tyrannosaurus embriyosu zaten ölmüş.
O embrião de Tyrannosauro abandonado dentro do ovo já está morto.
Tyrannosaurus'ların yüzlerce kilometre karelik geniş alanları var.
Os Tyrannosaurus possuem imensos territórios de centenas de quilometros.
Tyrannosaurus'ların temel avlarından birisi bu hantal Torosaurus'lar.
Uma das principais fontes de presas dos Tyrannosauros são estes volumosos Torosaurus.
Bir daha asla çiftleşme hakkı mücadelesine giremeyecek. Tyrannosaurus'un çiftleşme çağrıları volkanik arazide yankılanmaya devam ediyor.
Ele nunca mais lutará pelo direito de se reproduzir. O chamado do Tyrannosauro continua ecoando pelas encostas vulcânicas.
Bu bir hediye. Dişi Tyrannosaurus daha iri ve daha saldırgan, ve ona yiyecek ile kur yapıp, kendisine saldırmasını önleyecek. Dişi geldi.
As fêmeas Tyrannosauro são maiores e mais agressivas que os machos, ele precisa agradá-la com comida para que ela não o ataque ao avistá-lo. A fêmea se aproxima.
Tyrannosaurus'un temel silahı ağzı.
A arma primária de um Tyrannosauro... é a boca.
Triceratops leşi tükendi ve dişi Tyrannosaurus, erkeğinden sıkılmaya başlıyor. Erkek, kalmaktan daha akıllıca olanın ne olduğunu çok iyi biliyor.
A carcaça do Triceratops foi despedaçada e a fêmea de Tyrannosaurus está começando a se cansar do seu companheiro. O macho sabe que. melhor do que ficar... é planar para a costa,
Aylar geçti, ve dişi Tyrannosaurus ormanın içinde kamufle olmuş yeni bir yuva inşa etti.
Meses se passaram, e a fêmea Tyrannosauro construiu um novo ninho, camuflado na floresta.
Dikkatlice yaklaşması Tyrannosaurus tarafından takip edilmekte.
O Tyrannosauro vigia sua aproximação cautelosa.
Anne Tyrannosaurus orucunu bozuyor ve intikamını da alıyor.
A mãe Tyrannosauro quebra seu jejum e volta à caça com muita energia.
Üç Tyrannosaurus yavrusu.
3 crias de Tyrannosauro.
Normalde, Tyrannosaurus geri çekilirdi, ancak yavrularını yalnız bırakamaz. Darbe annenin uyluk kemiğini kırdı ve iç organlarını yırttı. Acıyla sendeliyor.
Normalmente, o Tyrannosauro fugiria, mas ela não abandonará suas crias. O golpe fraturou o fêmur da mãe e rompeu órgãos internos.
Tyrannosaurus gibi, 5 tonluk dev sürüngenler, sinsice avlanıyorlar.
Répteis gigantes como Tyrannosaurus, um predador de 5 toneladas, dominam a terra.
Bu bir Tyrannosaurus.
Foi um Tiranossauro.
Ve komik pazarlama taktiklerini denemeyin, tıpkı benim evcil tyrannosaurus almamı sağlayan herif gibi.
E não tente usar truques de vendedor, como aquele tipo que me convenceu a comprar um tiranossauro.
- Dinazor'lar. Tyrannosaurus'lar ve Diplodocus'lar gibi devlerin bütün aile ağaçları takip edilirse Triassic ormanlarındaki bu küçük böcek avcısına geri gelineceği görülebilir.
Gigantes tais como o Tyrannosaurus e o Diplodocus podem todos traçar suas árvores familiares até este pequeno caçador de insetos das florestas do Triássico.
... ve yukarıdakiler King Kong ve Tyrannosaurus Rex, gerçekçi olanlar.
E aqui em cima, King Kong e Tiranossauro Rex, são bem parecidos com o verdadeiro. E vêm em cores.
... ve kamuflajlı King Kong ve Tyrannosaurus Rex.
King Kong e Tiranossauro Rex vêm camuflados.
En büyük etobur dinozor Tyrannosaurus Rex'di.
O dinossauro carnívoro mais temido era o Tyrannosaurus Rex.
- Pekâlâ, Tyrannosaurus Rex'i sever misin?
- Bom, gostas do Tiranossauro Rex?
Bunların Tyrannosaurus Rex izleri olduğu anlaşıldı. Doğrudan Doğa Tarihi müzesine gidiyorlar.
Parecem pegadas de Tiranossauro Rex... e elas vão ter directamente ao Museu de História Natural.
Montana'da bir T-Rex'in fosillerinde bulunan yumuşak doku kalıntıları dinozorlarla günümüz kuşları arasındaki bağı göstermektedir.
Em Montana, os restos fossilizados de um "Tyrannosaurus rex" apresentavam tecidos moles que confirmam a ligação entre os dinossauros e as aves actuais.
Bir T-Rex'le mi? ( Ç.N : Tyrannosaurus Rex....
Começarias por onde, Dunc?
Herşeyin sonunda, uzaylıları yok eden silahlar ya da bombalar değildi ama Tanrı'nın naçizane yaratıkları, Tyrannosaurus Rex'lerdi.
Não foram as armas ou as bombas que derrotaram os extraterrestres, mas a mais humilde criatura de Deus o tiranossauro rex.
Şu anda burada pek canlı kalmamış olsa da T-Rex'in 2006'da fosilleri keşfedilen ataları bir zamanlar bu tepelerde kükrüyorlardı.
E pouca vida há agora por aqui, os antepassados do Tyrannosaurus Rex vaguearam em tempos por estas colinas, os seus fosseis só foram descobertos em 2006.
Ofisin burada olmalı. Tyrannosaurus Rex'in kafasında.
O teu escritório deve ser aqui, na cabeça de um Tiranossauro Rex.
Her şeyden çok Tyranosaur türünde kral dinozor olmak isterdim.
Queria ser o Tyrannosaurus Rex mais do que tudo no mundo.
Ama sokakta yürürken bir Tyrannosaurus rex'i bir dodoyu becerirken görürsen bana haber ver, anladın mı?
Mas se fores pela rua e vires um tiranossauro a violar um pássaro, avisa-me, entendes?
Mağara adamları, Tyrannosaurus Rex'le savaştı.
Ah, os homens das cavernas combateram o Tyranosaurus Rex.
Bayanlar ve baylar, Tyrannosaurus Rex!
Senhoras e Senhores, o Tiranossauro Rex!
Şu an için tyrannosaurus rex yalnızca 8-10 cm ve tamamiyle savunmasız.
Por enquanto, o Tiranossauros Rex tem apenas alguns centímetros de altura e está completamente exposto.
- Tyrannosaurus?
Tyranosaurus
Tyrannosaurus rex geldi.
- Sim. - O T Rex chegou.
Tyrannosaurus rex'in kaynaşmış çatalcığı olduğunu biliyor muydunuz?
Sabiam que o T Rex tinha a forcula fundida?
İnsanlarla Tyrannosaurus rex'in dövüşü mü?
É uma luta entre T Rex e Humanos?
So you think Bu bir Tyrannosaurus rex..... şimdi etrafında taşınırken.is Paris Hilton tarafından Iittle çantada?
Então achas que um Tiranosauro Rex... anda a ser levado por aí, numa bolsa, pela Paris Hilton?
Caroline ile tanış şimdiye kadar keşfedilen en iyi korunmuş Tyrannosaurus Rex.
Conheça Caroline... Um dos mais bem preservados Tiranossauros Rex já descoberto.
Tyrannosaurus, boynuzlu dinozorlarla ölümcül evrimsel silahlanma yarışına girmiş gibidir.
Os Tiranossauros parecem entregues a uma corrida bélica evolucionária com os dinossauros com chifres.
- Tyrannosaurus.
- Tyrannosauro!
Jura çağı, Tyrannosaurus Rex, orta parmak, tamam, bacak kemiği, ilk insan, çıtır çıtır.
Período Jurássico. Tiranossauro rex. Dedo do meio.