Wheeler перевод на португальский
922 параллельный перевод
Wheeler. " Cevap verelim mi?
Assinado, Wheeler. " Respondo?
Evet. Sevgili Wheeler :
Sim. " Caro Wheeler :
Galiba Wheeler Üssü'nde dinamit patlatıyorlar.
Parece que estão a dinamitar em Wheeler Field.
Japonlar Wheeler Üssü'nü bombalıyor!
Os japoneses estão a bombardear Wheeler Field!
Nihayet, adamlardan birinin Harry Wheeler olduğu anlaşılıyor. Hiç ara vermeden banka soymuş.
Identificar Harry Wheeler como um dos homens que assaltou o banco, não foi fácil.
Wheeler beş hafta öncesine kadar oradaydı.
O Wheeler esteve lá até há cinco semanas.
O'nun Wheeler'in kız arkadaşı olduğundan memnunum.
Estou contente que ela seja a miúda do Wheeler.
O Klüp Wheeler'in takıldığı yerlerden birisidir.
- É um dos poisos do Wheeler.
Eğer Wheeler ortaya çıkarsa, arabadaki yukarıdakilere haber veriyor asansör yerine merdivenleri kullandığında diğer ikisi Wheeler için hazırlanacak.
Se o Wheeler aparecer, o homem que está no carro, comunica com os outros que vão esperá-Io à porta do elevador.
Eğer bana sorarsan, Wheeler Peru yolunu yarılamış olur.
Cá para mim, ele está agora a caminho do Peru.
Baksana, Wheeler'ın ortaya çıkmaması fikrini hemen kafandan at.
Tira da cabeça que o Wheeler não vai aparecer.
Wheeler'in buraya geleceğin mi düşünelim?
Achas que o Wheeler estará por perto?
Sen Wheeler'ı istiyorsun.
- Queres o Wheeler.
Muhtemelen gündüzleri Wheeler ortalıkta gözükmez.
Não me parece que o Wheeler apareça em plena luz do dia.
Wheeler gibi bir adamla birlikte olan bir kadın ne ister bilemiyorum.
O que faz uma tipa daquelas com um homem como o Wheeler?
Wheeler.
- Wheeler.
Harry Wheeler'in arkadaşı yoktur.
- O Harry Wheeler não tem amigos.
Biz sadece Wheeler'i tespit ettik.
Só identificámos o Wheeler.
Wheeler ararsa, ona tehlikenin geçtiğini söylersin. Sonra da evden, apar topar ayrılırsın.
Quando o Wheeler ligar, dás-lhe o sinal e sais de lá depressa.
Bu da kim? Wheeler.
- O que foi?
Wheeler kızın evde olmadığını öğrendiğinde, belki ürküp kaçabilir.
- Quando lá chegar e não a vir, pode assustar-se e fugir.
Olduğun yerde kal, Wheeler! yakaladım onu!
Quieto, Wheeler!
Suç ortağına ne yaptın, Wheeler? Öldürdün mü onu?
O que fizeste ao teu parceiro, Wheeler?
Wheeler'i bulduklarında, para da bagajda mı olacak?
Quando encontrarem o Wheeler, também vão encontrar o dinheiro?
Wheeler'in aracının anahtarlarını bana ver.
Dá-me as chaves do carro do Wheeler.
Bildiğin gibi Wheeler zaten ortaya çıkacaktı.
- Sabias que o Wheeler ia aparecer. - Espera lá, Paddy.
Wheeler'in cesedini bu gece bulunacağı yere koymayı.
- Despejar o corpo do Wheeler para ser encontrado esta noite.
Wheeler buradaydı. Kızın evinde.
- O Wheeler foi ao apartamento dela.
Başka türlü de olamaz. Ve O elbetteki Wheeler'in yakına gelmesine izin vermeyecekti.
E não teria deixado o Wheeler aproximar-se tanto.
Wheeler bu gece 11 : 00 civarında buraya bir ziyaret gerçekleştirdi.
O Wheeler fez-nos uma visita hoje à noite por volta das onze.
Belki yanında bir adam olsun istemiştir Onu evinde izliyorum, Wheeler'i unutmasını istiyorum.
Deve pensar que só há um homem a vigiá-Io e quis distrai-Io.
Günlük kontrol. Size Harry Wheeler hakkında birkaç soru sormak istemiştik.
Gostaríamos de fazer umas perguntas sobre Harry Wheeler.
Harry Wheeler.
- Harry Wheeler.
Harry Wheeler'da kim?
- Quem é Harry Wheeler?
Harry Wheeler saat 11'de bu dairedeydi.
- Harry Wheeler esteve aqui esta noite, às onze horas. - Eu não estava cá às onze.
Eğer o adam Wheeler değilse, kimdi?
- Se não era o Wheeler, quem era?
Wheeler niye buraya gelmedi?
O que veio cá fazer o Wheeler?
Wheeler'in ortağı onu sırtından vurdu,
O sócio do Wheeler enganou-o.
Bu gece Wheeler'i vurup sessizce cesedi caddeye taşıdı.
Ele atirou sobre o Wheeler esta noite e deixou o corpo na rua.
Polis arabası hemen Wheeler'ınkinin arkasında.
- Uma patrulha atrás do carro.
Hayır, ben sadece Wheeler'e bir şey olmasını istemiyorum.
E de mi poderiam prescindir.
Bensiz Benny ve Wheeler gibi?
É o presidente.
- Merhaba Bay Wheeler.
- Olá, Sr. Wheeler.
- Sanırım tanıyorsunuz Bay Wheeler.
- Também me parece, Sr. Wheeler.
Ben eski dostun Pat Wheeler'ım.
O teu velho amigo Pat Wheeler.
Ha, sen Wheeler'in kızı demek istiyorsun.
Queres dizer a tipa do Wheeler.
Yapacak işlerimiz var.
O Wheeler morreu.
Wheeler ölmüş. Ne oldu?
- O que aconteceu?
Belki gelen Wheeler değildir.
Talvez não fosse o Wheeler.
Çünkü Wheeler bir uçağı uçurabilir, sense bunu yapamazsın.
- Porquê eu?
Sizin için uygun mu Bay Wheeler?
É isso que quer, Sr. Wheeler?