Wyck перевод на португальский
50 параллельный перевод
Van Wyck Londra'dan bildiriyor :
Telégrafo de Van Wyck, Londres :
Van Wyck ne olacak?
E a Van Wyck?
Oradaydım. Ve sonra... Van Wyck'e ulaştım.
E depois... cheguei à Van Wyck.
Hiç kimse Van Wyck'i altedemez derler ama, beyler, size söylüyorum :
Diz-se que ninguém vence, na Van Wyck. Mas, meus senhores, uma coisa vos digo...
Grand Central. Van Wyck.
A Grand Central, a Van Wyck.
Ben Wyck Thayer, Susan Ross Vakfı'nın başkanıyım.
O meu nome é Wyck Thayer, Presidente - da Fundação Susan Ross. - Wink?
- Wyck.
- Wyck!
Affedersiniz, Wyck, işimiz bitti gibi, değil mi?
Desculpe, Wyck, já estamos quase despachados?
Sence bu adamla ilgili yanlış mı düşünüyorum?
Achas que estou enganado quanto ao tal Wyck?
Şimdi seninle başlayalım, Wyck.
Comecemos por si, Wyck.
Ama Van Wyck'dan gitmeyin.
Não vá pela Van Wyck.
Van Wyck yolunda trafik çok kötü.
Há trânsito congestionado na Van Wyck.
Bu Bayan Van Wyck Bayan Deerborne. Bayan Rutherman.
Estas são a sra. Van Wyck, a sra. Deerborne e a sra. Rutherman.
Van Wyck otoyolundan Queensboro Köprüsü'ne çık lütfen.
Por favor, vá pela Van Wyck até à Ponte de Queensboro.
Bu harika.
Legal. VIA ESPRESSA NASSAU / VAN WYCK AEROPORTO KENNEDY A 2.5 KM O que ele vai fazer, comê-la?
- Van Wyck'in güneyi.
A sul de Van Wyck.
Wyck Theissens, New York ve Paris'deki bir tasarımcı.
Wyck Theissens era designer de roupas em Nova Iorque e Paris.
Wyck Theissens'le ne ilişkiniz var?
Qual a vossa ligação com o Wyck Theissens?
Evet, koleksiyon biter bitmez Wyck onunla işimizin biteceğini söyledi.
Assim que acabássemos a colecção, o Wyck disse-lhe que íamos parar.
İki gece önce de San Francisco'da bir oteldeki şu yemekten sonra Wyck ve o ciddi bir kavga ettiler.
E há duas noites, depois de um jantar num hotel em São Francisco, ele e o Wyck discutiram muito.
Size Wyck Theissens hakkında birkaç soru sormamız gerek.
Precisamos fazer algumas perguntas sobre Wyck Theissens.
Wyck kendi kariyerini, kendisi raydan çıkardı.
A carreira do Wyck saiu dos trilhos por culpa dele mesmo.
Ayrıca Wyck Theissens cinayetinde şüphelisin. Ben mi?
E também é suspeito do assassínio do Wyck Theissens.
Tamam, mesele şu ki Wyck ve Duval geçen gece yemekte tartıştılar.
O assunto é o seguinte, o Wyck e o Duval discutiram ao jantar na outra noite.
Wyck birkaç tane çocuk getirmişti Tony'nin orada olmasına kızdı.
O Wyck trouxe uns jovens, e ficou irritado ao ver o Tony lá.
Wyck öldü.
O Wyck está morto.
Wyck Theissens cinayeti için geldik.
Queremos falar sobre o Wyck Theissens.
Wyck'le ben bir olmuştuk hep.
Começámos juntos, eu e o Wyck.
Wyck'e hiçbir şey yapmadım ben.
Não fiz nada ao Wyck.
Wyck buradaki herkese, her şey konusunda itiraz ederdi.
O Wyck recusou-se a fazer qualquer coisa connosco.
Wyck mi?
O Wyck?
Wyck Redgrave'dan nefret ederdi.
O Wyck odiava o Redgrave.
Moda dünyasında ne kadar yanlış varsa o adamda toplanmıştı derdi hep.
Ele era tudo de mal no mundo da moda. Na opinião do Wyck.
Evet. Wyck için yapacağız.
- Sim, nós vamos fazer pelo Wyck.
Tristan bunu giyecekti ve Wyck'de o sırada defilenin finalini yapacaktı.
O Tristan ia desfilar com ela e o Wyck fechava o desfile com ele.
Ne istiyorsunuz? Wyck Theissens'ın ölümü yüzünden biraz daha tartışmak için geldiniz, değil mi?
Vieram outra vez atormentar-me, sobre a morte do Wyck Theissens?
Wyck'nin dönüşündeki yüzü ben olmalıydım.
Era para ser a cara no regresso do Wyck.
Wyck Halsey.
Wyck Halsey.
Hayır Wyck, bu doğru değil.
Não, Wyck, isso não é verdade.
Belediye başkanı Van Wyck seninle konuşmak istiyor.
O Presidente da Câmara, Van Wyck, adoraria falar contigo quando tiveres um momento.
Başkan Van Wyck, bu Henry Robertson.
Presidente Van Wyck, este é o Henry Robertson.
Bundan dolayı, Belediye Reisi Van Wyck'dan Knick'i şehir kontrolüne almayı düşünmesini söyledim.
Por isso, pedi ao Presidente Van Wyck que considerasse a hipótese de a câmara ficar responsável pelo Knick. Apoiado.
Ve yolda giderken bu hoş bayanı mutlak bir ölümden kurtarmak için durdu.
E pelo caminho, parou para salvar esta senhora simpática da morte certa, na via "Van Wyck".
Eldon Wyck adında bir avukatmış.
- Um advogado, Eldon Wyck.
Wyck ile geçen sene ajanlar görüştüğünde Lewis için, "güvenilir, örnek bir çalışan." demiş.
Ao interrogarem o Wyck no ano passado, ele disse que Lewis era um funcionário leal e exemplar.
- Ama bu Eldon Wyck'i açıklamıyor.
- Isso não explica o Eldon Wyck.
Eldon Wyck hakkında soru sorulduğunda Ryan Hardy ona, "Joe Carroll'dan bu yana en kötü seri katil." dedi.
"Ao falar de Eldon Wyck Ryan Hardy chamou-o, do pior assassino em série desde o Joe Carroll."
Gördün mü, Wyck?
Estás a ver, Wyck?
Tamam, siz ikiniz paris bize bilet almak, Gümrüksüz dükkan içine pop gidiyor ı'm.
É a última vez que apanho a estrada Van Wyck.