Yoyo перевод на португальский
45 параллельный перевод
Bernini kardeşler, canlı yoyo gibiler.
Os irmãos Bernini, os io-iôs humanos
O Muzzy, canlı yoyo olarak harikaydınız.
Oh, Muzzy, adorámo-la a si e aos io-iôs humanos.
Şu beyaz ceketli yoyo kim?
Quem é o otário de casaco branco?
Yoyo gibi girip çıkıyorlar.
Entram e saem como iô-iôs. E este é MacNaughton -
Yoyo bile oynayamazsınız.
Você não pode jogar Com este yo-yô.
Biliyor musun, kendime bir yoyo almayı düşünüyorum.
Sabes que estou a pensar comprar um ioiô.
- "Papayoyo's" gibi görünüyor.
- Parece "Papa Yoyo's"!
- "Papayoyo's" yazıyor.
- Diz, "Papa Yoyo".
Ya da en azından penisimi bir yoyo gibi kullanıp etrafta gezinebilirim.
Mas se não pudesse, pelo menos usaria o meu pénis como um saltitão... e talvez fosse um bom meio de transporte.
O bacaklarla insanı yoyo gibi oynar.
Caramba! Tem pernas que nunca mais acabam!
Ah Yo-yo,
ohhhh... o yoyo!
Ben yoyo değilim!
Eu não sou um ioiô!
Evet, şu kemancı. Yoyo Ma.
Sim, o violinista Yo-Yo Ma.
- Yavaş! Yoyo uyuyor.
O ioiô está a dormir.
Yo-yo'nu unutma.
Não te esqueças do teu Yoyo.
Harika bir şey.
Yoyo fixe!
Yoyo, gözünü bunlardan ayırma.
Yoyo, eles que fiquem assim, até novas ordens.
Hayır, ama Taha'yı görmek için iyi bir bahane bulursak... Yoyo bizi asansörün oradan geçirmek zorunda.
Não, mas se formos falar com o Taha, vão-nos levar para o elevador.
Lana ile arandaki bu yoyo olayı var ya? Son bulmalı.
Esta situação indecisa entre ti e a Lana vai acabar.
YoYo için sıraya girebilirsin.
Pode pôr-se na fila para brincar com o ioiô.
Asık suratlı bir Yoyo gördün mü buralarda?
Viste a um pequeno Yoyo de cara alongada?
Yaramaz yaramaz Yoyo!
Yoyo, mau, mau!
- Yani yoyo gibi yukarı aşağı değil.
- Bem, não é de cima abaixo como um ioiô.
- Yoyo mu?
- Um iô-iô?
- Ağız spreyi, yoyo.
Spray? Um yoyo?
Yapabilir miyim bilmiyorum. Bildiğim tek diyet yoyo diyeti :
Não sei se consigo, sou da dieta do Yo-Yo.
Bir yoyo gibi aşağı yukarı sallanıyorsun.
Andas para cima e para baixo como um iô-iô!
Sonraki, saçlarıma yoyo sıkıştırdığımda.
A seguir, quando fiquei com as minhas molas agarradas ao cabelo.
Harika, bunlarla bir yoyo alabilirim.
Óptimo, posso trocá-las por um ioiô! - Orelhas Grandes.
Sana söylemeye çalıştım, Yoyo.
Tentei dizer-te, Yoyo.
Çocukken diğer çocuklar bana Duncan desin diye Duncan yoyo taşımaya başlamıştım.
Uma vez, andei com um ioiô da Duncan, na esperança de que me chamassem Duncan.
Yoyo ister misin?
Queres um ioiô?
- Yoyo gibi inişli çıkışlı biri.
- Não. Ela sobe e desce como um ió-ió.
* Yoyo gibi asılı bırakma beni *
Não me deixes pendurado como um iô-iô
* Sakın yoyo gibi asılı bırakma beni *
Não me deixes pendurado como um iô-iô
Yoyo ile konuştun mu?
Diz-me... falaste com a Yoyo?
Nerede, Yoyo?
Onde, Yo-Yo?
Ayrıca testisleri de bozuk bir yoyo gibi sallanıyordu.
Além disso, os testículos dele estavam a se movimentar como um ioiô.
Bir yoyo kardeşim için yeterliydi.
Um ioiô é o suficiente para o meu irmão.
Arthur Delacroix'in yanında yoyo vardı.
Arthur Delacroix tinha um yo-yo com ele.
S01E08 "Kmag Yoyo ( Kıçımı öp, tek başınasın )" Çeviri : patasana01
Temporada 01 Episódio 08 "Kmag Yoyo"
Yani bir yoyo gibi aynı noktaya geri dönüyorsun.
Então, você volta ao mesmo local como um "iô-iô".
Yıllarca birçok yoyo diyeti denedikten sonra yalnızca beslenme düzenime birçok bitki bazlı gıda ekleyerek yaşam tarzımı değiştirmeye karar verdim.
Depois de tentar várias dietas ioió ao longo dos anos, decidi mudar o meu estilo de vida, incorporando simplesmente muitos alimentos à base de plantas na minha dieta.
Holmes'tan, Yo-Yo'dan ve Hee Haw Honies'ten sonra geliyor.
Sim, logo a seguir a Holmes and Yoyo e Hee Haw Honeys.
- Yoyo mu?
- Um yo-yo?