Zafar перевод на португальский
47 параллельный перевод
Ve İngiliz Hükümeti Bahadur Shah Zafar'ın iki oğlunu ve bir torununu... Rehan! -... tam burada öldürdü, tam olarak burda, arkanda.
E o governo britânico matou dois filhos e um neto de Bahadur Shah Zafar, aí mesmo, atrás de ti.
- Hoşçakalın. Gidelim, Zafar.
Adeus vamos, Zafar
İsmin Zafar Khalid.
O teu nome é Zafar Khalid.
- Sen Zafar Khalid'in kız arkadaşı mısın?
- É a namorada do Zafar Khalid?
Ne zamandır Zafar Khalid ile görüşüyorsun?
Há quanto tempo conhece o Zafar Khalid?
O halde neden Zafar Marwat ile yalnız görüşmek istedin?
Porque te encontraste sozinho com o Marwat?
Beni dinleyin, eğer birisi sorarsa, Zafar'ın kuzenleri olduğunuzu söyleyin.
Escute se alguém perguntar diga que são primos de Zafar.
Zafar buranın kabadayısı mı?
Zafar é o chefão daqui?
Buralarda millete gizliden gizliden kıyak yapan benimdir... Ama bir keresinde benim için kıyak yapan Zafardı
Eu faço favores às pessoas o tempo todo mas Zafar mexeu os pauzinhos para mim uma vez.
Ama gitmeden önce, bizi Zafar ile tanıştırmayacak mısın?
Antes de sair você não vai nos apresentar a Zafar?
Zafar, Senin için müziiğin ne anlama geldiğini biliyorum... ama başka sorumlulukların da var, değil mi?
Zafar, eu sei o que a música significa para você mas você tem outras responsabilidades também, não é?
Gerçekçi ol, Zafar... Hobi olarak müzik güzeldir.
Seja prático, Zafar música é boa como um hobby.
Birşeyi aklından çıkarma, Zafar... Müzisyenlikte başarısız olursan, Seni ASLA affetmem.
Lembre-se de uma coisa Zafar se você deixar de fazer música eu nunca mais vou te perdoar.
Zafar...
Zafar
Zafar... Babam kasap bıçağını kullanmam için beni zorlamıştı
Zafar meu pai enfiou uma faca de açougueiro na minha mão
Zafar'a sorabilirsin...
Você pode perguntar a Zafar.
Zafar's eşyaları ile geri döneceğim..
Eu volto com o material de Zafar.
Zafar, sen beni bekle.
Zafar, espere por mim.
Zafar, çıldırdın mı sen?
Zafar, você está louco?
Bu bizim Koçumuz, Zafar.
Este é o nosso treinador, Zafar.
Sonra Lali, Zafar ve Panditji ile Ben... senin tabutunu krematoryuma * taşıyorduk.
Então eu, Lali, Zafar e Panditji levamos o seu caixão para o crematório.
- Zafar.
Zafar.
Bu da benim nişanlım, Zafar.
E este é o meu noivo Zafar.
Efendim, Zafar'i nerden tanıyorsunuz?
Senhora como conhece Zafar?
Vah Zafar Vah!
Que bom Zafar!
Zafar ile aranızda birşeyler var galiba.
Você já conhecia Zafar.
Sen ciddi misin, Zafar?
Você está falando sério, Zafar?
Başka bir seçeneğimiz var mı, Zafar?
Você tem outra opção, Zafar?
Zafar... Lali... Neetu Hanım...
Zafar, Lali Neetu senhora por uma vez por favor, acreditem no que estou dizendo.
Zafar... Zafar... Zafar...
Zafar
Benim birikimlerimin toplamı 300.000 civarında 125.000 rupee Zafar'in babasının bakımı için...
Minhas poupanças e outros investimentos somam cerca de 300.000. 125.000 é para o tratamento do pai de Zafar
Peki ya Zafar?
E quanto a Zafar?
Zafar şu an bunları dinlemek için hazır değil
Zafar não está pronto para ouvir
Alo Zafar Büyük ikramiyeyi kazandık!
Olá Zafar ganhamos o jackpot!
Zafar bir inek kadar masumdur... bir artist.
Zafar é tão inocente quanto uma vaca um artista.
Efendim... Lütfen Zafar'in planı hakkında iyi düşünün
Senhor por favor pense no plano de Zafar.
- Zafar Hasani adındaki Afgan bir tüccar üssün dışında gözaltına alınmış.
Um comerciante afegão, Zafar Hasani, foi detido fora da base.
Zafar Hasani kimdi peki?
Então, quem é Zafar Hasani?
Zafar kardeşi Malik Hasani'yle birlikte yaşıyormuş. Afganistan Ordusu'nda komando ekibinde eğitim almış.
Zafar vivia com o irmão, Malik Hasani, que treinou o comando da brigada ANA.
Afgan keşif kolundaki yapısal hasarın aldığı şekli analiz ettiğimizde Zafar da ortalama 0.5 kilogram yuttu.
Ao analisar o padrão do dano estrutural do posto de combate afegão, o Zafar também ingeriu cerca de meio quilo.
Zafar Al-Mulk
Zafar Al-Mulk
Tek dostum Zafar olacak.
Zafar virá.
Zafar böyledir işte!
Zafar é demais!
Hayır, Zafar.
Não Zafar.
- Zafar.
Zaffar.