Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ Z ] / Zalım

Zalım перевод на португальский

92 параллельный перевод
İçlerine sızalım.
lnfiltrar o bando.
Arızalımı?
Está partido?
Tıbbi hologramımız Bay Marseilles'i tedavi etmeyi reddediyor. Arızalımısın?
Nosso médico Holográfico se recusa à atender o Sr. Marseilles.
- İçine sızalım!
- Vamos entrar à socapa.
- O zaman ortalarından sızalım.
- Metemo-nos pelo meio.
- Brian, bu kadar "zalım" olma.
- Brian, não sejas crú-el.
" Haydi Vegas'a gidip sarhoş olup sızalım!
"Vamos a Las Vegas, bebemos até cair e comemos umas gajas".
Haydi sızalım.
Vamos lá hackear.
- Telefonunuz arızalı mı?
- O seu telefone está avariado?
O zaman araçlarımız arızalıdır derim.
Então, diria que os instrumentos estão avariados.
Beş tankım arızalı durumda.
Tenho cinco tanques destruídos.
Arızalı bir robot olamaz mı?
O que te assusta num robot avariado?
Bay Hagopian arızalı bir tekne için biraz fiberglas reçine, fırçalar, araç gereç, iç kısım için motor parçaları yakıt deposu ve borusuna ihtiyacımız var.
Sr. Hagopian, precisamos de fibra de vidro para um casco rebentado... Resina, escovas, instrumentos, peças de motor, - isto para a parte interna, não a externa - tanques de combustível, tubo de combustível...
Fonksiyonlarımın çoğu arızalı, ve bir biftek muamelesi görüyorum.
A maior parte das minhas funções avariou-se e estou a ser tratado como um bife.
En büyük heyecanı, arızalı bir F-14'le, görüş sıfıra inmişken... bozuk iniş takımlarıyla, sallanıp duran bir uçak gemisine inerken yaşamıştım.
A maior emoção que já tive, foi quando aterrei um F-14 avariado... com o nariz descontrolado, no convés de um porta-aviões, com visibilidade zero.
Moturun sesinden, kam milinin arızalı olduğunu anlardım ama şimdi kam milinin nerede olduğunu ve nasıl söküleceğine dair en ufak fikrim yok.
Eu sabia pelo som do motor que o eixo central tinha uma engrenagem solta mas eu não tinha a menor ideia de onde era o eixo central ou como removê-lo.
Sanırım arızalı.
Acho que está avariado.
- Arızalı mı?
- Isto avariou?
" Ben mi arızalıyım?
" Eu, a passar das marcas?
Birkaç ay sonra, oksijen tankının içindeki arızalı bir kablonun, karıştırma sırasında kıvılcım çıkardığı ve Odyssey'deki patlamaya yol açtığına karar verildi.
Nos meses seguintes, concluiu-se... que uma bobina danificada no tanque de oxigénio líquido... fez faísca quando o pressurizámos, provocando a explosão.
Ama artık arızalıyım.
Mas, agora, sou material de refugo.
Telefonunuz arızalı mı?
Têm o telefone avariado?
Oyunun bozulup bozulmadığını benim ihmalkarlığım yüzünden sonsuza dek arızalı kalıp kalmayacağını söyleyebilmemin tek yolu var o da eXistenZ i güvenilir biriyle oynamak.
A única forma de eu dizer se o jogo não foi contaminado, se o casulo não foi danificado para sempre devido à minha negligência, é jogando o eXistenZ com uma pessoa amiga.
Göz implantımın arızalı olduğunu düşünüyordum.
Primeiro pensei que era um mau... funcionamento de meu implante ocular.
Bay Tyler, efendim,... arızalı bir motor ve tüpteki tek torpido ile bir destroyeri haklamayı mı düşünüyorsunuz?
Vai combater um "Destroyer", com um torpedo e um motor avariado?
Arızalı mı!
Está avariada?
Arızalı kablolara mı bakıyorsun?
Procuras fios com defeito?
Otomatik iniş sisteminiz arızalı mı?
O vosso sistema de aterragem automática está avariado?
Arızalı bir okul otobüsünde mahsur kaldık. Başımız büyük dertte.
Nós estamos presos em um ônibus escolar quebrado... fora de leste 9, e estamos com sérios problemas.
Doğu 9 otobanında arızalı bir okul otobüsünde... mahsur kaldık ve yardım gelmezse... bir şey bizi öldürecek.
Estamos presos em um ônibus escolar quebrado fora de leste 9... e alguma coisa vai nos matar... se não conseguirmos ajuda de fora daqui imediatamente.
Tatlım, kamyonetim hala arızalı. Giderken beni bırakabilir misin?
A carrinha não pega, Podes dar-me boleia?
Araban arızalı mı?
O teu carro avariou-se?
Bu şey arızalı mı?
Estará com problemas?
Wilmore ve Casey yolu temizleyemiyorlar çünkü ekipmanlar arızalı mı?
Não podem desimpedir a estrada, Porque o equipamento avariou?
Bu tuvalet arızalı mı?
A casa de banho está avariada?
Arızalı mı? Sence Korkunç Yasutami cinayet işleyecek kapasiteye sahip mi?
Pensa que Yasutani o Terrível seria capaz de matar?
Pardon, sanırım arızalı biri var içeride.
Aparentemente estamos a meio duma briga.
Hastanedeki tüm tuvaletler arızalı mı?
Todas as casas de banho deste hospital estão fora de serviço?
Sanırım. gerçekten de arızalısın sen.
Começo a pensar que possas ter um problema qualquer.
Arızalı mı?
Pavio?
- Arızalı mı?
- O que se passa com isto?
Doktor Pratt sistemin arızalı olduğunu biliyordu, düzeltmeye yardım etmeye çalıştı.
O Dr. Pratt sabia que o sistema tem falhas e tentou ajudar.
Onu koruma amaçlı aldım ve güvende olduğumu bilmek istedim ve kullanmayı öğrenmenin iyi bir şey olduğunu düşündüm. - Aynı fikirdeyim. Shirley ateşli silahlar eğitmeninden üç ders almıştı ve eğitmen son derste Shirley'nin CCI.22 kalibrelik mermi kullandığını ve silahı arızalı olduğu için bazen yere yanmamış mermi düşürdüğünü söylemişti.
Ela tinha três lições com um instrutor de armas quem disse que na sua última aula ela estava usando CCI.22-munição calibre e sua arma malfunctioned e que por vezes ejecte viver rodadas para o terreno.
Alt katın lavabosu arızalı bu yüzden üst kattakini kullanman lazım.
A pia está partida em baixo, usa uma ao cimo das escadas.
Sanırım radyatör arızalı.
Acho que o radiador está solto.
Diğer bazı musluklara, arızalı kablolara ve tehlikeli kalıp formlarına bakacak vaktin var mı?
- Tens tempo de ver mais umas quantas fugas, ligações defeituosas e locais com bolor?
Hafızalı süngerlilerden var mı? *
Tem algum com poliuretano?
Arızalı parçayı diğer jakuzilerden alırım diye düşünmüştüm.
Eu pensei que talvez pudesse... Pegar uma peça de outro Jacuzzi.
Balık hafızalı falan mısın?
Tens uma memória curta ou algo assim?
Eğer senin gibi arızalı birisi bile her sabah yatağından kalkabiliyorsa sanırım bir tek seremoniyi halledebilirim.
Se alguém tão traumatizado como tu consegue sair da cama, todas as manhãs, acho que consigo enfrentar uma simples cerimónia de entrega de prémios.
Bu yüzden her nerenden arızalı olursan ol, artık sen de bana kaşı nazik davranmaya başlasan iyi edersin. Aksi halde, her ne kadar istiyor olsam da, bundan böyle sana bacaklarımı göstermek haram olsun bana.
Portanto, seja qual for o teu problema, é bom que comeces a ser bom para mim, ou deixo de abrir as pernas para ti, por muito que possa querer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]