Fırt перевод на русский
5,557 параллельный перевод
Sınıfın tepesinde devasa bir fırtına bulutu varmış gibi davranıyorsun.
Кажется, что над всем классом нависает огромная грозовая туча.
Fırtınalar ve kötü hava.
Штормы и ненастье.
Gerçekten. İğnelerimizi yapardı. Çocuklarımız hasta olduğunda kar fırtınalarında bile çıkıp gelirdi.
Она делала нам прививки, она... приходила к нам в бураны, когда наши дети болели.
Fırtına geçene kadar birbirimize sarılırdık.
А прижимались друг к другу, пока гроза не утихнет.
Denizde çıkacak fırtınalara karşı cilalanmış.
Навощён, чтоб никакой шторм его не взял.
- Fırtınadan.
- Буря.
Fırtınaları çok severim.
Люблю грозы.
Fırtına koparken yatağımızdaki gibi, değil mi?
Ты имеешь в виду нашу кровать в грозу.
.. fırtınalı havalarda dışarı hiç çıkmıyorum.
Так что в грозу сижу дома.
Biz de beyin fırtınasının şiddetini arttırdık.
Так что у нас появилось дикое мозговое торнадо.
Evet, hayatımız acayip fırtınalı.
Да, наши жизни - безумны.
Bir fırt ister misin?
Хочешь нюхнуть?
Bir fırt çekebilir miyiz?
Эй, а может... еще закинемся?
Büyük fırtına sırasında mazgallarda ayakta durduğunu kendi gözlerimle şahit oldum.
Я своими глазами видел ее, стоящую на замковой стене во время грозы.
Sadece kalbimde fırtına koparanlara.
Только тем, которые вызывают бурю в моем сердце.
Kendini kolla, fırtına geliyor.
Бурю нужно переждать.
Mars'taki toz zerresini görebiliyorlar ama kimse bu üzerimize gelen devasa kar fırtınasının farkına varmamış mı yani?
Они видят пылинки на Марсе, но никто не заметил, что на нас надвигается снежная буря.
Dışarıda kar fırtınası var tatlım.
Все из-за метели, милая.
Dışarısı çok tehlikeli, fırtına dinene kadar beklemelisiniz diyor.
Что это опасно и надо подождать, пока не кончится буря.
- Fırtına, radyo direklerini de vurmuş olmalı.
Наверное, буря повредила радиостанции.
- Kar fırtınası başladığından beri.
С тех пор, как началась буря.
O gece karanlıkta uluyan o kar fırtınasında dileğim yerine geldi.
И в эту ночь в темноте и в завывании вьюги мое желание сбылось.
Aslında daha yakına getirecektik ama sonra fırtına çıkınca yol bozdu, ilerleyemedik.
Мы хотели подъехать ближе, но налетел ураган, дорогу завалило. Мы не смогли расчистить её.
Fırtına başladığında arkadaşlarını güvenli bir yere götürdün.
Налетел шторм, и ты привёл своих людей в безопасность.
Anlaşılan Doğu Yakası'nda büyük fırtına varmış.
Кажется, по всему западному побережью сильная буря.
Ama bu fırtına, biz Kuzeyliler için bir talih kuşu gibi.
Но к счастью для нас, северян, разразилась снежная буря.
Fırtına Kargaları dün gece kaçtı.
Ночью ускакали Во́роны-Буревестники.
Ben genç bir adamken, hatırlanan en büyük fırtınada doğan bir bebeğin hikayesini dinlemiştim.
В молодости я слышал историю о ребёнке, родившемся во время величайшей бури.
- Sizinkilerden bir fırt tattırırsınız.
Отлей своего.
Fırtınayla ilgili muhtemelen.
Скорее всего, виноват ураган.
Hayır sanırım fırtına baz istasyonlarını bozdu.
Нет, наверное ураган вырубил вышки сотовой связи.
Bilirsin böyle fırtınalar için bir efsane vardır.
Знаешь, есть одна легенда о таком же шторме.
Fırtına bulutlarının aynı böyle olduğu bir gecede, hayalet avcılar ortaya çıkıyor.
В тучах, точно таких же, как эти, появляются призрачные охотники.
İki McGill mahkeme salonlarında fırtına gibi esiyor. Yanlışları düzeltip, kötü adamları yakalıyor. Bir de deli gibi para kazanıyor.
Два Макгилла, бок о бок штурмующие одну высоту за другой, исправляя нарушителей, побеждая плохих парней и зарабатывая горы денег вдобавок.
Fırtına mı bekleniyor?
Мы ожидаем шторм?
- Sardalya fırtınası inşallah.
- Шторм приносит много кильки, по воле бога.
Çöl Fırtınası Harekâtı.
Операция "Буря в Пустыне".
Şirket üzerimize ateş fırtınası yağdırdı.
Компания обрушила на нас гром и молнию.
Aptal, beyinsiz arada kalmış bir homosun ve kum fırtınasında kalmış eşcinsel bir cihatçıdan bile daha kolay ağlıyorsun.
Ты полоумный полу-педераст, который начинает плакать быстрее, чем гей-джихад во время песчаной бури.
Medyum değilim ama yeni bir fırtınalı, seksi, glee kulübü aşkı geliyor gibi görünüyor.
Знаете, я не экстрасенс, но предсказываю очередные бурные и романтические отношения между двумя хористами.
Fırtına diniyor.
Буря кончилась.
Kısa listem aslında oldukça uzun bu yüzden beyin fırtınasına başlamalıyız.
У меня большой список песен, так что нужно начать выбирать прямо сейчас.
Ve sonra sekiz saatlik beyin fırtınası aşaması başlıyor.
А потом начинается восьмичасовая пытка.
"Kar fırtınasındaki tavşan."
"Кролик в метель."
"Özgürlük, o korkunç sözcük fırtınanın savaş arabalarının üstüne yazılmıştır."
Свобода, это ужасное слово, начертанное на колеснице бурь.
"Fırtına ve şimşeği çağırmış gibi."
И вызвал гром и молнию ".
Fırtına geliyor, canımın içi. En karanlık şeytanların da o fırtınayla birlikte geliyor.
Грядет буря, дорогуша, и твои темные демоны поднимут голову.
Fırtına dindiğinde Nanda Parbat'a döneceğim.
Когда буря утихнет, я вернусь в Нанда Парбат.
Fırtına dindi.
Буря улеглась.
Fırtınayı yakalamamız gerek.
Надо поймать грозу!
- Sabah da bir 4.sınıf öğrencisinin sırt çantasında eroin bulduk.
И мы нашли героин в рюкзаке у 4-клашки.