Inside перевод на русский
85 параллельный перевод
Sinirlisin, yorgunsun içeri gir de, yat biraz.
You're upset, you're worn-out Go inside, go lie down
İçimizde bir karmaşa var Bizi neyin beklediğini kim bilebilir
Где-то внутри нас находится сила. ♪ Somewhere ♪ Inside something there is
İçin için kederleniyorum
I feel a little sad inside
Indian Giver, Face the Music, Inside Dope, Off the WaII,
У нас тут Indian Giver, Face the Music, Inside Dope, Off the Wall, Cat's Sight,
# Givin'me everything inside and out and #
# Givin'me very thing # # Inside and out and #
# Giving me everything inside and out and #
# Giving me everything inside and out and #
İçteki yürek olduğu yerde durmayı başaran bir seyyahtı.
The ticker inside was that the traveler who is still there
Inside Amber. - Amanda's Ride.
"Внутри Эмбэр", "Поездка Аманды".
O satırları tamamen ezberleyene kadar çalışacağım.
Я буду учить реплики, пока не вызубрю. inside out.
Inside Access programından.
Я обладаю доступом к секретным данным.
Kendimizi onların yerine koymaya ve bize onların gözüyle bakmaya çalışmalıyız.
That's what I call empathy. Мы должны попытаться поместить себя вовнутрь их шкуры... We must try to put ourselves inside their skin и взглянуть на нас через их глаза...
Bir hamlede de uzanabilirsiniz.
OR YOU START ON THE INSIDE AND REACH UP AND DO ONE GRAB.
İçimde konuşan Bu dil
This is the tongue That speaks on the inside
Gömleğin tersyüz olmuş.
Твоя майка наизнанку ( inside out ).
"Gömleğin tersyüz olmuş." ne demek?
Что это значит, "inside out"?
Senin de söylediğin gibi, ters-yüz.
Как ты говоришь, "inside out" ( наизнанку ).
# İçine dolan kızgınlığa veda et
Say good night to the anger that swells inside you
♫ Sıcak hissediyorum kendimi seninleyken?
When I'm with you, I feel warm inside
"Inside Schwartz, 21."
- "Тайны Шварца",
Burada içeride bir şey
* Something here inside *
Nuclear fission was the first time anyone had released the enormous forces inside the nucleus artificially.
¬ первые € дерным делением были искусственно освобождены огромные силы внутри € дра.
Uranium gave mankind the means to tap into the vast, seething energy inside the nucleus and turn it to its own uses.
" ран дал человечеству средства использовать обширную, кип € щую энергию € дра и использовать ее в своих собственных цел € х.
Bu kişi BİRİM'den Albay Oduya olarak teşhis edildi. Ve bu görüntüler canlı yayından. Bu kişi General Austin Pierce.
Человек на фотографии был опознан как полковник Одуя из Британского управления разведки и здесь показано прибытие генерала Остина Пирса представляющего американские военные силы,'he's heading inside Downing Street right now.'
- Bu, aklındaki film için - Bu, aklındaki film için
¶ It's for that movie Inside your head ¶
* Biliyorum, biliyorum, biliyorum * * Kalbimin derinlerinde *
* oh, I know, I know, I know * * deep down inside me... *
"İçerden" in büyük bir hayranıyım.
я большая фанатка "Inside"
İçerideki kaynağınız olup gerçekten neler olup bittiğini öğrenebilirim.
I think I could be your inside source And get the scoop on what's really going on here.
İçeride de gazeteci olabilir.
There might be reporters on the inside.
Masadaki yerine tekrar gitmiş olabilir.
It may have found its way back inside the table.
Ray Donovan ve Sydney Manning'in kendilerini Spokane'deki benzin istasyonuna kapamasının üstünden 2 saat geçti.
It has now been 2 hours since Ray Donovan and Sydney Manning locked themselves inside this Spokane gas station.
İçerde geçen 15 yıl insanda iz bırakır.
15 years inside makes an impression.
Ritüelleri ezbere biliyor.
He knows the rituals inside out.
O kadar iyi ki senin içinde daha önce kimsenin ulasamadigi bir yerlere ulasiyor.
Так хорошо... that is achieving something inside even you knew that you were there'.
İçerideki kaynaklarıma göre, Kuzey Kalifornia'da büyük bir oyuncu ortaya çıkmış.
My sources inside Oaktown's gang unit say a major player surfaced in northern Cali-
Biliyorum partide önemli insanlar var.
Okay, I understand there are very important people inside the party.
I'm Hurting Inside.
"Мне больно внутри".
" Aktörlerin İçinden Stüdyosu'nda okumak istiyorum.
Я хочу пойти на "Inside the Actors'Studio".
Çünkü Aktörler Stüdyosu seçmelerinde esas adamı tam 12'den vurdum.
Я с блеском выступил на своем прослушивании в Inside Actors Studio лично перед самым главным чуваком.
Kibar olmak sizin içinizde!
Being nice is about what's inside you!
Ve diğer takım size gelmeye çalıştığında derinlere inip kremli bölümünüze ineceksiniz.
And when that other team tries to come at you, that's when you gotta reach deep down, right down to your creamy center - that place, that place, inside you where all the gooey happy
O içindeki iyilik bizim tanıdığımız en tatlı Butters yapıyor seni!
That gooey goodness inside you that makes you the butteriest Butters we know.
Eric, sana söylemiştim herkesin içinde kayganlığı vardır. Hislerin ve merhametin geldiği yer orasıdır.
Oh, well, Eric, I told you, everyone has a creamy filling inside them where all the feelings of compassion and joy come from.
"Inside 2"'yi yazmam için beni İtalyaya gönderdiler, ve şimdi hikayeyi gerçek isimlerle göndermiştim.
Они отправили меня в Италию писать "Изнутри-2", и в этот раз я дал им реальную историю с настоящими именами.
Inside filminde iş ile arkadaşlığı karıştırmak çokta iyi sonuçlanmamıştı.
Попытка совместить бизнес и дружбу провалилась ещё с правами на экранизацию "Изнутри".
Inside dada aynısını yaptım ve hayatım tam anlamıyla aynı kaldı.
Я и так всё сгладил в "Изнутри", и моя жизнь ничуть не изменилась.
Şok etmek benim Inside Out kitabında dikkat çekmemi sağladı.
Шок ценен - вот почему "Изнутри" привлек столько внимания.
Sonra da, Inside'daki boş kafalı sarışını ve Inside Out'taki babasıyla sorunları olan altın kızı gördüm.
А с тех пор я лишь пустоголовая блондинка в "Изнутри" и брошенная отцом девочка из книги "Наизнанку".
- Hayır.
# The elephant won't forget what it's like inside his cage
O zaman aramaya devam edeceğiz.
* Это чувство внутри меня слегка смешно * в ™ Є this feeling inside в ™ Є * я не из тех людей, кому * * прятаться легко * * нет у меня много денег * * но, ах, если бы были *
Bu yakında olabilir sonuçta "İnside",
А это может скоро случится, потому что "Изнутри"
d That your fate is justified d d and I know d d yes, I know down deep inside d d you're the one I want d Peki, öyleyse- -
Что ж, ладно...