Knife перевод на русский
58 параллельный перевод
Knife River'daki bölge finallerine kadar onca yolu uçuş hareketinin kurallara aykırı olduğunu öğrenmek için gitmişim.
Я дошла в Найф Ривер до финала округа, чтобы только там узнать о том, что броски "мельницей" - запрещены!
Knife River'da biraz çalarız diyorduk, ama kamyonetimizin lastiği patladı.
Мы должны были играть в Найф Ривер, но у фургончика спустило колесо.
Neredeyse "Shout" ı çaldıkları noktadayız. "Mack the Knife" - "New York, New York."
- Скоро они на свадьбах будут играть "Крик" - "Мэкки-нож." - "Нью-Йорк, Нью-Йорк".
Ona "Hey Jimmy,'Mack the Knife'ı söyle" derdik.
Звали и говорили : "Джимми, спой-ка" Мэкки-Нож ".
Like shining blades of a knife
Подобно сверкающему лезвию ножа
Arkadaşını Knife Fork'a götürürüz.
Пригласить твоего друга в "Нож и вилку"?
Eğer Gamma Knife ile yapılırsa, kesik izi olmaz.
И если её делали гамма-ножом, не будет следов трепанации.
Dün gece Lionel Barrymore'a gittik, Knife Fork'ta yemek yedik gün ağarana dek şampanya içtik ama öpüşmedik bile.
Сходили вчера на Лайонела Берримора, пообедали в Ноже и вилке, шампанское всю ночь - и ничего, кроме объятий.
"The Knife" geri döndü.
Мессер вернулся.
- "The Knife".
- Мессер!
Bu The Knife'a hüküm giydiren hâkim değil miydi?
Разве это не тот, кто приговорил Мессера?
The Knife'ın peşine düşmemizin tek sebebi, senin ısrarın.
Единственная причина, по которой мы гоняемся за Мессером, это потому что ты настаиваешь.
The Knife'dan kurtulmayı istiyormuş.
Она хотела избавиться от Мессера.
Babam geldiğinde ise The Knife'ın peşinden gitmesi için onu zorladı.
Когда приехал отец, он уговорил её свалить всё на Мессера.
Onu The Knife'ın yaşadığı ve onu bulduğun sokağa götürdüler.
Они перенесли её на улицу, где жил Мессер, там где ты её нашёл.
- Peki ya The Knife?
- А что с Мессером?
Sidsel, The Knife'ın babamı öldürdüğünü gördüğümü söylememi istedi.
А теперь Сидсель хотела, чтобы я рассказал, будто я видел, как он убил моего отца.
Cesaretin var mı, The Knife?
Осмелишься ли ты, Мессер?
Bayan Skagestal, The Knife'dan uzaklaşmak için sözleşmesini yenilemek istiyor.
Миссис Скагестрель хочет обновить договор, чтобы посадить Мессера.
The Knife, yakalandı ve kız da ayrıldı.
Мессера посадили бы, а она осталась бы на свободе.
- Bıçağı bırak!
Think about Sarah! Drop the knife!
Bıçağı bırak dedi sana!
That's all. She said drop the knife!
O bıçağın kıyabileceği tek şey tereyağı.
The only thing that knife could kill is butter.
Bıçak sahte olabilir ama Sarah'nın sırtına sapladığın balta gerçekti.
Well, the knife may be fake, But the ax you put into Sarah's back was real.
Adam bıçaklı kavgaya silah getirmiş.
Well, a guy actually brought a gun to a knife fight.
Ama lütfen o bıçağı bırakın.
But, sir, please put that knife down.
Muhasebe defteri- - kayıp.
- ( Knife slices ) - ( Gurgling ) Бухгалстерская книга, она пропала.
Mack the Knife'ı söylemek, hatırlarsınız.
... И поют "Mack The Knife", вы помните.
Sapla o eleştiri oklarını kalbime, durma. Ama sakın hata yapayım deme. Kanı benim elimde olduğu kadar seninkinde de var.
You stick that knife of judgment in me, go ahead, but make no mistake, his blood is just as much on your hands as it is on mine.
# Cut you like a knife. #
♪ Cut you like a knife. ♪
"Tire" nin sonuna "n" eklersen alta doğru "nahoş" yazabilirsin.
Если поставить "s" в конец "knife" то тогда можно поставить "slut" по-вертикали 15 очков не так уж плохо
O tiren değil tren, dâhi seni.
Множественное число "knife" это knives ", гений.
Sanırım ikimiz de Knife Fork'da özel bir locayı tercih ederdik.
Думаю, для беседы нам стоит заказать стол в баре "Нож и Вилка".
Knife Fork enfes pirzola yapar.
Отличные стейки подают в "Ноже и вилке"
Arama emri çıkardılar. Banyosundaki rezervuarda cinayet silahı olan bıçağı buldular ve Dunne'e karşı dava açıldı.
They got a warrant and cinched the case against Dunne when they found the murder weapon, a knife, in his bathroom toilet tank.
Bıçağın kızın kalbine girdiğini gördüm ama biliyorum, gördüm!
So, fine, I mean, I didn't see the knife actually pierce through her heart, but I know it did.
Benny'nin, yiyecek kamyonunu alarak dünyasını kararttığını söylüyordu. - Buraya koca bir bıçakla geldi.
Claimed Benny ruined his whole life when he jacked the guy's food truck, comes here with a big-ass knife.
Onu bıçakla tehdit ettin.
You threatened him with a knife.
- "Mack the Knife."
Мэкки-Нож.
- Mack the Knife.
Мэкки-Нож.
Bu Mack the Knife'la hiç tanıştın mı?
Вы когда-нибудь встречали его?
Mack the Knife.
Мэкки-Нож.
Bir ihtimal Mack the Knife hakkında bir fısıltı duydunuz mu?
Вам случайно не нашептали о Мэкки-Ноже?
"Mack the Knife" olabilir dedim.
Может, сокращение от Мэкки-Нож.
Evet, "Mack the Knife" hakkında konuşmalıyız.
Нам надо поговорить о Мэкки-Ноже.
- Hepsi size Mack the Knife diyor.
Они все называют вас Мэкки-Нож.
However, I was very interested in my knife.
Тем не менее, он был очень заинтересован моим ножом.
İzin verin sizi katilimizle tanıştırayım Jack Knife.
Позвольте представить нашего кхилееоа - Джек Нож.
Ancak Jack Knife her kurbandan bir hatıra alıyor.
Джек Нож брал по знаку с каждого убийства.
When I picked up the knife that dropped.
P... O... L...
Knife Skillz, sonu Z.
- "Knife Skillz".