Ndeki перевод на русский
1,474 параллельный перевод
Nedir? Onikinci Sığınak Bölgesi'ndeki depodan dört silindir Soman gazı kayboldu.
Из 12-го бункера спецзоны исчезли четыре цилиндра с зоманом.
Malloy Şirketi'ndeki araç kiralama departmanına git ve şu söyleyeceklerimi kirala : Bir tane Koca Max, bir tane Orta Boy Volkan ve bir tane de uzun menzilli Kasırga 375 turbo.
Сбегай пожалуста в арендный отдел "Маллой Консолидейтед" и закажи, скажем, одного "Мощного Макса", одного "Сердитого Малыша", и дальнобойного "Торнадо 375 Турбо"
Kamu Güvenlik Teşkilatı, özellikle Doğu Sahili'ndeki başlıca şehirlere bir saldırı olabileceğini belirten istihbarat raporundan sonra artan ulusal tehdit seviyesini daha da yükseğe çekti.
Министерство внутренней безопасности подняло уровень угрозы от вероятного до высокого, после сообщения разведки о подготовки атаки на один из мегаполисов восточного побережья.
Ama Saffron Hill Caddesi'ndeki ekmekçi beni kurtardı. Ekmeklerinde özel bir Fransız tadı olan Britanya adaçayı kullanan tek yer.
Но меня спасла булочная на Сэффрон-хилл единственная пекарня, где используют французскую глазурь бретонский шалфей.
Henüz teyit edilmemiş haberlere göre milisler Ölüm Vadisi'nde, Ziyon'da, ve Mojave Çölü'ndeki milli parkta toplanmaya başladı.
Есть неподтвержденные сведенья об отрядах ополчения в Долине смерти, в Сионе, в Национальном парке Ред Ридж в пустыне Махаве.
C Bölüğü'ndeki herif mi?
Парень из Компании С?
Pencerelerimiz olmayabilir ama Günbatımı Caddesi'ndeki en iyi manzara bizde.
Может у нас и нет окон... но у нас лучшие виды на всей Сансет Стрип.
Yiğitliği ve azmi ona oldukça çok ödül kazandırmıştır. Buna Dreux Tımarhanesi'ndeki kayıpların gizemini çözdüğü için aldığı Merit madalyası da dâhil.
Его решительность и упорство уже принесли ему немало наград и отличий, в том числе Медаль за Заслуги, которую он получил за раскрытие таинственных исчезновений людей из приюта Дрекс.
Botanik Bahçeleri'ndeki genç adamdan.
От молодого человека из Ботанического Сада.
Güney Bölgesi'ndeki yetkililer harekete geçti.
Власти всего южного региона были предупреждены.
Sen yokken, Frank bir iş kuruyordu ve o Kuzey Vadisi'ndeki dört numaralı Mitsubishi satış elemanı olacak.
Пока тебя не было, Фрэнк... строил бизнес, и он станет... номером 4 в списке по объему продаж Митсубиси во всей Северной Долине.
Gelecek ay, Greek Sahnesi'ndeki Aldous Snow Konseri'nin 10. yıldönümü tüm zamanların en çok satan albümü o.
В следущем месяце годовщина десятилетия концерта Альдуса Сноу в Греческом Театре, а это один из самых продаваемых концертников всех времён.
Hani Stickler Çiftliği'ndeki çukurlarda onu vurmadan önce.
Его из лощины на ферме Стиклеров, А потом стреножили его.
Bunu Bekaa Vadisi'ndeki eğitimimde farketmiştm.
Я узнал это в тренировочном лагере в долине Бекаа.
Maskeli soyguncu şimdiden Viyana ve Aşağı Eyaleti'ndeki 8 farklı bankayı soymuş durumda.
Грабитель в маске ранее совершил налеты на 8 других банков... в Вене и Нижней Австрии.
Kuru Kemikler Vadisi'ndeki Zekeriya gibiydim.
Чувствовала себя Иезикиилем в долине сухих костей.
Bu sandığı Tiffin adında yakışıklı ve genç bir arkadaşımız Ypres Katedrali'ndeki ağaçlardan yaptı.
Эта шкатулка сделана из досок Собора Ypres Сделал ее Фрэнк Тиффин.
Tamam. Bu herif Meksika Körfezi'ndeki petrol platformlarının yarısının ve kuzey denizi petrol projesinin sahibi, tamam mı?
Этот парень владеет половиной нефтяных установок в Мексиканском заливе.
McGuire Havaüssü'ndeki teknisyen de onu bulamıyor.
Оператор на базе МакГайр не может найти его.
Morris Gölü'ndeki yazlığımıza gidiyoruz.
Мы направляемся в загородный дом, возле озера Моррис.
Vergi Dairesi'ndeki domuzlar ensemde soluyor ve paraya acil ihtiyacım var.
Это свиньи из налоговой сели мне на шею.. Мне срочно нужны деньги
Helman Vilayeti'ndeki Hava Operasyonları ve Destek Merkezi.
Командно-контрольный пункт ИСАФ в провинции Гелманд.
Güzel yüz ama. A-43, 1601 Kuzey Santa Fe Caddesi'ndeki Kod 30'a bakın.
А лицо милое... 843, займитесь кодом 30, дом 1601, улица Норд Санта Фе.
Harley Caddesi'ndeki Doktor Logue.
Это доктор Лог с Харли-стрит.
Sizlere 10 Downing Caddesi'ndeki kabine odasından sesleniyorum.
Я говорю с вами из палаты министров на Даунинг-Стрит, 10.
Sürgündeki ANC'nin bomba yapım malzemeleri topladığı ve geçen sene Patten Caddesi'ndeki bürolarına yapılan saldırının intikamını alacağı dedikodusunu duymuş.
Он слышал слухи о высланных из страны членах АНК, которые собирали материалы для бомб, собираясь мстить за нападение на их офис на Паттен-стрит в прошлом году.
Baumann Merkezi'ndeki görme engelli kızlar söyledi ve birisi bizi gözetliyordu.
Я была в Центре Баумана. Там были слепые девушки, они мне рассказали. И кто-то за нами шпионит.
Rachel, eğer ben bu bayanların söylediklerini ezici ve derin bir tiksinti hissi ile duymazdan gelmeye çabalamıyor olsaydım Carmel Lisesi'ndeki yakışıklı ile devam etmen için seni cesaretlendirdiklerini duyabilirdim.
Что ж, Рейчел Если бы я не игнорировала то, о чем говорят эти леди Подавляя чувство глубокого отвращения,
Seni uyarmalıyım kızım, Shiring Kalesi'ndeki taş sayısından daha fazla adamın evlilik teklifini reddetti.
Должен предупредить, моя дочь отвергла больше ухажёров, чем в стенах замка Ширинг камней.
Prof. Sohn'un Paralellik Teorisi'ndeki gibi Yargıç Han'la sizin aranızdaki paralellikler çok esrarengiz.
Словно Теория Параллельной жизни профессора Сона... Параллели между вами и судьёй Ханом просто невероятны.
Saygısızlık etmek istemem ama Amerika Anayasası'nın Beşinci Düzenlemesi'ndeki sessiz kalma hakkımı kullanacağım.
При всем уважении, генерал, я воспользуюсь правом хранить молчание в соответствии с пятой статьей Конституции.
Sudan'da. - Şirketin fiyat politikası Afrika Birliği'ndeki bir konuşmacı tarafından eleştirilmişti.
- Неизменно высокие цены корпорации были раскритикованы спикером Африканского союза.
1972'de, benim doğduğum yılda, Pete Seiger ve Hudson Vadisi'ndeki bir grup banjo çalan deli New York şehrine yukarı Hudson'ı, özellikle de boşaltma havzasını kirletirlerse New York şehrinin içme suyunun mahvolacağını hatırlattılar.
В 1972 году, в год моего рождения, Пит Сигер и группа играющих на банджо чудаков из верхней долины Гудзона Напомнили нью-йоркцам что если мы загрязним воды Гудзона то источник питьевой воды для Нью-Йорка будет уничтожено.
Yaşlı Aktivite Merkezi'ndeki Sevgililer Günü Dansı'yla ilgili çalışmam gerekiyor.
Я должна работать на танцы в доме престарелых ко дню святого Валентина.
Polis Taktik Birimi'ndeki şefimizin adı Keung.
Мои мысли были только о полиции.
Love Bölüğü'ndeki Carson gibi ateşim çıkacak sonra da içimde ne varsa götümden akacak.
Я подхвачу лихорадку и тогда вывернусь наизнанку через свое заднее отверстие, также как и Карсон в роте Love.
Kahvaltı Kulübü'ndeki Molly Ringwald * gibi ruj sürebilirim.
Я умею красить губы в стиле Молли Рингвальд в фильме "Клуб" Завтрак ".
- Lee bir şirket için casusluk yapmıyordu ülkesi için casusluk yapıyordu. Az önce Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki insanlarla kavgaya girdik.
Оставили кому-то сообщение о том, что им нужна помощь, и они поехали туда.
Şimdi kendi dönemimizde katil İngilizler yine devam ediyor Kilmainham Cezaevi'ndeki Paskalya isyanının kahramanlarını katlediyorlar.
А сегодня эти бриты-душегубы опять чинят беспредел, убивая героев Пасхального восстания в тюрьме Килмэйнхэм,
Sapphire'ın yazdığı "Push" dan esinlenen "Acı Bir Hayat Öyküsü" ndeki gibi.
Как девушке Прешес из фильма "Прешес по роману Сапфиры" Тужься ".
Burası da Colorado Caddesi'ndeki kozmetik dükkanı.
Это "Bath Body Works" ( магазин розничной торговли ) на бульваре Колорадо.
Orsay Müzesi'ndeki resimlerin yarısı kaybolur.
Половина картин исчезнет со стен музея Орсе.
Sahneye Bourbon Caddesi'ndeki programından hemen sonra meş'um Antoine Batiste'i çıkarmak istemiştim ama kendisi orada domuzunu tıkmıyor.
Я хотел бы позвать на сцену, вернувшегося с работы на Бурбон-стрит, известного всем Антуана Батиста. Но он поглощён своей свининой.
Simpson Ailesi'ndeki soylu kimseleri tanımak için sabırsızlanıyorum.
Прямо не терпится увидеть, что за благородные ветви скрывает листва семьи Симпсон.
Bunlar da Güney Sahilleri'ndeki dairemin tapusu ve anahtarları.
И вот ключи и бумаги на моё кондо в Саус Бич.
Harper Avery Ödülü'ndeki mi?
Как в премии Харпер Эйвери?
Mozart'ın Yeri'ndeki çocuğa çaktırmaması için 100 dolar verip o arada da eski karısına sıvışmış.
Бобби заплатил 100 баксов парню из Моцарта за то что тот сторожил её, пока Бобби ходил к бывшей.
- Sierra Madre Hazineleri'ndeki gibi.
Прямо как в "Сокровищах Сьерра-Мадре".
Deneysel Dalış Birimi'ndeki doktorla görüştüm.
Нет, я разговаривал с врачом группы экспериментального погружения.
Tahminen 40 yaşlarında, beyaz bir erkek 3445 South Miami Caddesi'ndeki bir binadan yürüyerek çıktı. - Savcılık bir sürü soru soracak.
У Прокуратуры будет много вопросов.
Babasına gönderdiği mesajlar Çin Komünist Partisi'ndeki üst düzey yetkili birine gidiyor.
Наши друзья в АНБ провели распознавание голоса на архивах телефонных звонков.