Ona bakın перевод на русский
710 параллельный перевод
Ona bakın.
Посмотрите на нее.
Ona bakın!
Посмотрите на него!
Ona bakın!
Посмотрите на нее!
Ona bakın.
Погляди на него.
Ona bakın.
Посмотрите на него.
Ona bakın ve korkmayın.
Посмотрите на него и не бойтесь.
Dışarı taşıyın. Ona bakın.
Осмотреть все!
Ona iyi bakın.
Хорошо о нем позаботьтесь.
Ona bir bakın... kararlı ve tunç rengi parlak gözler.
Посмотрите на него... крепкий, с бронзовым загаром и с ясным взором.
Ona iyice bir bak baba, ve onu unutmamaya çalış çünkü... o senin damadın olacak.
Посмотри внимательно на него, папа, и попытайся запомнить его потому, что он будет твоим зятем.
Benim için ona iyi bak. Tıpkı onun için bana baktığın gibi.
Присмотри за ним ради меня как ты смотрела за мной ради него.
Ona iyi bakın.
Следите за ним.
Devam edin. Eğlenmenize bakın. Gülün ona.
Давайте, смейтесь над ним.
Ona olanlara bakın.
Видите, что с ней?
Ona bakın.
Смотрите на Нее!
Bakın Waikiki Beach plajı için ona ne aldım.
Лайнус, смотри, что я купила ему для отдыха на Вайкики.
Bakın âdi herifler, Aziz Paul hakkı için o tabutu hemen bırakmayan kendi tabutuna girer, ona göre!
На землю труп, мерзавцы, не то, клянусь, в труп превращу того, кто непослушен.
Amca, bakın kardeşim ikimizle de alay ediyor. Ona göre ben maymun gibi ufak olduğum için siz beni kaldırıp sırtınızda taşıyabilirsiniz!
Над нами принц смеётся, милый дядя, считает он, что можете ходить вы со мною на спине, как с обезьянкой.
Bak, eğer bir yararın dokunsun istiyorsan, neden ona Yara'nın yerini sormuyorsun?
Ты бы лучше спросил её, где находится Шрам.
Kesinkes anımsıyorum çümkü Mrs. Blanchard'ın elinde idi, ona hayran hayran bakıyordu.
Я это точно помню, потому что миссис Блэнчард брала её и любовалась.
Ama... aşkımız sanki senin, babasının, benim aşkımızmış gibi davrandı bir bakıma, onun için önemsizdi, ona hiçbir anlam ifade etmiyordu.
И все равно... она вела себя так, как будто нашей любви... моей, вашей, отца в каком то смысле было ей недостаточно, как будто она не нужна была ей.
Fakat sen ona yardım edemezsin. İki saniye bir bak, çünkü kadın uygun değil.
Но ничего не сделаешь, ни одна приличная женщина на тебя не взглянет.
Adamım Sam burada ona iyi bakın!
Вот мой парень Сэм!
Mr. Matsui, ona iyi bakın.
Мацуи, береги её, пожалуйста.
Sizin için zor olmalı ama lütfen ona iyi bakın.
Вы, должно быть, очень переживаете. Заботьтесь о ней получше.
Bak... biz ona zarar vermeyiz, anladın mı?
Имей в виду, слушай, в обиду мы ее не дадим, понял?
Fakat Bayan Jane in yaşayacağı bir yer bulmak konusunda kararınızı vermeniz gerekiyor... Ona doğru dürüst bakılabileceği bir yer.
Но Вы должны найти для мисс Джейн место, где за ней будут уxаживать как следует.
Ona ve bana bir bak, işte sana cevabın.
Посмотрите на нее и на меня.
Bakın ona!
Смотрите на нее!
Lütfen iyi bakın ona.
Присмотрите за ним, пожалуйста.
En iyisi sen git bebeğe bak, o ağlarken işi gücü bırakıp ona bakmalısın.
Присмотрите лучше за ребенком. Нельзя игнорировать ее плач.
İnsanın yüzüne bakıp içini okumanın yolu yok. Ona güvenim sonsuzdu.
Вот как обманчив внешний вид людей, ведь человеку этому яверил неограниченно.
Ona iyi bakın.
За ней смотреть необходимо.
Ona bakın!
Точно!
Bakın, ben sadece ona daha fazla zarar vermekten korkuyorum.
Я не хочу, чтобы вашей дочери был причинён ещё больший вред.
Bak, ona New Hampshire'daki adamın adını veremem.
И, слушай, я ему не могу сдать того человека, который ему нужен.
Sadece ona iyice bakın ve işe koyulun.
Просто посмотрите на неё хорошенько, чтобы узнать, и за работу.
Farkına varmadığı bir anda, bir bakın ona, gözlerinden okunuyor her şey.
Только взляните на него тогда, когда он думает, что его никто не видит,... и вы увидите это по его глазам.
Koş ona, çocuğum, yas tutma Orfeus'un karısının kaderine, dünyanın sonuna kadar sür, bakırdan hulohop'un bütün bunları görmen için.
Дитя, беги, не сетуй Над Эвридикой бедной И палочкой по свету Гони свой обруч медный,
Umberto Chessari... ona bir bakın, beyler.
Умберто Кессари... только посмотрите на него, господа
İşe başladım, bakın şimdi ona!
Дело сделано.
Ona karşı ne hissediyorum? Gel buraya, Rock. - Bakın.
Что вы думаете о вашем сопернике?
Aptal, ona tepeden bakılmaz. - Yandan bakacaksın.
- Болван, надо смотреть сбоку, а не сверху!
Ona iyi bakın.
Заботьтесь о ней.
Ona bakıyorsunuz. Adamınız orada.
том бкепете. аутос еимаи о амхяыпос сас.
- Ona ne yaptın? - Şuna bak.
- ти вягсилопоигсес ;
Ona bak. Baygın.
Посмотри на него.
Ona bir bakın, hayatında bir silahı bile ateşlediğine inanmazsınız.
Вид у него был такой, будто он оружия никогда и не видел.
Tam bir akıl küpü! Ona iyi bakın.
Что за умная скотина!
- Ona iyi bakın.
- Смотрите за ним как следует!
Bu sümüklü böcek Cadillac satıcısının önünde duruyor ve ona bakıp soruyor, "Bu Cadillac ne kadar?"
Короче : "Стоит КАДИЛАК на перекрестке, водитель играется джойстиком бортового компьютера и сам себя спрашивает : " Так за сколько я : купил этот кадилак? "
bakın 5588
bakin 38
bakın kim gelmiş 88
bakın şimdi 40
bakın bayan 50
bakın ona 18
bakın ne diyeceğim 82
bakın ne buldum 41
bakın kim geldi 23
bakın hele 21
bakin 38
bakın kim gelmiş 88
bakın şimdi 40
bakın bayan 50
bakın ona 18
bakın ne diyeceğim 82
bakın ne buldum 41
bakın kim geldi 23
bakın hele 21
bakın bayım 46
bakın burada ne var 16
bakın kim burada 16
bakın çocuklar 69
bakın bana 20
bakın burada kim var 25
bakın beyler 30
bakın şuna 23
bakın işte 18
bakın kimler gelmiş 31
bakın burada ne var 16
bakın kim burada 16
bakın çocuklar 69
bakın bana 20
bakın burada kim var 25
bakın beyler 30
bakın şuna 23
bakın işte 18
bakın kimler gelmiş 31