Rüzgârlı перевод на русский
66 параллельный перевод
Tanrım, çok rüzgârlıydı.
И было так ветрено.
- Rüzgârlı.
- Ветер.
Rüzgârlı Şehir'de neler oldu, Frank?
Что случилось в Винди Сити, Фрэнк?
Son günlerde çok rüzgârlıydı.
В последнее время было ветренно.
Rockerfeller Plaza'da fotoğraf çekiyordum. Çok rüzgârlı bir günde.
Я меня были фотосъёмки на Рокфеллер-Плаза и было так ветрено...?
Hava rüzgârlı olduğunda, dinleyebileceklerdir!
Будет... при ветреной погоде!
Rüzgârlı, güneşli ya da yağmurlu olduğunda.
И при ветреной, и при солнечной, и при дождливой.
Bugünlerde hava çok rüzgârlı.
В последние дни сильный ветер.
Rüzgârlı Şehir, kalbine yeni bir suçlunun ismini kazıdı.
Ал Капона подинься! Ветреный город пнял к сердцу новую пресупницу!
Annem çok rüzgârlı dedi.
Мама говорит, что там дует.
- Rüzgârlı bir sonbahar akşamıydı. Morey üstteydi.
Была свежая осенняя ночь, и Мори был сверху.
Hem burası epey rüzgârlı.
Уж больно сквозит.
O kadar kolay olsaydı her hafta fabrikada 60 saat çalışmak zorunda kalmaz ileride Honda'na rüzgârlık alabilmek için fazla mesai çeklerini biriktirmezdin. O rüzgârlık bir kızın dikkatini çekecek.
Если бы это было так просто, то тебе не пришлось бы работать 60 часов на фабрике, сберегая выплаты за сверхурочные, чтобы в один день ты мог себе позволить спойлер для своей Honda, который привлекает внимание девушек.
- Rüzgârlığımı mahvetti.
- Разбил мне ветровое стекло.
Hava çok rüzgârlı olduğunda bu kilise eski bir gemi gibi gıcırdar.
Когда на улице сильный ветер, церковь скрипит, как старый корабль.
- Rüzgârlı Şehir.
- Винди Сити.
O gece çok rüzgârlıydı ve saat 11 : 48'de... -... park yerinde estiriyordu. - Sayın Hâkim, itiraz ediyorum.
Это была очень ветреная ночь, и пакет оказался на автостоянке в 11 : 48.
Bulunduğumuz yer gerçekten rüzgârlı olmaya başladı.
Хорошо бы они успели.
Rüzgârlı bir günde bahçede dolaşırken Hashem * in sesini duydular.
Они услышали, как голос Хашем перемещается по саду с дневным ветром.
Hava çok yağmurlu ve rüzgârlı, o yüzden gitsen iyi olur.
Ветрено и дождь идёт... Так что вам бы пойти
Çok rüzgârlı.
Как сегодня ветрено
Ayarlanabilir arka rüzgârlığı ile, ikili turbo v8 motoru var.
Да. Двойной турбо, восьмицилиндровый, с настраиваемыми задними спойлерами.
Ertesi gün yani 18 Aralık donmak için yeterince soğuk ve rüzgârlı bir gündü.
когда замёрзли даже горные ветра.
Rüzgârlı dağların tepesinde...
* высоко на ветреном холме *
Bu soğuk ve rüzgârlı odalarda yalnız olmamak harika olurdu.
Было бы неплохо не быть в одиночестве В тех холодных залах со сквозняками.
Bu rüzgârlı eski odalar, beni hasta etti.
В этих старых помещениях такой жуткий сквозняк.
Masa örtülerini rüzgârlı tarafa as.
- Хорошо. - Скатерть повесь против ветра.
Bak, rüzgârlıklı adamdan bahsediyorsun.
Если ты про парня в ветровке, то это был не я.
Bir şey sordu ;.. ... rüzgârlık giyen adamı senin öldürdüğünü düşünüp düşünmediğimi.
Он хотел знать, не ты ли убил парня в ветровке.
Kapıyı kapat, dışarısı rüzgârlı.
Закройте двери, довольно ветрено.
Dışarısı bugün biraz rüzgârlı.
Да, немного оживленно здесь.
Hava biraz rüzgârlı.
Погода неважная.
Buna seyyar bostan korkuluğu denir. Buna rüzgârlı bir günde yaprak süpürmek denir.
Это называется "подметать листья в ветренный день".
Hakemlerimizi Rüzgârlı Şehir tarzında selamlayalım...
Пожалуйста, окажите теплый прием нашим судьям...
Bugün biraz rüzgârlı, ne dersin?
Сегодня сильный ветер.
Arkasında kanat rüzgârlık vardı.
С нарисованными плавниками.
Pekâlâ, kırmızı ve beyaz renkli arkasında kanat rüzgârlık olan bir Cadillac arıyoruz.
Хорошо, разыскиваем красно-белый Кадиллак с плавниками.
"Ben Ajan Grant Ward ve 457 metre uzaktan bir pirenin bacaklarını vurabiliyorum hava rüzgârlı olmadığı sürece."
я агент Грант Уорд и я могу отстрелить ножки у блохи с 500 ярдов, если ветра нет.
# Rüzgârlı Bir Tepenin Üzerindeyken # # Ya da İki Tepenin Üzerinde de Olur #
И там, где-то на горе или двух, пойдет.
Hava rüzgârlıydı.
Было ветрено.
Bugün de hava rüzgârlı.
Ну и ветруган сегодня!
Bu şekilde, o uçuk mavi rüzgârlığın bana o kadar da yakışmadığını görmüştüm.
Так я выяснил, что песочно-синяя ветровка была мне сильно в обтяжку.
Belli ki bir rüzgârlık taktırıyorsun?
Ты покупаешь спойлер?
- Soğuk ve rüzgârlı.
Холодно и ветрено.
Rüzgârlık giydiğimiz için mi?
Потому что мы в форме?
Bugün hava biraz rüzgârlıymış.
Сегодня немного ветрено.
Onu sokaklarda takip ettiğim o gece rüzgârlı bir geceydi.
Той ночью дул ветер, я следовал за ним по улицам города.
1.75 boyunda, otuzlu yaşlarda, metal çerçeveli gözlük takıyor gri rüzgârlık mont giymiş, Buster Brown ayakkabısı var.
175 см, около 30 лет, в очках на тонкой оправе, серая ветровка, и обувь Бастер Брауна.
- Düzenleme Pornosu " Eh işte, hava biraz rüzgârlı ama...
Ну, ты знаешь, да. Тут немного ветрено, но, да.
Küçük bir botla rüzgârlı bir havada dışarıda olmaya ne dersiniz?
И вы возвращаетесь в бухту сходите на пирс, и вы можете поклясться, что-то внутри вас, что всё ещё раскачивается взад-вперёд.
* Rüzgârlık da mı bununla geliyor?
А ветровка?