Yaptığımız перевод на русский
9,499 параллельный перевод
Bizim yaptığımız sadece çılgın partiler oldu.
Остальные просто праздновали сумашедшую ночь.
Ne yaptığımızı öğrenene kadar soyu tükenmiş olur.
Он вымрет раньше, чем разберётся что к чему.
Yaptığımız hayat ağacı... Kökleri yerinden dibinden beslenir. Gökten çağrılan yükselen dallar...
Дерево жизни, рисуем в тебе, своими корнями из недр земли, взрасти свои ветви до самых небес, окутай и её смерть обмани.
Yaptığımız hayat ağacının... Kökleri yerinden dibinden beslensin. Gökten çağrılan yükselen dallar...
Дерево жизни, рисуем в тебе, своими корнями из недр земли, взрасти свои ветви до самых небес, окутай и её смерть обмани.
Devriminin ortasında yaptığımız danslarımız hani?
Где же наши танцы в разгар революции?
Baskın yaptığımız Agrokimya laboratuvarında Parazit organizma araştırmasına öncülük ediyordu.
Он был ведущим исследователем паразитических организмов в той агрохимической лаборатории.
Her zaman yaptığımız gibi.
Как и всегда.
Bu neden gelecekte kaza yaptığımızı açıklıyor.
Это объясняет, как нас занесло в будущее.
Hayır, yaptığımız yanlış.
- Мы неправильно поступаем.
Polisi aramadın, çünkü doğru olanı yaptığımızı sen de biliyordun.
Ты не позвонил в полицию, потому что мы всё сделали правильно.
İnsanlar yukarıda ne yaptığımızı merak edecekler.
Люди удивятся, что мы здесь делаем.
İnsanlar ne yaptığımızı kesinlikle biliyor olacaklar.
Люди будут точно знать, что мы здесь делаем.
Nasıl olur da bodrumdan veya o zamanlar yaptığımız her neyse artık yeşil başlık giyen bir adamla suçla savaşmaya geçtin?
Как ты докатился до работы в каком-то подвале или где мы там находимся, и борьбы с преступностью с парнем в зеленом капюшоне?
Elbette geliyor ama yaptığımız işin çirkin tarafı da bu, bazen güvenliğin bedeli kanla ödenmeli.
Конечно приходило, но мерзкая сторона нашего бизнеса такова, что иногда за безопасность приходится платить кровью.
Ona ne yaptığımız umurlarında değil.
Им плевать на него.
Eğer Fitzmartin o konuları bir bir ortaya çıkarsaydı bu şehir için şimdiye dek yaptığımız her şey ortaya çıkabilirdi.
Если Фитцмартин продолжит в этих направлениях, то всё, что мы делали для города, может вскрыться.
Bizler Griffin'leriz. O kıza karşı aşırı derecede siber zorbalık yaptığımız için tekrardan özür dileriz.
Эй, Бог, это Гриффины мы дико извиняемся что застебали эту девушку до смерти
Dün gece yaptığımız pratiği hatırla Stewie.
Так, Стьюи, вспомни, что мы практиковали вчера.
Burada yaptığımız şeyi yapmayı sürdürmeliyiz.
But this here, we got to keep this going.
Seni önemseyen ve burada yaptığımız şeye engel olmaya çalışan insanlar aynı.
Так что те люди, о которых ты беспокоишься - те же что пытаются остановить то, что мы здесь делаем.
Daisy'nin yaptığımız her şeyi izleyip dinlediğini biliyorduk. Bu yüzden kimseye söyleyemezdik.
Мы знали, что Дейзи слушает и следит за каждым нашим шагом, поэтому не могли никому сказать.
Anlaşma yaptığımızı sanıyordum.
Я думал, мы поняли друг друга.
Müşterisine yaptığımız numarayı öğrenmiş olmalı.
Должно быть он отследил нападки на её клиентов.
Bana bu insanlarla neden iş yaptığımızı söylesene.
Скажи мне ещё раз, почему мы имеем дело с этими людьми.
Annenle seni belli bir hayattan korumak için yaptığımız onca şeyden sonra bilmen gereken dünya bu değildi.
Мы с твоей мамой пытались защитить тебя от реальной жизни, а это не тот мир, который ты должна была узнать.
Çocukken yaptığımız gibi.
- Как тогда, когда мы были детьми.
Burada ne yaptığımızı anlamadım.
Я не понимаю, что мы тут делаем.
Ama tam olarak yaptığımız şey buydu hem de aklımıza bile gelmeyen zaman ve yerde.
Но именно это мы и сделали в самом неприятном для этого времени и месте.
Mesele ne yaptığımız.
Дело в том, что мы сделали.
Yaptığımız iyi mi oldu kötü mü?
То, что мы сделали сделали это хуже, а не лучше?
Öyle düşünmüyorum. Yaptığımız işlerin birbirine çok benzediğini düşünüyorum.
Нет, я думаю, что у нас с тобой очень похожая работа.
Vaz mı geçiyoruz? Şu an yaptığımız şey bu mu?
Должны ли мы отказаться?
İsteyerek ya da istemeyerek sevdiklerimizi incitmek her zaman yaptığımız şeydir.
Но причинять боль тем, кого мы любим, хотим мы этого или нет, это то, что мы делаем.
Yaptığımız her şeye rağmen.. .. kaybettiğimiz çoğu şeye rağmen.. .. hala buradayız.
Несмотря на то, что мы сделали... всех, кого потеряли... мы все еще здесь.
Ona bağ yüzünden değil.. .. çocukken yaptığımız aptalca bir anlaşma.. .. yüzünden ona bağlıyım.
Прикована к нему не из-за связи с создателем, но из-за глупой клятвы, которую мы дали друг другу когда мы были детьми.
- Kepçelerine ne yaptığımızı gördün mü?
Ты видел, что мы сделали с экскаватором?
Gülüp şamata yaptığımız günler artık mazide kaldı.
Дни смеха и веселья прошли.
Burada ne yaptığımızı görüyorsunuz.
Это ведь самое главное.
Diğer elemana yaptığım şeyin aynısını Grant Wilson'a veya yolumuzu kesecek kadar aptal olan herhangi birine yaparız.
Что я сделал с тем парнем, мы сделаем то же самое с этим Грантом Уилсоном и со всеми тупицами, вставшими на наш путь.
Karımın, kızımı da alarak beni terk ettiğini biliyorum sadece ve yaptıklarının birilerinin yanına kâr kaldığını.
Я только знаю, что моя жена и дочь ушли от меня. И, что убийца гуляет на свободе.
Bunu yaptığımız için ne kadar da aptalız.
Что мы за идиоты, если пошли на это?
Buraya ilk geldiğimde,... yaptığım tek şey hızımı geri almak için çalışmaktı.
Когда я впервые попал сюда, я только тем и был занят, что пытался вернуть скорость.
Neden buradayız peki? Yaptığın iğnelemelerden başka söylemek istediğin bir şey var mı bana?
У тебя есть мне сказать что-нибудь хоть немного поинтереснее помимо этих твоих маленьких колкостей?
Görünüşe göre, artık ne yaptığımı bildiği için ikimiz de kanunsuz kahraman olduğumuz için ortak bir noktamız varmış.
Видимо теперь, когда он знает, что я делаю, что мы оба "мстители", у нас есть что-то общее.
Ancak yaptığım bu saygısızlık ile ne kastettiğimi anladığınızı farz ediyorum.
Но-но я думаю вы поняли все неуважение, которое я хочу выразить.
Biraz araştırma yaptım ve kitapta şöyle yazıyor : 8 ay içinde, 4,000 imza topladığımız takdirde oylama ile yasanın yükümlülük gerektirmediğini belirtebiliriz. Siktir et bunu.
I've been doing some research, and it says here that in eight months, we can get a non-binding proposition on the ballot as long as we get 4,000 signatures.
Adamlarım bunu yaptığınızı bilmiyorlar değil mi?
Мои парни... они ведь не знают, что вы пытались провернуть?
Daha önce ne yaptığına baktınız mı?
Вы узнавали, чем он занимался до этого?
Bu canavarın yaptığını geri çevirmemiz gerekiyor. Bunu nasıl yapacağımızı bilen birini bulman lazım.
Мы должны исправить то, что сделал этот монстр, и вы должны найти кого-нибудь, кто нам бы в этом помог.
Kutsal Babamız... Yaptığım korkunç bir şey, itiraf etmem gerekiyor.
Святой Отец, я должна признаться в ужасном поступке, который совершила.
Bakıcılığını yaptığım kız.
Девочка, с которой я нянчилась.
yaptı 88
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptım bile 41
yaptığını beğendin mi 27
yaptım mı 24