Addiction Çeviri Türkçe
1,477 parallel translation
I think they're both dealing, but your mom's a control freak and mine's weak and addiction-prone.
Bence ikisi de satıyor, ama seninki kontrol hastası benimki de iradesiz ve zayıf.
Reclusive front man Homer Simpson has holed himself up in his mansion, as rumors swirled about an out-of-control narcotics addiction.
Grubun kurucusu ve solisti Homer Simpson kendisini malikanesine kapatıp, her şeyden elini ayağını çekti. Söylentilere göre uyuşturucu batağına düşmüş.
But he had come a long way in his time on the island, Finding the strength to overcome his addiction.
Ancak adada bağımlılığının üstesinde gelecek gücü bulma konusunda çok iyi yol katetti.
My addiction is just an excuse.
Bağımlılığım da sadece bir bahane.
Addiction to Morphinum Hydrochloricum is a serious matter.
Morfine müptela olmak ciddi bir sorun.
It's like an addiction with your species, isn't it?
Bu senin türüne özgü bir alışkanlık gibi duruyor, değil mi?
Just like your son's drug addiction, just like your wife's depression.
Tıpkı oğlunun uyuşturucu bağımlılığı gibi, tıpkı karının depresyonu gibi.
It is a curious addiction.
Bu tuhaf bir bağımlılıktır.
I know that for addicts, serving their addiction is more important than anything.
Bağımlıları bilirim. Bağımlılığına hizmet etmek her şeyden daha önemlidir.
Someday this technique might also help treat illnesses such as depression or addiction.
Bir gün bu yöntem depresyon ya da bağımlılık gibi hastalıkların tedavisine de faydalı olabilir.
He had a gambling addiction, addiction to...
Vanessa kaza gecesi oradaydı. Kazadan sonra her gün buradaydı.
Dixon, I'm not leaving until we talk about your drug addiction.
! Bensiz mi başladın?
Applause is an addiction, like heroin or checking your e-mail.
Alkış bağımlılık yaratır. Eroin ve e-postalarını kontrol etmek gibi.
It became like a total addiction, to the point where actually I was now starting to take it to school.
O noktada, gitarı okula götürmeye başladım.
Because you constantly dismiss addiction as a problem and we never talk about it ever.
Çünkü sorunun sık sık birilerini görevden alma bağımlığın olması ve bunu asla konuşamıyor olmamız.
Ex-cons, no family, struggles with addiction, and they both had life-insurance policies.
Eski hükümlüler, aileleri yok, bağımlılık sorunları var. Ayrıca ikisinin de hayat sigortası var.
Long term, there's depression, lethargy and addiction.
Uzun vadede, depresyon, rehavet ve bağlılık yaratır.
That's the serial addiction, scarier than getting hooked on opium.
'Arkası yarın'bağımlılık yapar, afyondan bile tehlikelidir.
Mom's the one with the shoe addiction.
Ayakkabı bağımlısı olan annem.
How's your mom's pill addiction?
Annenin hap bağımlılığı nasıl?
I don't mind telling you that I have an addiction.
Bir bağımlıIığım olduğunu söylemekten çekinmiyorum. Bağımlıyım...
- Yes, online gaming addiction.
- Evet, çok oyunculu oyun bağımlılığı.
Tell you what, Skills, my mom's pill addiction was bad but hooking up with some Internet tool, man this just really takes the cake.
Sana ne diyeceğim, Skills. Annemin hap bağımlılığı kötüydü, ama internetten tanıştığı biriyle takılması adamım, bu açık ara önde gider.
It's been pressing directly on her addiction center.
Direkt olarak bağımlılık merkezine baskı yapıyordu.
I was battling a drug addiction for many years.
Yıllarca uyuşturucu bağımlılığı ile mücadele ettim.
A heroin addiction, which really had nothing to do with porn. But it kind of facilitated porn, because I felt, that I should have left 10 years before I did.
Pornoyla hiç alakası olmayan eroin bağımlılığım vardı ama pornoyu da kolaylaştırıyordu.
Dad wasn't in the picture... addiction problems.
Babam ortada yoktu... Bağımlılık problemleri.
Or the drug addiction.
Ya da uyuşturucu bağımlılığın.
Some might call it a soft addiction.
Bazıları buna hafif bağımlılık diyebilir.
My coca leaf addiction is under control, and Bart is finally trapped in that paradise above the clouds.
Koka yaprağı bağımlılığım kontrol altında ve Bart sonunda bulutların üstündeki cennetin tuzağına düştü.
My addiction or my insurance?
Şey, aslında her ikisi de.
To make matters worse, I had a massive drug addiction, no money, no job, no hope.
Daha da kötüsü çok fena uyuşturucu bağımlısıydım. Param yoktu, işim yoktu, umudum yoktu.
Diego arrived at Boca's stadium 24 years later as a retired footballer, carrying a torch, whose weak flame shyly lit the road of return from the underworld of drug addiction, back to being among his football fans.
Diego, Boca'nın stadına 24 yıl sonra, taraftarlarının önüne, elinde zayıf aleviyle ürkekçe uyuşturucu bağımlılığının yer altı dünyasından gelen yolunu aydınlatan bir fener taşıyarak, emekli bir futbolcu olarak geldi.
I've always known of your gambling addiction.
Kumarbaz olduğunu zaten biliyordum.
We knew it was wrong, but it was an addiction.
Yanlış olduğunu biliyorduk... ama bu bir bağımlılıktı.
It's a metaphor for addiction to technology.
Film, teknolojiye olan bağımlılığımıza gönderme yapıyor.
If I've learned anything from addiction, it's that, you know, life is as brief as the twinkling of a star over all too soon.
Bağımlılık kavramından öğrendiğim tek şey hayat bir yıldızın anlık parlaması gibi anlık bir özet gibidir.
The fans who supported me with their cards and letters during my recent addiction to peyote buttons and Frangelico.
Uyuşturucu ve Frangelico likörüne bağımlıyken beni kartları ve mektuplarıyla destekleyen hayranlarıma teşekkürler.
Now, if any of your other players have any professional catastrophe, personal pain, or a drug addiction, please do not hesitate to call.
Diğer herhangi bir oyuncunuz profesyonel açıdan felakete uğrarsa, kişisel bir acısı veya madde bağımlılığı olursa aramaktan çekinmeyin.
You're my addiction.
Sana tutkunum.
I can't believe I'm in this situation right now because of you... and your addiction to marijuana. I cannot believe I'm here. I can't be addicted to marijuana.
Esrar bağımlılığın yüzünden içinde olduğum duruma inanamıyorum.
Find someone else to feed your heroic addiction, fucking faggot!
Kahramanlık fantezilerini besleyecek başkalarını bul, götveren!
After all the lies, the betrayals, the drug addiction, on and on and on I just refuse to admit that he's a bad kid. Or that I'm a bad parent.
Tüm o yalanlardan, ihanetlerden, uyuşturucu müptelalığından ondan bundan sonra bile onun kötü bir çocuk olduğunu kabullenmeyi reddettim ya da kötü bir ebeveyn olduğumu.
Dad was trying to kick his addiction, Koen had moved in with his new love,
Babam bağımlılığından arınıyordu, Koen yeni sevgilisine taşınmıştı,
Methadone alone won't fix the problem It can diminish the addiction if taken on a regular basis and for a long time.
Metadon tek başına sorunu çözmez, düzenli ve uzun süre alınırsa bağımlılığı azaltabilir.
Take a good look, kids, this is what 35 years of nicotine addiction will get you. You still smoke?
35 yıl nikotin bağımlılığı siz de bunu alacaksınız.
Plus, he just got out of rehab for cocaine addiction six months ago.
Artı, kokain bağımlılığından girdiği rehabilitasyondan 6 ay önce çıkmış.
Overcoming sexual addiction.
Seks bağımlılığını yenmek için.
Help you with your addiction to really attractive women.
Çok çekici kadınlara olan düşkünlüğüne yardım etmek için.
For her it was my addiction adultery. She hated me for it.
Benim bağımlılığım aldatmaktı.
I saved him from addiction.
Onu bağımlılıktan kurtardım.