English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ A ] / Afternoon delight

Afternoon delight Çeviri Türkçe

53 parallel translation
# Skyrockets in flight # # Afternoon delight... #
# Havai fişekler uçuyor # # öğleden sonra keyfi... #
SO, YOU LOG ON FOR A LITTLE AFTERNOON DELIGHT.
Sonra biraz akşam şekeri için giriş yaptın,
A little skyrockets in flight, afternoon delight?
Küçük roket gökyüzünde tarzında zevk verici şeyler mi?
A little afternoon delight?
Küçük bir öğleden sonrası keyfi mi?
Had George Michael and Lindsay stayed, they might have discovered... what Michael and Maeby did - that "Afternoon Delight" was more adult-themed... than its innocent melody would have you believe.
George Michael ile Lindsay biraz daha kalsalardı Michael ile Maeby'nin yaptıkları şeyi görebilirlerdi. "Afternoon Delight" masum melodisine rağmen daha çok yetişkin içerikli bir şarkıydı. *
My mom is very stressed out, and she needs something that I can't give her - um, maybe a little afternoon delight.
Annem aşırı gergin ve benim ona veremeyeceğim bir şeye ihtiyacı var. Belki birazcık "Afternoon Delight".
- Try nibbling a little afternoon delight - That's my wife and nephew.
Oradakiler benim karım ve yeğenim.
And the effects of Lindsay and George Michael's "Afternoon Delight" was overshadowed -
Ve Lindsay ile George Michael'ın "Afternoon Delight" ile yarattığı şoku gölgede bırakan...
Well I was woken from my afternooon nap by my girlfriend for some afternoon delight, afterwhich i took another afternoon nap.
Şey öğlen şekerlememden kız arkadaşım tarafından uyandırıldım. Biraz öğleden sonra zevki için Ki sonra başka bir öğleden sonra şekerlemesi yaptım.
- He had a little afternoon delight.
- Akşamüstü biraz eğlendik
Afternoon delight?
Öğleden sonra lokumu?
What is that - Afternoon delight number three?
Bu ne... Öğlen güzeli, numara üç mü?
I'd like a man, even several men to take me to a hotel An afternoon delight.
Birkaç adamın bir akşam üzeri sefası için beni otele götürmelerini isterdim.
But once he starts singing Afternoon Delight, he just goes to another place.
Ama o önce'Afternoon Delight'söylesin şu anda başka bir yere gitti.
They're here for a quickie, an afternoon delight.
Hızlı bir öğleden sonra keyfi için gelmişler.
I do love an afternoon delight.
Öğleden sonra keyfini seviyorum.
You're setting up a little afternoon delight for Mummy and Daddy.
Anne ve baba için öğleden sonrası lokumu hazırlıyorsun.
No, just a little afternoon delight!
Hayır, sadece küçük bir öğleden sonra şekerlemesi!
It goes on. "Our afternoon delight has been replaced by talk, talk, talk of Alex and how badly B feels for the way he treated his son."
"Gündüz keyif yapmak yerine, artık sürekli Alex'ten ve B'nin oğluna karşı tavrından duyduğu pişmanlıktan konuşuyoruz."
How about a little afternoon delight?
Öğleden sonra tatlısına ne dersin?
Ms. Keller told me about your dorm room afternoon delight, - when she fired me. - Which I feel badly about.
Bayan Keller bana herşeyi anlattı o beni kovduğu zaman yatakhanede eğlenmişsin.
How about a little afternoon delight?
Ögleden sonra tatlısına ne dersin.
Maybe they, uh, enjoyed a little afternoon delight.
Belki de, birlikte küçük bir öğleden sonra kaçamağı yapmışlardır.
- I also had a little afternoon delight with Hodgins. But let's just say it's not really his thing.
Ayrıca, Hodgins ile küçük bir öğle keyfi ama bu onun olayı değil.
How about a little afternoon delight?
Ufak bir öğleden sonra kaçamağına ne dersin?
But you had to have the afternoon delight.
Ama "gündüz keyfini" alırsın. Anlıyorum.
You know, Afternoon delight?
Bilirsin, akşamüstü zevki?
♪ gonna grab some afternoon delight. ♪
* Ve yapacağım ufak bir öğleden sonra kaçamağı *
♪ Looking forward to a little afternoon delight. ♪
* Sabırsızlıkla bekliyorum öğleden sonra kaçamağını *
♪ afternoon delight. ♪
* Öğleden sonra kaçamağı *
♪ Afternoon delight. ♪
* Öğleden sonra kaçamağı *
- Sure. - Afternoon Delight is a dessert.
- Öğleden sonra kaçamağı bir tatlıdır.
You ready for a little afternoon delight?
İkindi kaçamağına hazır mısın?
I can't just drop everything for a little afternoon delight.
Ama iş pişirmek için her şeyi bir anda bırakamam.
I won't be but a minute, I just need a little afternoon delight. S.A.R.A.H. :
Fazla bir işim yok, sadece birazcık ikindi tatlısı alacağım.
So are you looking for - a little afternoon delight?
Demek öğleden sonra için keyifli bir şeyler arıyorsun?
'Afternoon delight, nailing the course and the tutor!
Harika bir gün. Dersi ve öğretmeni çok iyi beceriyorum. - Patron benim.
Hey, how about you clock out early for a little afternoon delight?
Öğle yemeği için biraz erken çıkamaz mısın?
- and feeling more amorous... went to visit Lucille 2 for an afternoon delight.
Bir öğleden sonra yiyişmesi yapmak için Lucille 2'yi ziyarete gitmişti.
Afternoon delight.
Gündüz keyfi.
How about a little... afternoon delight?
Bir akşamüstü tatlısına ne dersin?
Or I'll tell 50 Cent's security team where they can find the guy who posted video of fitty baking lemon cakes while singing "Afternoon Delight."
Yoksa 50 Cent'in korumalarına "50 Cent limonlu kek yaparken şarkı söylüyor" videosunu paylaşan adamın yerini söylerim.
Meet me at the Blue Jay Motel off Route 17 for an afternoon delight.
Blue Jay otel de buluş benimle. Gecemiz renklensin.
Little afternoon delight, Boris?
Küçük öğleden zevk, Boris?
What's the one who did "Afternoon Delight"?
Afternoon Delights'ı kim söylüyordu?
That would explain why no one saw her after she left rehearsal... she was gonna meet her secret lover for a little afternoon delight.
Kimsenin onu provadan sonra neden görmediğini açıklıyor bu. Öğle yemeği için gizli sevgilisiyle buluşacakmış.
I may even make it home today for a little afternoon delight.
Bugün ufak bir öğle şekerlemesi için eve erken bile gidebilirim.
We've got all day for an afternoon's delight.
Keyif çatmak için çok zamanımız olacak.
Afternoon delight.
Öğleden sonra seansı.
It's called "The afternoon of extravagant delight." By Candy Wyatt.
Candy Wyatt'tan, "Sınırsız Hazla Dolu... Öğleden Sonra"
It was the afternoon of extravagant delight...
Sınırsız haz ile dolu öğleden sonraydı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]