Allergic Çeviri Türkçe
2,691 parallel translation
She's allergic to wool and angora- - oh, and cheap shoes.
Hayır hayır. Yüne karşı alerjisi var. ve angoraya bir de ucuz ayakkabıya.
The doctors say it's like she's having an allergic reaction.
Doktorlar, alerjik bir reaksiyona benzer bir şey diyorlar.
Well, it's only hazardous if you're allergic to fine vodka.
Kaliteli votkaya alerjin varsa, tehlikeli oluyor.
A kid in school is allergic to peanuts. So, nobody can bring peanut butter.
Okulda bir çocuğun fıstık ezmesine alerjisi varsa kimse fıstık ezmesi getiremez.
She's allergic.
Alerjisi var. Peki.
I mean... How were you supposed to know that I was allergic to furry things.
Yani küçük tüylü şeylere alerjim olduğunu nasıl bilebilirdin ki?
Oh, she's allergic to them, I'm sorry about that.
Bunlara alerjisi var, çok üzgünüm bunun için.
Marisa had a severe allergic reaction To the medicn.
Marisa, ilaçlara karşı ağır bir alerjik reaksiyon gösterdi.
No no no, actually I'm allergic to chocolate.
Hayır hayır hayır, çikolataya alerjim var.
[chuckles] I'm allergic to butter.
Tereyağına alerjim var.
I'm allergic to gluten.
Glutene alerjim var.
[slurping] I am so glad I'm not allergic to butter.
İyi ki tereyağına alerjim yok.
Or food I'm highly allergic to?
Veya alerjimin olduğu yiyeceği? Evet.
Allergic...
Alerji...
You're allergic to dogs.
Köpeklere alerjin var.
You know I'm crazy allergic.
Alerjim olduğunu biliyorsun.
I'm allergic.
Alerjim var.
Because a lot of little dogs like her are allergic to poultry.
Çünkü onun gibi birçok küçük köpeğin kümes hayvanlarına alerjisi vardır.
Plus, I'm allergic.
Ayrıca ıstakoza alerjim var.
Yeah. I'm allergic. Remember our first date?
İlk randevumuzu hatırlıyor musun?
I was having an allergic reac... never mind.
Alerjik reaksiyon... Boş versene.
I think he's having an allergic reaction.
Alerjik reaksiyon gösteriyor galiba.
Looks like an allergic...
Sanki alerjik...
Maybe the paint thinner set off an allergic reaction.
Belki de tiner alerjik bir reaksiyona sebep olmuştur.
Yeah, she's allergic.
- Evet, alerjisi vardır hatta.
Well, patchouli- - I'm allergic to patchouli.
Paçuliye alerjim var benim.
- You're allergic to love.
- Senin sevgiye alerjin var.
Elliott ate a truffle, and it turns out that he's deathly allergic.
Elliott yer mantarı yedi ve anlaşılan inanılmaz alerjisi var.
Well, look, did he say he was allergic to truffles?
Yer mantarına alerjisi olduğunu söyledi mi?
Did he have a bracelet that said he was allergic to truffles?
Yer mantarına alerjisi olduğuna dair bir bilekliği var mı?
Look, if I were so allergic to truffles and I saw a little black things sprinkled on my food, I'd tell the server.
Yer mantarına benim o kadar alerjim olsa ve yiyeceğimin üstünde duran küçük siyah şeyleri görseydim garsona söylerdim.
They're kind of allergic to the truth.
Gerçeklere biraz alerjileri var da.
So, Daphne, are you allergic to anything?
Peki, Daphne, herhangi bir şeye alerjin var mı?
Bay isn't allergic to anything, but picky.
Bay'in hiçbir şeye alerjisi yoktur ama yemek seçer.
You know I'm not allergic to penicillin.
Penisiline alerjim olmadığımı biliyorsun.
No, it's just a list of foods that I'm allergic to, so when you select the venue, these foods are not to be on the menu.
Aslında benim alerjim olan yiyeceklerin listesi, yani menüyü seçerken, menüde bulunmayacak yiyeceklerin listesi.
And you're allergic to chicken?
Sen tavuğa da mı alerjiksin?
I'm allergic to hairs.
Kıla alerjim var
I'm allergic to shrimp.
- Karidese alerjim vardır.
I'm extremely allergic to shellfish.
Kusmaya ve titremeye başlar ve tüm gece onunla ilgilenmem gerekir. ki bence harika bir şey! Kabuklu deniz ürünlerine feci halde alerjim var.
Wait, wait, wait, keep them away from Dave also because he's super allergic.
Bekle, bekle... Dave'den de uzak tutun. Çünkü onun da feci alerjisi var.
Super allergic.
Feci hem de.
Okay! I'm not allergic to shellfish.
Deniz ürünlerine alerjim yok.
Oh, it's awesome, but you're probably allergic to it.
Harika! Ama muhtemelen alerjin vardır.
- YES. - ARE YOU ALLERGIC TO MUSTARD BUT YOU CAN'T STOP EATING IT?
Hardala alerjin olsa da yemeden yapamıyor musun?
I'm al- - I'm allergic to tryptophan in the turkey.
Benim hindideki triptofana alerjim var zaten.
Wait, you lied to her about being allergic to sugar?
Ona şekere alerjisi... olduğu yalanını mı söyledin?
Well, you were never really allergic to pizza.
Aslında pizzaya alerjin yok.
You send someone flowers and they're supposed to call and-and say thank you. Maybe she's allergic to flowers, you know.
Çiçek yolluyorsun, bir teşekkür için aramalarını bekliyorsun.
The owner has six cats... which as you know I'm allergic to.
Sahibinin 6 kedisi, benim de hepsine alerjim var.
I'm just really allergic to truffles.
Üzüldüm.