And just so you know Çeviri Türkçe
2,065 parallel translation
Hey, and just so you know, we did look great in your T-shirts.
Selam, sadece bil diye söylüyorum, tişörtler cidden harika durdu.
And just so you know, he was a good boy tonight.
Ve bil diye söylüyorum, bu gece gayet uslu bir çocuktu.
And just so you know, I'm gonna be with Molly for a long time.
Bil ki uzun bir süre de Molly'le olacağım.
And just so you know, this one's personal.
Ve bilesiniz diye soyluyorum, bu seferki kisisel...
You're officially transferred to Attica because you assaulted a guard in sing sing, and just so you know, the warden doesn't know you're with us.
Resmen Attica'ya transfer oldun.. .. çünkü bir gardiyana saldırdın. Ve şunu bil ki, hapishane müdürü bizimle çalıştığını bilmiyor.
And just so you know, this isn't the master bedroom.
Ve bilmeni isterim ki, burası ana yatak odası değil.
And just so you know - - all that stuff that she had the fake Trent say about the 3.4 GPA and the summers filing papers in my dad's law office, that's all true... about me.
Şunu da bilin. Sahte Trent'in 3.4 ortalaması ve babasının hukuk bürosunda çalışması doğruydu. Benim hakkında.
And just so you know, this new power?
Ayrıca bilgin olsun, bu yeni gücüm var ya?
Well, you know, it's been so many years, and I was in the neighborhood, and I thought I'd just drop by and say hi.
Aradan uzun zaman geçti ve bende civardan geçiyordum ve bir uğrayıp seni göreyim dedim.
Do you recall a man who may have looked just like me who made a deposit at the bank, and, if so, do you know his name?
Aynen bana benzeme ihtimali olan ve bankaya yatırım yapan birini hatırlıyor musunuz, öyleyse adı nedir?
So, I just gotta know. What's going on with you and AJ?
Bilmem lazım, AJ ile aranda neler oluyor?
Before you answer, just know that the only reason I asked you is so that you would say "Sure," and then I could say, " Sorry, I can't,
Cevap vermeden evvel,... sormamın tek nedeni senin "tabii ki" ve benim de " kusura bakma, ben gidemem...
I needed some time for myself, and I didn't know how to tell you, so I just... I made up a friend named Rebecca, and well, then I shortened it to Becca.
Kendime zaman ayırmama ihtiyacım vardı sana nasıl söyleyeceğimi bilemedim ben de Rebecca adlı arkadaşımın adından birazcık keserek Becca adını uydurdum.
Hey, so you know, when was the last time the three of us just got together and played a really good game of Celebrity?
En son ne zaman üçümüz bir araya gelip Ünlüler oyunu oynamıştık, hatırlayan var mı?
I know how much you appreciate a good wolf fight and I don't wanna disappoint you, so we'll just watch this one transform, and that should salvage the evening somewhat, no?
İyi bir kurt kavgasından ne kadar hoşlandığınızı biliyorum, ve sizi hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum, bu nedenle bunun dönüşümünü izleyeceğiz, ve bu akşamı böyle telafi edeceğiz, tamam mı?
And I know I've only just met you again, and I know this is ridiculously fast, but I just want you to know I'd so love you to stay.
Ve biliyorum, seninle daha yeni karsilastik ve biliyorum ki sacma derecede hizli oldu, ama sunu bil ki kalamni gercekten cok isterim.
Okay, so whatever you decide, just know that I love you, okay, and I'm behind you.
Tamam, neye karar verirsen ver seni sevdiğimi bil, tamam mı? Senin arkandayım.
You know, I thought things went so well last night, and not just about the new office in Toledo.
Dün gecenin çok iyi gittiğini sanmıştım ve mevzu sadece Toledo'da yeni bir büro da değildi.
# Just so you know # That I am me, the universe and you
d Böylece bilebilirsin d d Benim ben olduğumu d d Evren ve sen d
Okay, I know you're mad, but you can't just sit here and drink all night, so I'm gonna take you home and -
Pekâlâ, bana kızdığını biliyorum ama bütün gece burada oturup içemezsin bu yüzden seni eve götüreceğim...
They were here two minutes after the 999 call came in, so maybe he's heard the sirens and, you know, just ran away.
Polisi aramalarından iki dakika sonra falan geldiklerinden belki siren seslerini duyunca kaçmıştır.
So I just painted a pretty picture, you know, told her her mother's name and where she lived, and hoped it would all go away until I was ready.
Bu yüzden ona annesinin nerede yaşadığını ve adını sevimli bir resim yaparak anlatmaya çalıştım, bilirsin. Ve sonrasında ben, her şeye hazır olana dek konu kapanır diye umdum.
You know, and I really liked you and I wanted to impress you, so I just used my best move.
Senden gerçekten çok hoşlanmıştım ve seni etkilemek istedim o yüzden en iyi numaramı kullandım.
I don't know what's so great about being young anyway if it just means you have to pound red bull and cover your boobs in glitter.
Red Bull içip, göğüslerini yağlamaktan başka bir şey ifade etmiyorsa genç olmanın nesi güzel onu da anlamış değilim.
You know, it was so nice when she was a little kid, and I could just sit with her and have a peanut butter and jelly sandwich and make faces at her and make her laugh.
Küçük bir çocukken çok tatlıydı onunla beraber oturup yerfıstığı ezmesi ve sandviç yiyip gülmesini sağlayabiliyordum.
And I know you're in a lot of pain, so just try to relax.
Ve çok acı çektiğini de biliyorum, biraz rahatlamaya çalış.
You just get so nervous and hyper around him. I know.
- O geldiginde, hep çok heyecanli ve atiksin.
You know, is it just me? Or am I just, like, super good at this, and you guys are oh, so painfully slow?
Bana mı öyle geliyor, yoksa ben bu işte şahaneyle siz çok mu ağır kalıyorsunuz?
And you know, Cathy, when your father died I was so busy just trying to keep it all together, that I never even bothered to make sure Mark could read and write.
Cathy, baban öldüğünde her şeyi rayında tutmakla o kadar meşguldüm ki Mark'ın okuma yazması olmadığını anlamak için bile zamanım olmadı.
You know, Callie can be sort of a free spirit sometimes, so I like to just take charge and get things done.
Bilirsiniz, Callie bazen kafasına göre takılıyor ben de devreye girip işleri hallediyorum.
But now we know that you are one, so let's just turn that question mark into an arrow and send it over to the pro. Or, even better...
Ama şimdi ikimiz de öyle olduğunu biliyoruz neden onu ok işaretine çevirip yararlılar kısmına atmıyoruz?
You know, I don't want to make a thing out of it, so let's just call Daphne and see what she thinks.
Böyle şeyler ile uğraşmak istemiyorum, Daphne'yi arayalım bakalım ne yapabilir.
Now, I know you guys are all used to having some high-tech resources at your fingertips, but everything I know, I learned in the'80s when VCRs and rollerblades were the cutting edge, so just bear with me.
Biliyorum ki siz çocuklar yüksek teknoloji şeyler kullanmaya alışıksınız ama ben her şeyi 80'lerde radyo ve paten döneminde öğrendim yani beni iyi dinleyin.
Of course he wouldn't have the money here ; God, we're so naive you know, thinking that we could just Robin Hood our way in and save the day.
Elbette parayı buraya bırakmazdı Tanrım, biz çok safız biliyorsun Robin Hood yöntemini kullanıp, günü kurtarmayı düşünüyorsun.
But, you know, you have to be a little bit careful because if you let yourself be driven by the anger, it will blind you, and you will get into trouble over and over again just so that you can feel,
Fakat bilmelisin ki öfke konusunda biraz daha dikkatli olmalısın..... çünkü kendini öfkenin kontrolüne bırakırsan,... bu seni kör eder, ve başına belalar açmaya başlar.
Well, um, just so you know, uh, we did some investigating, and it seems that your father... he had a change of heart when he found out that Alana was pregnant.
Haberin olsun biraz araştırma yaptık ve görünüşe göre baban Alana'nın hamile olduğunu öğrendiği zaman pişman olmuş.
It's all cash and just, you know, it keeps me busy, gets me out the house, so, um...
- Evet. Para veriyorlar ve beni meşgul tutuyor işte. Evden çıkmamı sağlıyor.
Oh, and, uh, hey, um, I know you asked for a lawyer, so I can't ask you any questions, but if you ever just need to tell somebody how you're doing, let me know.
Ve de şey biliyorum, avukat istedin ve artık sana soru soramam. Fakat nasılsın, iyi misin konuşmak istersen eğer, haberim olsun.
I just wanted you to know that if the girl is so much as touched... that I know where to find you and your son.
Bilmenizi isterim ki o kıza dokunduğunuzda seni ve oğlunu nerede bulabileceğimi biliyorum.
You've made the callback list. This is not a game to me, you know. I want this so bad, and it's just one step closer.
Mckynleigh Hannah Marissa üçünüzün daha gidecek yolu var.
Just so you know, since you already fired me... and you can't fire me twice, you are the worst lay I have ever had.
Beni zaten kovduğun için ve bir daha kovamayacağın için bil diye söylüyorum seviştiklerim arasında en kötüsünün.
Yeah, but I'm sat at home, going mad, and I'm thinking to myself, what the hell it is I've done that's pissed you off so much so I thought, "You know what?", just go and ask him.
Evet, ama evde delirecek gibi oluyorum, sürekli kendi kendime seni bu kadar kızdaracak ne yaptım diye soruyordum. Sonra da, bunu niye gelip sana sormuyorum ki dedim.
There's just one thing we need to clarify, Mr Yilmaz and, you know, we all accept that it's possible to overlook something or forgot something when you've had a shock, so... your mobile phone that you gave to us... er, do you have another one?
Bir konuyu açıklığa kavuşturmalıyız, Bay Yılmaz. Olayın şokuyla bazı şeyleri eksik anlatmış veya unutmuş olabilirsiniz. Anlıyoruz.
He's been so sweet, and then he, you know, he does that and just walks away.
Önce çok şirin davranıyor, sonra da ortaya salıp kaçıyor.
You know, everyone thinks this is so simple, that being an anchor is just about sitting in that comfy chair and looking pretty and just reading the words.
Herkes bunun çok basit olduğunu düşünüyor. Haber sunucusu olmanın o rahat koltukta oturup güzel görünüp önünde yazanları okumak olduğunu sanıyorlar.
Just so you know, I am the kind of woman you can be straight up with and say,
Bilesin diye söylüyorum, suratına karşı açık açık her şeyi söyleyebileceğin türden bir kadınım ben.
I'll be back from the dentist in a couple hours, so just hang out on the couch and I don't know do whatever it is you do when I'm not around.
Dişçiden bir iki saate dönmüş olurum. Kanependen takıl sen ve ben yokken ne yapıyorsan onu yap işte.
Um... You don't have to call me back, but I just want you to know that the only reason I was so honest with you is because I care about you and I trust you.
Beni geri araman gerekmiyor ama şunu bilmeni isterim ki sana karşı bu kadar dürüst olmamın nedeni sana değer veriyor ve güveniyor olmamdı.
So, I guess... I was just hoping that maybe - - and I know that you're really busy - - but maybe you would consider taking me on as a client.
Galiba çok meşgul olmanıza rağmen temsilcim olmanızı umuyorum.
And I just wanted the dude off our property, so, you know, sorry about the illegal burial, but it was, like, very spur-of-the-moment.
Ben sadece adamı mülkümden atmak istedim, yasadışı gömme için afedersiniz ama bu o anlık yapılan bir şeydi.
He's blue, obviously, and, uh, he's feeling a bit embarrassed, so just make him like you, you know?
Masmavi oldu ve kendini biraz küçük düşmüş hissediyor. Senden hoşlanmasını sağla.