English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ A ] / And when i came back

And when i came back Çeviri Türkçe

359 parallel translation
And when I came back to the living after having roamed around as a spirit... I realized that I was still able to see them because of the promise I made.
Ruh olarak dolaşıp hayata dönünce onları görmeye devam etme nedenimin verdiğim söz olduğunu anladım.
And when I came back a week ago, I was still determined to forget you.
Bir hafta önce döndüğümde seni unutmakta hâlâ kararlıydım.
And when I came back to the room....
Sınıfa geri döndüğümdeyse de...
And when I came back here, they were gone.
Döndüğümde gitmişlerdi.
She used to wait for me when I went out in the morning and when I came back in the evening.
Sabah çıkıp akşam geldiğimde oturup beni beklerdi.
Yeah, yeah. And when I came back, what would be left, huh?
Döndüğümde, geriye ne kalmış olur peki?
But I was away, and when I came back, it appears to have been done.
Evet? Ama ben dışarıdaydım, döndüğümdeyse... o işler yapılmış.
I parked my bike and when I came back it was gone.
Bisikletimi park ettim, ve döndüğümde yoktu.
I joined the army in Africa, on a whim... and when I came back...
Afrika'da askere yazıldım darbe... ve geri döndüğümde..
I heard a noise, and when I came back...
- Geri döndüğümde bir ses duydum...
I went to put your present on and when I came back...
Hediyeni giymek için kalkmıştım, döndüğümde...
The moment I got my memories back... the shock and agonizing pain I felt when I got stabbed came back, too.
Hafızam yerine gelince bıçaklandığım andaki şoku da hatırladım.
When I sobered up in Singapore I saw a Britisher loading rubber, and I turned around and came back.
Singapur'da ayıldığımda kauçuk yükleyen bir İngiliz gördüm.
And I used it on Lilli when I came back with the smelling salts and found her alone.
Amonyak ile döndüğümde yalnız görünce Lilli üzerinde de kullandım.
I took you back when you came whimpering and crawling.
Sızlanıp sürünerek geldiğinde seni tekrar kabul ettim.
But when I came back, he and Mr Phillip were going at it hammer and tongs.
Ama geri geldiğimde, onun ve Bay Philip'in tartıştıklarını duydum.
When my husband came back from New York last week and I told Jonnie I couldn't see him he kept on phoning me.
Kocam New York'tan dönünce artık görüşmeyelim dedim ama sürekli aradı.
And then this morning, when your husband was out I came back here to look at his statement.
Sonra bu sabah eşiniz dışarıdayken hesap dökümüne bakmak için buraya geldim.
And, when my husband died, I came back here... and I've had no time for anything but Allison and the dress shop.
Kocam ölünce buraya döndüm. Allison ve dükkandan başka hiçbir şeye zamanım olmadı.
When this war started, they called him back into the service... and I came toJapan to be close to him.
Bu savaş başladığında onu geri çağırdılar, ona yakın olmak için Japonya'ya geldim.
I did three years, but all I got when I came back was coffee and donuts.
Ben üç yıl yaptım ama döndüğümde sadece kahve ve çörek verdiler.
And when I was there, I saw a light go off in here so I came rushing back.
Oraya gittigimde burada bir I § I § ; In séndiigiinii gérdiim. Hlzla geri geldim.
When I came back, houses were burned, and no food.
Döndüğümde, evler yanmış, yiyecek kalmamış ve pahalılık had safhaya ulaşmıştı.
Well... he, when we went away... we left the tie hanging there and when we came back, it was still hanging there,... so I guess he didn't come.
Şey... o... biz giderken kravatı ağaçta asılı bıraktık geri döndüğümüzde hala orada asılı duruyordu.
I waited there until tonight and when I didn't hear from him, I came back to town.
Bu geceye değin orada bekledim. Ondan haber alamayınca, Kente geri döndüm.
When I came back of this concert, a military conference happened. We enter in bunker and we saw Hitler almost is of itself.
Konser sonrası askerî toplantı için sığınağa döndüğümde Hitler'in neredeyse aklı başından gitmişti.
I knew it when she came back with her nose all bust and bleeding.
O gün burnu kanlar içinde geldiğinde anlamıştım zaten.
And yesterday, when I came back from boating..... somebody had come into the garden.. ... and stepped on my name.
Ve dün, sandal gezisinden döndüğümde birinin bahçeme girip ismimi ezmiş olduğunu gördüm.
when I got to the club, he insulted me so I kicked his ass, he came back and punched me in the eye, right here.
Kulübe girdiğimde bana hakaret etmeye başladı, ben de götüne tekmeyi bastım... Sonra geri dönüp gözüme, tam buraya yumruğu yapıştırdı.
I had just given this lady a ticket and we're getting back in our car when these two big cars came right at us.
Bir bayan şoföre ceza kesmiş, arabamıza dönüyorduk. Tam o an iki büyük araç üzerimize geldi.
Finally, I came back and found that when I'm with her is the only time I'm at peace.
Nihayet döndüm ve anladım ki yalnız onunlayken huzur içindeyim.
And I looked back to see when the issue came out.
Sayının ne zaman çıktığını görmek için arkasına baktım.
When you came back, it was all over, and I loved you just like before...
Sen döndüğünde bitirdim ve seni eskisi gibi sevmeye devam ettim.
Now, Miss Quested... I'd like to take you back to the moment when you came out of that first cave and found Mrs Moore collapsed in her chair.
Evet, Bayan Quested sizi Bayan Moore'nin sandalyesine yığılmış halde bulduğunuz o ilk mağaradan çıktığınız ana geri götürmek istiyorum.
And when I saw you, it all came back to me.
Seni gördüğümde herşey geri döndü.
I wasn't drunk last night at dinner, and when I saw you and I saw the house, my memory came back of my last life.
Dün gece seni ve evi gördüğümde sarhoş değildim, daha önceki hayatımdaki anılarım canlandı.
W-Well, I came back to town around three and a half years ago... and that's when I met you.
Şey, şehre üç buçuk yıl kadar önce geldim. Seninle o zaman tanıştık.
I was standing in the doorway smoking a cigarette... back when I used to smoke... and you just came up to me.
Kapı eşiğine durmuş, sigara içiyordum... bir an arkamı döndüğümde... karşımda sen belirdin.
Like back when I used to go out, when I was last out... I was walking down the street and... this guy came barrelling out of a bar... fell right in front of me and he had a knife right in his back... landed right on the ground.
Eskiden dışarı çıktığımda, son dışarı çıktığımda... sokakta yürüyordum ve... adamın biri bardan dışarı fırladı... tam önüme düştü ve sırtına bıçak saplanmış... olarak yere düştü.
When I came back he'd taken it - and spent it all on first-edition Balzacs.
Döndüğümde, tüm parayı almış ve Balzac'ın birinci baskılarına yatırmıştı.
When I came back up there and you were gone I can't tell you how awful I felt.
Döndüğümde sen orada olmayınca ne kadar kötü olduğumu anlatamam.
And never came back. I know it's probably hard to believe given my current lifestyle, but... I hardly dated when I was in high school.
Şimdiki hayatıma bakınca inanması zor gelebilir... lisedeyken kızlarla çok az çıkardım.
I remember it was halfway through June, about the time of the month my kegs get dropped off and I'd just finished piling my empties out back, when "Oats" Moncrieff came striding into my bar like a skunk hound in a chicken coop.
Haziranın ortalarıydı Fıçı bira teslimatı ayın o döneminde yapılırdı. 'Yulaf'Moncrieff, barıma kümesteki tazı misali girdiğinde boş fıçıları dışarıya dizme işini daha yeni bitirmiştim.
I was in hospital about two or three days, and then I came back and that's when they started interfering more then.
İki üç gün hastanede kaldın sonra geri döndüğümde müdahale etmeye başladılar.
And when your colleagues arrived, I came back upstairs.
ve meslektaşlarınız intikal ettiğinde, ben de yukarı çıktım. Sanırım, hepsi bu.
And when she came back, I felt normal again.
Geri geldiğindeyse, eski halime döndüm.
Because it was sunny when I came in, and back where I come from...
Ben gelirken güneşliydi. Bizim memlekette...
So, I came back and when you were there a second time waving... I really wasn't sure what it was...
O yüzden geri döndüm ve orada bana ikinci kez el salladığında ne olduğundan emin olamadım.
When I came back, I went upstairs and found my father dying.
Ona elimden geldiğince, sûni teneffüs yapmaya çalıştım.
Last week, when I got the sack and I came back, am I going mad?
Geçen hafta işten kovulup geldiğimde... Yoksa deliriyor muyum?
Well, I'm sorry, there's just the one copy for now... and, well, when I loaned it to Mr. Garibaldi... it came back with coffee stains.
Üzgünüm ama şimdilik tek kopyası var ve Bay Garibaldi'ye ödünç verdiğimde üzerinde kahve lekeleriyle geri geldi. O yüzden...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]