Arithmetic Çeviri Türkçe
273 parallel translation
- Do they learn arithmetic?
- Aritmetik öğreniyorlar mı?
Listen : "The sum of an arithmetic series... is S = A + L x N over 2."
Dinle : "Matematiksel bir serinin toplamı... S = A + L x N üzeri 2'dir."
I got an E in every subject, including calligraphy and arithmetic.
Babanız güzel yazı ve matematikte hep "pekiyi" alırdı çocuklar.
It's plain arithmetic.
Basit bir hesap.
It's simple arithmetic.
Hesap basit.
Piece of paper with some kind of arithmetic on it.
Üzerinde matematik ifadeleri olan kağıt parçaları.
That's only arithmetic.
O sadece aritmetik.
I'm afraid I don't understand a thing you're saying, Frances, and we're late now with our arithmetic.
Korkarım söylediğin hiçbir şeyi anlamıyorum, Frances. Matematik dersimize de geciktik.
Class will get their arithmetic books.
Matematik kitaplarınızı çıkarın.
I'd rather be shot than do this arithmetic.
Bu hesaplarla uğraşmaktansa vurulmayı yeğlerim.
Simple arithmetic, kid.
Basit aritmetik, bebek.
Yes, simple arithmetic.
Evet, basit aritmetik.
Simple arithmetic.
Basit aritmetik.
Simple arithmetic it was.
Bu basit bir aritmetik kuralı.
It's simple arithmetic.
Basit aritmetik.
- That's simple arithmetic, too.
- Bu da basit bir aritmetik işlemidir.
I'll do some arithmetic to give you an idea.
Size bir fikir vermesi açısından bir hesap çıkartayım.
He's two-timing Lucy, so there's another kind of arithmetic for you.
Lucy'yi aldatıyor. Al sana başka bir aritmetik.
Their arithmetic's not so hot, but just ask them how many minks make a coat.
Aritmetikleri o kadar da güçlü değildir ama bir de bir kürk için kaç vizon gerekir diye sorun.
Gee, why, Mom? He's my best friend, and he's awful good in arithmetic.
O benim en iyi arkadaşım, ayrıca aritmetikte müthiş derecede iyi.
And Mr Carpenter showed him how to do his arithmetic.
Ayrıca Bay Carpenter ona işlemleri nasıl yapacağını gösterdi.
Never arithmetic, sir.
Matematik mi? Asla bayım, asla!
Look, stargazer, arithmetic is your department.
Baksana yıldız gözcüsü, matematik senin alanın.
Use a little arithmetic.
Biraz matematiğini kullansana.
Plain arithmetic.
Düz mantık.
The only arithmetic he ever got was hearing the referee count up to 10.
Aritmetiğin bildiği kısmını da ona kadar sayan hakemi dinleyerek öğrenmiş.
I want them to have an education, a real education. They have to learn arithmetic and spelling and geography.
Onların gerçek bir eğitim almalarını istiyorum.
All right, the sixth grade, but there's nothing wrong with your arithmetic.
- Senin aritmetiğinde bir sorun yok.
That's not arithmetic.
- Bu aritmetik değil.
That's arithmetic, teach.
Hesap işi hoca.
I was good in arithmetic but I stunk in English.
Matematiğim iyiydi, ama dil dersinde berbattım.
It's simple arithmetic.
Basit hesap.
If you only knew, my friend, how much blood has been spilled over this simple arithmetic - among other things.
Bir bilsen arkadaşım bu arada bu basit hesap yüzünden ne kadar çok kan döküldüğünü.
This is a problem, quite a simple problem in arithmetic... designed to develop your mind.
Bu bir problem, aklını geliştirmek için tasarlanan çok basit bir aritmetik problemi.
For a bridge you need arithmetic, but my verses come from my heart.
Köprü yapmak için hesaplamalar gereklidir ama şiirlerim yüreğimden geliyor.
It's the arithmetic I like, honey.
Benim sevdiğim, aritmetik.
The captain would look through his periscope and sight a target, and then he did arithmetic in his head and said "Torpedo los."
Kaptan, periskobundan yukarı bakıp bir hedef gördüğünde... hemen kafasından matematiksel hesaplamaları yapar ve.. "Torpidoları ateşleyin!" derdi.
You were always good at arithmetic.
Senin aritmetiğin hep kuvvetliydi.
" Arithmetic.
Aritmetik.
You don't do arithmetic in junior high.
Ortaokulda aritmetik öğretmiyorlar.
Reading, writing, arithmetic and drawing.
Okuma, yazma, aritmetik ve resim.
I appreciate the arithmetic.
- Hesaplama için teşekkürler.
This is the kind of arithmetic I like!
Bu tür hesapları seviyorum.
Arithmetic puzzles me.
Aritmetik kafamı karıştırıyor.
As for the other route, the westward passage around the Horn, while arithmetic said "yes" to that, weather said "no."
"Diğer yol ise, Horn Burnu'nu dolaşarak batıya doğru geçişti." "Hesaplamalar buna" evet "derken, hava koşulları" hayır "diyordu."
Until they can read a book and do arithmetic, just like Master Tomás.
Ta ki, kitap okuyup hesap yapabilene dek,.. ... Efendi Tomàs gibi.
She gave us C.I. and arithmetic all morning.
Bütün gün VB ve aritmetik öğretti.
Lady, you could stand a few lessons in arithmetic.
Biraz aritmetik dersi alsan fena olmaz.
You might teach arithmetic.
Matematik öğretiyor olabilirsiniz.
Never arithmetic.
Çarpmayı bile bilmem!
You got to learn arithmetic.
Aritmetik öğrenmelisiniz.