Arsehole Çeviri Türkçe
591 parallel translation
After all, I'm an arsehole.
Aslında, Enayinin biriyim.
Why'd the arsehole cross it?
Salak herif! Neden çizgi çekmiş arkaya?
- You arsehole!
- Seni Allah'ın belası pislik!
You're an arsehole!
Pisliğin tekisin!
Move it before I sew up your arsehole!
Kalk, yoksa kıçına tekmeyi yersin!
Arsehole, get out of here.
Salak, defol buradan.
I wouldn't ask him to wipe the shit off my damned arsehole.
Ona kıçımı bile sildirtmem.
Master Wong, it was a real sad day for you the day you fathered that arsehole.
Hey, Wong Usta... bu rezili dünyaya getirdiğin gün şerefin beş paralık oldu.
I don't give a monkey's arsehole about mods and rockers.
Ne modlar ne de rockçılar umurumda değil.
Stick a rocket up their arsehole, they'll jump alright.
Kıçlarına bir roket yerleştirirsen iyi atlayabilirler.
apart from his arsehole being about fifty yards away from his brains, and the choirboys playing hunt the thimble for the rest of him, he ain't too happy.
Başıyla kıçı birbirinden 45 metre uzaklıkta,... ve kilise korosundaki çocuklar onun geri kalanı ile misket oynuyorlar. O pek mutlu değil.
Some people are born arseholes but his father must be the biggest arsehole of all.
Bazı insanlar pislik olarak doğar. Bence bunun babası en büyük pislik.
Cut that out, you arsehole! Shit!
Amcık saçma sapan konuşma.
Me and my shitty arsehole, blisters, my insatiable shoes...
Ben ve benim işe yaramaz götüm, tembelliğim, açgözlü arzularım...
Hey, arsehole!
Geri zekalı!
But if you ask me you're acting like a complete arsehole!
Ama bana sorarsan tam bir aşağılık gibi davranıyorsun.
Arsehole.
Hergele.
Victor Hugo is just an old arsehole.
Victor Hugo yaşlının teki.
I know I'm an arsehole.
Bir suçluyum, bunu iyi biliyorum.
You got it, arsehole! Rhino!
Şimdi göreceksin serseri.
Arsehole. Put him down here.
Sersem!
- Then eat this, arsehole!
Şimdi görürsün serseri.
Coach Cooper's bye-bye, arsehole.
- Koç Cooper çoktan gitti.
All right, arsehole, I'm nationwide now.
Pekala serseri, artık ülkenin her yerinde olacağım.
It's hard to outrun Reddy Kilowatt, arsehole.
Kilowatt'larla mücadele etmek zordur serseri.
Arsehole.
Aşağılık.
Isn't everybody in rock'n'roll an arsehole!
Rock'n'roll işindeki herkes götçük mü yani?
Arsehole!
Salak!
- No, arsehole, fuck you!
Asıl sen siktir.
No, you're an arsehole who doesn't understand anything. And I'm free.
İstersem bütün dünyayla yatarım.
I am an absolute... dribbling arsehole.
Ben kesinlikle aşağılık herifin tekiyim.
Tomorrow, you fucking arsehole, I'm coming for your arse and I'm going to shag your wife's arse off!
Yarın, senin kapına dayanacağım dallama herif ve karını götünden sikeceğim.
Arsehole!
Göt!
And if you looked in my arsehole, you would see I always face the enemy.
Ve benim karanlığıma baksaydınız... Benim her zaman düşmanla yüzleştiğimi görürdünüz.
What an arsehole!
Ne pislik!
Get out of here, arsehole!
Çık oradan pislik.
What's with that arsehole.
Bu serserinin nesi var?
What's it to you, arsehole?
Sana ne, kıç deliği?
- It's your mistake, arsehole.
_ O senin hatan, göt herif.
- Fuck you, arsehole.
- Canın cehenneme pislik.
- Arsehole! - Just let him go.
Onu rahat bırak dedim.
You talk to me about smoking when you stop doing blow, arsehole.
Sen de çekmeyi bıraktığın zaman benimle sigara hakkında konuşabilirsin pislik.
Right, arsehole, I've got your daughter and I'll cut her up and post her to you in boxes!
Şimdi piç kurusu! Kızın elimde ve onu doğrayıp sana kutu kutu yollayacağım!
Right, daughter, I've got your arsehole and I'm gonna send her...
Şimdi kızın, piçin elimde ve onu sana...
Listen, arsehole, I'll send your daughter back in pieces...
Dinle piç kurusu, kızın elimde ve onu sana parça parça yolla...
Did you bring this arsehole up here?
- Ne? Bu herifi mi getiyorsun?
Look, that boy doesn't know his arsehole from his earhole.
Bak, o çocuk daha kulak deligi ile göt deligi arasindaki farki bilmiyor.
I mean, it's enough to give me the arsehole.
Demek istedigim, bana bu götü ver yeter.
I can't have the arsehole, can l, boys?
Götü alamam, degil mi, gençler?
You're an arsehole, Trevor. You're not worth a piss!
Sen aşağıIık birisin Trevor.
Dead end, arsehole.
Çıkmaz sokak serseri.