Cannibals Çeviri Türkçe
393 parallel translation
"Cannibals!"
Yamyamlar!
Fearlessly you have blazed new trails, scoffed at the lions'roar and the cannibals'tom-toms.
Korkusuzca öncülük yapıp yeni yollar açtınız, gürleyen aslanlarla ve yamyam tamtamlarıyla dalga geçtiniz.
- They're cannibals.
- Onlar yamyam.
The natives are cannibals but it's land.
Yamyam adası, ama kara.
The savages in these parts are fierce cannibals.
Bu bölgedeki vahşiler yamyamdır.
Cannibals.
Yamyamlar.
Do you think they're cannibals?
Sizce bunlar yamyam mı?
Then look out, all you lions and tigers... and snakes and crocodiles and cannibals out there in the jungle.
Ormandaki bütün aslanlar, kaplanlar... yılanlar, timsahlar ve yamyamlar dikkatli olun.
He was eaten by cannibals in the South Seas.
Güney Denizlerinde yamyamlar tarafından yenmişti.
I've been told there are cannibals in Africa but no-one is going to persuade my son to eat human flesh
Afrika'da yamyamlar varmış ama hiç kimse insan eti yemesi için oğlumun aklını çelemeyecek.
I heard that they're cannibals.
Onların yamyam olduğunu duymuştum.
Come on out here, bunch of half-witted cannibals!
Haydi çıkın karşıma sizi yarım akıllı yamyamlar!
I bolted horrified all that night I observed the cannibals at their ghastly entertainment.
Yamyamların korkunç törenini görünce dehşete kapıldım.
If the cannibals fail to come for me before morning, he might.
Yamyamlar sabahtan önce benim için buraya gelemeseler bile, o burdaydı.
The cannibals had departed, fortunately for me.
Çok şükür, yamyamlar gitmişlerdi.
The natives over there are cannibals.
Yerliler, yamyamdır.
Don't forget the cannibals.
Yamyamları da unutma.
Oh, belay the cannibals.
Yamyamların unut.
Natives - - cannibals.
Yamyamlar!
Hundreds of cannibals.
Yüzlerce yamyam!
Captain, Captain, scores of boats with cannibals.
Kaptan! Kaptan! - Kayıklar dolusu yamyam!
I should have taken my chances with the cannibals.
Şansımı yamyamlardan yana kullanmalıydım.
Get them cannibals off this vessel! Get them off!
Bu yamyamları gemiden indirin.
They are cannibals.
Onlar yamyam.
Watch out that I don't punch you in the face... so you can't perform for Turks and cannibals!
Dikkat et de yüzünü yumruklamayayım sonra barbarlara ve Türk'lere oyun sahneleyemezsin!
Most people attack them like cannibals.
Çoğu insan onlara yamyam gibi saldırır.
It's... a mixture used by a tribe of cannibals in the Melanesian Islands.
Melanezya Adaları'nda yamyam kabilesinin kullandığı bir karışım.
- So now they're even cannibals!
- Demek şimdi yamyam oldular! - Belki!
What have you got up there, cannibals?
Yukarıda yamyamlar mı kalıyor?
Say, how about the missionary and the cannibals and the chorus girl, hm?
Şu misyoner, yamyam ve revü kızı nedir, anlatsana?
There are no cannibals in the East Indies.
Doğu Hint Adaları'nda yamyam yoktur.
Besides, they are obviously cannibals.
Bunun yanında, açıkça onlar yamyam.
- Ay, cannibals.
- Yamyamlar.
Got them back on their feet, restored their appetites, discovered too late that they were cannibals.
Onları iyileştirdi, iştahlarını açtı, bu yerliler meğer insan eti yermiş, zavallı geç fark etti.
Yet your ancestors were cannibals.
Yine de ataların bir yamyamdı.
It would suit him even better if the natives of Tafoa turned out to be cannibals.
Hatta onun daha da çok işine gelecek olan şey Tafoa yerlilerinin yamyam olmaları olurdu.
- Cannibals.
- Yamyam.
This whole island group is infested with cannibals.
Bütün bu adacıklar, yamyamlar tarafından kuşatılmış.
These cannibals swallow without chewing.
Şu yamyamlar var ya, çiğnemeden yutuveriyorlar.
The cannibals!
Yamyamlar!
Cannibals?
Yamyamların arasında mıyız?
They're cannibals.
Etoburdurlar.
Heil Cannibals!
Yaşasın yamyamlar!
Cannibals!
Medeniyetten eser yok!
No, cannibals like at least one thing about men.
Yamyamlar! Yamyamlar bile bunlardan daha iyidir.
Is that the reason those "cannibals", as he called them...
Onun "yamyamlar" dediği şeyin sebebi mi...
One enjoys any meal, especially after things I've seen when I was with the cannibals.
Özellikle yamyamlarla birlikteyken gördüğüm şeylerden sonra insan her yemekten hoşlanır.
We be cannibals and you be our catch.
Biz yamyam olacağız sen de avımız.
I'll defrock those two cannibals.
O iki yamyama günlerini göstereceğim.
For heaven's sake, cannibals!
Aman yarabbim, bunlar yamyam!
The discovery of cannibals around us was so disturbing that we hastily left this dreadful place.
Etrafta yamyamların olduğunu anlamamız o kadar sinir bozucu oldu ki ürkütücü yerden aceleyle ayrıldık.