Chump Çeviri Türkçe
725 parallel translation
But she played a one-night stand on me and beat it down here... while I was following a chump steer... all the way up to Memphis and back for the last month.
Geçen ay, ben ta Memphis'e kadar yanlış izin peşinde gidip geri dönene kadar o yapacağını yapmış, soluğu çoktan burada almıştı.
- Play dead chump, tail me to my joint.
Bozuntuya verme budala. Takip et bakalım beni.
Well, he's a chump.
Enayiye bak.
I can afford to be a chump.
İstediğim gibi çar çur edebilirim.
Can't you see I have, you chump?
Herhalde. Görmüyor musun?
- You missed him, chump.
- Iskaladın, kazma.
He's off his chump, he is.
Bunun tahtaları eksik.
Voices that say, "If you don't kiss her soon, you're a chump."
"Birazdan onu öpmezsen delinin tekisin." diyorlar.
- You chump, that's the doorknob.
- Seni şapşal, kapı tokmağı bu işte.
I've never made such a chump out of myself.
Hiç kendimi böyle aptal durumuna düşürmemiştim.
Let's get a chump's-eye view of her.
Ona alıcı gözüyle bakalım bir.
Shouldn't have told me that, chump.
Bunu duymamalıydım dostum.
It's mutual, chump.
Müşterekmiş.
What did you think I was, a chump?
Beni ne aptal mı sandın?
Oh, well, maybe I'm a chump.
Belki de aptalın tekiyim.
Why am I such a chump?
Niye bu kadar dik kafalïyïm?
Darling, you're not a chump.
Hayatïm, dik kafalï degilsin.
Why am I such a chump where you're concerned?
Sen söz konusu olunca niye bu kadar dik kafalïyïm?
- You're on, chump.
- Anlaştık dostum.
I'd be a chump to go up there at this time of night.
Gecenin bu vaktinde oraya gidip rezil olmak istemem.
I'll do all right. What a chump.
Ne aptal.
She probably wouldn't know how to use a man for a chump, right?
Bir erkegi hiç bir zaman aptal yerine koymaz, degil mi
No. The silly chump sits down with his back toward the murderer.
Aptal herif arkası katile dönük olarak oturur.
The big chump sits there.
Koca aptal öylece oturur.
For cat's sake this chump is crazy about you!
Tanrı aşkına, bu budala senin için deliriyor!
You don't have to tap the old chump for much... not at first.
Babalıktan çok fazla para sızdırman gerekmiyor tabii başlarda böyle.
I told you before I don't chump'em.
Daha önce de demiştim, hüpletmiyorum.
Don't rough her, you chump.
Kızı hırpalamasana salak.
I figured you were trying to make a chump out of me.
Beni rezil etmeye çalıştığınızı anladım.
What a chump I was to fall for Zeena and those cards.
Ben ne aptalmışım ki Zeena ve kartlarına aldanmışım.
How big a chump can you get to be?
Hiçbir şey. Daha ne kadar büyük bir enayi olabilirdim?
One chance in a million was all that chump ever had in his life, and he made it good.
Milyonda bir ihtimal o gerzeğin hayatındaki en büyük şanstı ve onu da iyi kullandı.
A redhead takes me up to visit the chump who has to go.
Kızıl saçlı bir kadın beni ortadan kalkması gereken salağı ziyarete götürüyor.
- Some chump.
- Mankafanın tekidir.
Chump.
- Ahmak!
- Just this, chump.
- Sadece şuna, ahmak :
- She's making a chump out of you.
- Seni enayi yerine koyuyor.
- Look who's calling who chump.
- Enayi diyene de bak.
There's no percentage in smartening up a chump!
Sana kaç kere söylemeliyim. Bir ahmağı eğitmenin yararı yoktur.
It's painful for a man to discover he's been a chump.
Aldatılmak bir erkek için acıdır.
- "The chump"?
- "Kelle"?
A chump, that's what you played me for.
Beni ahmak yerine koydun.
He's making a chump out of you.
Sizinle dalga geçiyor.
A real chump.
Gerçek bir mankafa.
- Out of your coat pocket, chump.
- Paltonun cebinden, enayi.
I'm a chump.
Ben bir budalayım.
Kirk, Maria's made a chump out of you.
Kirk, Maria seni tiye aldı.
- Wasn't yours? - No, I'm just the chump she hung it on.
- Senden değil mi?
What a chump I was.
Ne salakmışım.
What a chump!
Mankafa!
You, looking like a chump in that courtroom today.
Bugün o mahkeme salonunda ahmak gibi görüneceksin.