English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ C ] / Coyote

Coyote Çeviri Türkçe

877 parallel translation
It's just possible that a certain low-down coyote left his sign there.
Aşağılık çakal olay yerinde işaretini bıraktığı için bu mümkün olabilir.
Oh, well. A coyote.
Bu bir tilki sesi.
You old coyote!
- Seni ihtiyar çakal!
- The sneaking'coyote!
- Namuzsuz çakal!
A yap like you hasn't got any more conscience than a coyote.
Çakalda bile senden çok vicdan vardır.
You mangy old coyote!
Seni yaşlı yaralı çakal!
[Coyote Howling]
[Coyote Howling]
That old coyote's got a toad in his gullet.
Yaşlı çakalın boğazında bir kurbağa kalmış.
I'll never tell ya where they've gone, ya hairless coyote!
Sana nereye gittiklerini asla söylemem, seni tüysüz çakal.
Someody'd shoot you for a coyote, if you was by yourself.
Kendi başına kalsan seni çakal sanıp vuruverirler.
Yeah, and little Coyote.
Evet, bir de küçük kurda.
Well, we've got to get you to Lordsburg, little Coyote.
Seni de Lordsburg'e götürmemiz gerek, küçük Kurt.
- Little Coyote.
- Küçük Kurt.
I been tangling with broncs since I was knee-high to a coyote.
Ben çocukluğumdan beri atlarla uğraşırım.
That coyote ain't helping'em none.
Şu çakal da hiç yardımcı olmuyor.
Long enough to know a coyote when I hear it, sir.
Çakal sesi duyunca tanıyabilecek kadar uzun zamandır.
Sounds like a coyote going through dry brush.
Sese bak, sanki bir çakal çalilar arasinda yürüyor.
It's just a lucky old coyote singing'to his sweetheart.
Şanslı bir çakal, sevgilisine serenat yapıyor.
I reckon it was just a coyote run through the corral.
Çakal, ahırın yakınında geçti sanırım.
You dirty, mangy, mole-legged, miserable son of a slinking coyote!
Seni kirli, uyuz, köstebek bacaklı, sinsi yürüyüşlü, berbat çakal eniği!
A coyote howls insults and is a coward.
Çakal Uluması korkakçadır.
Cougar or coyote.
Puma mısın yoksa çakal mı.
As long as he's around, a coyote won't come within 10 miles.
- Kurt etraftayken çakallar 16 km yanına bile yaklaşamaz.
Your pa and those coyote brothers of yours can follow if they want.
Eğer isterlerse baban ve çakal kardeşlerin beni takip edebilirler.
One's a low-down coyote who always figured a cowboy's coin was his legitimate loot.
Biri var, bir çakal. Hep kovboy gibi giyinip bozuk para ile oynuyor onun meşru yağmacısı.
This hard-headed coyote has too much to drink... gets real reckless.
Bu dik kafalı çakal çok içti... ve ne yaptığını bilmiyordu.
THE ONLY THING YOU'VE DRAWN THAT GUN ON IS A RABBIT OR A COYOTE.
Tavşan ve çakaldan başka bir şey vurmadın!
It's just a little old coyote.
Sadece bir çakal.
A coyote.
Bir çakal.
Is that a coyote?
O bir çakal mı?
Think they'd get tired of crawling around out there playing coyote.
Şu çakalın peşinde koşmaktan yoruldular sanırım.
Who wants to work for a coyote?
Bir çakalla çalışmak isteyen kim?
Coyote.
Çakal.
A coyote couldn't slip through that canyon.
Bu kanyondan çakal bile geçmez.
It is called "Coyote Moon."
Adı "Çakal Ayı.ç"
Mister, we pay a bounty on coyote in this part of the state.
- Çölde. Otoyolun kenarında uzanıyordu.
There ought to be a vet around here. You think any cow doctor's gonna go to work on a coyote? What?
Tabii, burası bir sığır ülkesi, öyle değil mi?
Well, that isn't a dog, that's a coyote.
O köpek, demek istiyorum.
Doc says that anyone that brings a varmint coyote within half a block of his house, he'll blow his head off.
Doktor diyor ki, her kim o berbat çakalı evinin yarım blok yakınına getirirse, kafasını koparırım.
We might die out here. You'll adapt, just like the coyote.
Tıpkı çakal gibi, uyum sağlayacaksınız.
A coyote!
Çakal gibi.
I thought I heard a coyote howl.
Bir çakalın ulumasını duyduğumu sandım.
Geronimo, you coyote!
Geronimo, seni çakal!
You son of a coyote, you son of two coyotes!
Sen tam bir çakalın oğlusun, siz çakalın iki oğlusunuz!
Dirty coyote Winnetou now die.
Kirli çakal Winnetou şimdi ölecek.
You'd better kneel on your dirty knees and call yourself a scabby coyote, you stinky old skunk!
Kirli dizlerinin üzerine çöküp "Uyuz çakalım tekiyim ben," desen iyi edersin,... seni gidi kokuşmuş ihtiyar kokarca!
Coyote Kid, Pancho Kid.
Coyote Kid, Pancho Kid.
Mr. Coyote Kid a little forward.
Bay Coyote Kid, biraz ileri geçin.
- A human coyote, that's what you are.
- Çakalın tekiymişsin.
If I'm a coyote, what are they?
Ben çakalsam onlar ne peki?
That's no coyote.
Bu tilki değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]